Nobel Edebiyat Ödülü Komitesi Başkanı Per Wästberg, verdiği mülakatta Türkiye’de artan milliyetçi vurgular sebebiyle Türkiye’nin artık medeni bir ülke olarak değerlendirilemeyeceğini ifade etti.
Röportaj: K24-Murat Şevki Çoban
Kendisine sorulan, "Siz, Türkiye'yi medeni bir Avrupa ülkesi olarak görüyor musunuz?" sorusuna, Wästberg, şu cevabı verdi:
"Tarihsel olarak, Türkiye'yi böyle veya çokuluslu, çokdilli yapısıyla farklı kültürler arasında bir köprü olarak değerlendirebiliriz. Fakat şimdi milliyetçi vurgular günden güne artarken, Kürtler görmezden gelinirken, Ermeniler görmezden gelinirken, bence Türkiye artık medeni bir Avrupa ülkesi değil. Tabii ki, Türkiye'de Avrupa'yla köprü işlevi gören, okuyan yazan bir kesim, aydınlar, akademisyenler var. Biz de bu kesim için endişeleniyoruz."
Wästberg, özgürlüklerin kaybedilişi ile kırılma noktasındaki görüşünü ise, "Bence yüzlerce yıldır gelgitli duruyor. Özgürlükler bu ülkede daima kırılgan seyretmiş. Ama, tabii ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın manevralarının şimdi bir kırılma noktası olduğunu düşünüyorum. Bütün gücü elinde bulunduruyor; yasama ve yargının da söyleyecek pek bir şeyi yok, bu bir kırılma noktasıdır" cümleleriyle ifade ediyor.
Öte yandan Yaşar Kemal'in de Nobel'i kazanmaya nispeten yakın olduğunu belirten Başkan Wästberg, Bob Dylan'ın bu yılki ödülü almasına ilişkin olaraksa şunları söyledi:
"Genel olarak, ödülün iyi tepkiler aldığını düşünüyorum. Bu eleştirilerin farkındayım. Bazen çok geç kaldığımızı düşünüyorum. Bence 80'li yıllarda ödülü alması gereken ama kimsenin sevmediği bilimkurgu kitapları yazdığı için alamayan Doris Lessing seçimi öyleydi, geç bile kalmıştık. Yıllar sonra olağanüstü bir otobiyografi yazdı ve ödülü aldı. Dylan, benim için ve Akademi için hâlâ önemli ve güncel. Unutmayın ki, Dylan ödülü müziği veya popülaritesiyle değil, metinleriyle aldı. Yazdıklarını incelerseniz, zamanımızın en büyük şairlerindendir. 20'nci yüzyılda ABD'nin yetiştirdiği en büyük şairler, bana sorarsanız, Robert Frost, (Robert Louis) Stevenson ve Bob Dylan'dı. 1 Nisan'da konser vermeye Stockholm'e geliyor. Ama Dylan çok inatçı adam. Henüz bir şey söylemedi ama Nobel kabul konuşmasını da bekliyoruz. Nobel konuşması yapmazsa, parayı alamayacak. Bir milyon doları kaybedecek. Ama bunu umursadığını da sanmıyorum… "