Doğa ve yaşam savunucuları Kanal İstanbul projesini durdurmak için 20 Eylül Pazar günü Yeniköy’de buluşarak Karaburun’a yürüyor. Yürüyüş #RantKanalınıDurdurmakİçinYürüyoruz etiketiyle duyuruluyor. Yeniköy’e gidiş için etkinlik linkinden “katılım formu”nu doldurarak otobüslerde yer ayırtmak olanaklı.
SiyasiHaber
Kanal İstanbul projesini durdurmak için 20 Eylül Pazar günü Yeniköy’den Karaburun’a yürüyüş yapılması planlanıyor. #RantKanalınıDurdurmakİçinYürüyoruz etiketiyle duyurulan yürüyüş için Kadıköy, Şişli ve Avcılar’dan kalkacak otobüslerde yer ayırtmak mümkün. Bunun için, etkinliğin duyurusunun yapıldığı link vasıtasıyla “katılım formu”nu doldurmak yeterli.
Katılım için: https://twitter.com/yakanal_yaist/status/1305777130396057600?s=08
Yeniköy’e kadar otobüslerle gidecek olan katılımcılar Yeniköy Meydanı’ndan Karaburun’a kadar yürüyüş gerçekleştirecekler.
Yürüyüş için yayımlanan çağrı metni şöyle:
“Değerli İstanbullular,
Hep birlikte zor günlerden geçiyoruz.ç Pandemi, işsizlik, yoksullukla boğuştuğumuz süreçte yaşam alanlarımızı ve kentimizi yok edecek Kanal İstanbul denilen projede ısrar devam ediyor. Biz de ısrarla bu projenin bir rant projesi olduğunu ve doğanın yıkımıanlamına geldiğini anlatmaya, bu projeye karşı çıkmaya devam ediyoruz…
Nefes alamıyoruz
Biz ayakta kalabilmek için çaba harcarken iktidar, barışa en ihtiyacımız olduğu zamanda içeride ve dışarıda savaşlar ve “fetih”ler peşinde koşuyor, bütçenin büyük bölümünü savaşa harcıyor. Hiç birimizi umursamıyorlar ama bir avuç inşaat şirketini daha da zengin etmek için bizim paramızla İstanbul’a, İstanbullulara ve İstanbul’un doğasına akıl almaz zarar verecek olan ve hiçbir yararı olmayan ucube bir proje olan “Kanal İstanbul”u hayata geçirmek istiyorlar.
Kanal’a değil, sağlığa bütçe
Covid 19 yayılmaya devam ediyor. İktidar, işçilerin akıl almaz şartlarda çalışmasına, sermayenin bunu gizlemesine ve sürdürmesine izin veriyor. Bulaşının en yüksek olduğu grupta olan sağlık çalışanlarının çığlıklarını “sağır sultan” duymuyor. En önemlisi bulaşı rakamlarını bizden gizliyorlar. Hastanelerde yatak kapasiteleri dolmuş durumda, iktidar bir çözüm üretmiyor, üretemiyor. Eğer varsa bütçe, betona değil halkın sağlığına harcansın.
Kanal’a değil, işçiye, işsize, emekliye bütçe
Enflasyon tırmanıyor, döviz almış başını gidiyor, bize aymazlıkla “maaşınızı dövizle mi alıyorsunuz” diyorlar. Halk işsizlik ve açlıkla nasıl baş edeceğini bilemiyor. İnsanlar evlerine ekmek götüremediği için intihar ediyor. İnsanlar beton yiyemiyor, bütçe varsa kanala değil, işçiye, işsize yoksula harcansın.
Kanal’a değil, depreme bütçe
Deprem, İstanbul’umuzun önündeki en önemli sorunlardan biri. İstanbul’da yenilenmesi gereken binlerce bina varken, iktidar, ÇED raporunda yazdıkları “nitelikli insan” yani zengine, ev, otel yapmanın derdinde. Bunu da bölgedeki insanların evlerini yenileyerek değil, evlerinden kovarak, el koyarak yapacaklar.
Kanal’a değil, tarıma bütçe
İstanbul’umuzun kuzeyinde, Karadeniz kıyısında doğa harikası köyler var. Bunların bir bölümünü 3. Havalimanı, 3. Köprü için yok ettiler. Şimdi Durusu, Karaburun ve Yeniköy’ü de ortadan kaldırmaya kararlılar. Bölge lojistik merkez ilan edilmiş, köylüler evlerinden edilecek. İstanbul’un son tarım alanları, meraların olduğu bölgeye betona dönüştürmek için el koymak istiyorlar. Bütçesi varsa iktidarın, köylünün elinden zorla aldıkları tarım arazilerini sahiplerine iade etsinler, tarıma bütçe ayırsın, Cengiz İnşaat’a, Rönesans’a değil çiftçiye teşvik versin, halkın parası halka geri dönsün.
Sevgili İstanbullular…
Değerli komşular;
Karadeniz’in mavisini, sahilinin ışıldayan kumlarını, güneşe döndükleri yüzleri güneş gibi parlayan ayçiçeği tarlalarını yok etmek istiyorlar. Yerinden edilme endişesi ile yaşayan insanlarımıza, birlikte olduğumuzu, bu mücadelenin hepimizin mücadelesi olduğunu anlatabilmek için 20 Eylül, Pazar günü Yeniköy, Durusu’ya bir gezi düzenliyoruz. Sizi de bu gezi ve konser etkinliğimize bekliyoruz.”