Barış Bildirisi’ni imzalayan akademisyenlere dönük keyfi işten çıkarmaların son adresi Mersin Üniversitesi oldu. Mersin Üniversitesi, sözleşme yenileme dönemi gelen Yrd. Doç. Dr. Mustafa Şener ve Yrd. Doç. Dr. Yasemin Karaca’nın sözleşmelerini Barış Bildirisi’ne imza attıkları gerekçesiyle yenilemedi.
Sözleşmenin uzatılmamasının keyfi ve gayri hukuki bir durum olarak nitelendiren Yrd. Doç. Dr. Mustafa Şener, Mersin Üniversitesi’nin kararını Siyasihaber’e değerlendirdi. Bildiriye imza atanlar açısından sözleşmelerin yenilenmemesinin yeni bir durum olduğunu ve diğer üniversitelere de yayılabileceğini söyleyen Şener, “Bildiriden sonra akademisyenlere dönük cadı avı başlatıldı pek çok üniversitede. Mersin Üniversitesi’nin de bu cadı avına katılması sürpriz olmadı. 20 yıldır Mersin Üniversitesi’nde çalışıyorum. Sözleşmemiz her yıl yenilenirdi ancak bu yıl imzalar bahane edilerek yenilenmedi. Gayri hukuki bir gerekçeyle sözleşmelerimiz yenilenmedi, hukuki ve demokratik yollardan hakkımızı arayacağız” dedi.
Bildiriye imza atan akademisyenlere dönük soruşturma ve işten çıkarmaların hukuki değil politik kararlar olduğunun altını çizen Şener, “Tüm bu baskı ve keyfi uygulamalar, muhalefeti sindirmeye yönelik hareket eden hükümetin siyasi hamlelerinin akademideki yansımasından ibaret. Böylelikle bütün kurumları tek sesli hale getirmeye çalışıyorlar. Bildiri de akademideki operasyonların bahanesi oldu. Yorucu ve yıpratıcı bir süreç olacak ama bütün bu kararların yargıdan döneceğine inanıyorum” şeklinde konuştu. Demokratik mücadelelerini sürdüreceklerini ifade eden Şener şöyle devam etti, “Biz kendimiz için değil, ülke için barış istedik. Ülkenin doğusunda, güney doğusunda insanlar kurşunla ölürken bizleri de kendi deyimleriyle ‘medeni ölüme’ mahkum etmeye çalışıyorlar. Ama barış mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz, devranın döneceğine inanıyoruz.”