Diyarbakır’da çocuklarının PKK tarafından alıkonulduğunu iddia eden ailelerin devlet tarafından zorlanıldığını söyleyen ve MİT ajanı olduğu öne sürülen Dilan İnanç’ın, ailelerden üçünün çocuğunu kendisinin öldürdüğünü itiraf ettiği iddia edildi.
ANF’nin haberinde ifade edilen iddiaya göre, çocuk yaştan itibaren MİT’e bağlı olarak PKK içinde istihbarat faaliyeti yürüttüğünü söyleyen Dilan İnanç, HDP Diyarbakır İl Örgütü binası önünde oturan aileler üçünün çocuklarını kendisinin infaz ettiğini söyledi.
Yine İnanç tarafından ifade edildiği söylenen iddialara göre İnanç, ağabeyi Sidar İnanç ile ajanlık yapan yengesinin dayısı Kemal Mergen aracılığıyla MİT’e çalışmaya başladı.
Haberde İnanç’ın, “İlk olarak beyinden eğitim başlıyor. Bu ülke bana sahip çıkıyor, beni koruyor algısı yerleştiriliyor. Buna ikna olduktan sonra askeri eğitim başlıyor. MİT elemanları, devlet sana bakıyor, senin de devlete sahip çıkman lazım, diyor. Sen de devlet ne derse yapacağım noktasına geliyorsun. Devlete zarar veren herkese karşı savaşırım noktasına getirildim. Bunun üzerine yemin ettim. PKK’ye karşı savaşma ve intikam yemini. Yakalanma durumunda ne yapacağıma kadar eğitim aldım” söylediği ifade edildi.
“Üç genci ben öldürdüm”
Haberin devamında İnanç’ın şunları söylediği kaydedildi:
* “Her şeyin bir sorumlusu var, herkes bir şeyle uğraşıyor. Ben tetikçiydim, gidip aile ile konuşma gibi bir durum yok. Aile ile konuşan çalışmalardaki ajandır. Onları kaçırtan ya da o gençler hakkında istihbarat toplayanlar farklı kişiler, onu sorgulayan farklı, işkence eden, tetiğe basan da farklıdır. Her şey birbirinden ayırt ediliyor”
* “BDP İl binası ve belediye önünde toplananlar vardı. ‘Çocuklarımız dağa gitti kandırmışlar’ diyorlardı. Evet, o çocukların bir kısmı dağa gitmişti ama bir kısmı değil. Bir kısmı MİT tarafından öldürülenlerdi. Onlardan 3’ünü ben öldürdüm. Yaşları 22 ile 24 arasındaydı. Ailelere o zaman para veriliyordu, çocuklarının küçüklük resimlerini getiriyorlardı, 12, 13 yaşlarında katılmışlar gibi. Öldürdüklerimin onlar arasında olduğunu bilmiyordum. TV’de çocukların resimlerini ve aileleri izleyince kızmıştım; PKK küçük çocukları kandırıp dağa kaçırıyor, diye. O esnada Kemal, bana dönerek, ‘sen bunların hepsinin gerçekten PKK’ya katıldığını mı sanıyorsun? Senin o öldürdüğün 3 gencin ailesi de orada. Diğerlerinin öldürdükleri de”