Eksik ücret, gasp edilen haklar, havuzda bekletilen yüzlerce işçi
İZBB’ye bağlı iştirak şirketlerinden (İZENERJİ, İZELMAN, İZFAŞ, EGEŞEHİR, İZTEK vb.) birçok işçi, aylardır ücretlerinin yanı sıra yemek yardımı, sorumluluk zammı, koku/iş riski primi, ikramiye, toplu iş sözleşmesine dayalı sosyal hakları eksik alıyor ya da hiç alamıyor.
Bu hak gaspı yetmezmiş gibi, yönetimin uyguladığı “havuz sistemi” nedeniyle — binlerce işçi görev bekletiliyor; bazıları ücretsiz izne çıkarılmış, bazıları sigortasız bekletiliyor.
Sendika temsilcileri, sözleşmede net yazılı olan tüm taleplerin düzensiz ödenmesine tepki gösterirken; belediye yönetiminin somut ödeme takvimi sunmaması üzerine sokağa çıkma kararı aldı.
“Çıplak ücret”e karşı çıplak ayak yürüyüşü — Bugün de eylemler sürüyor
İlk protesto eylemi olarak dün sendika binası önünden Kültürpark’a kadar yürüyüş örgütlendi. İşçiler ayakkabılarını çıkarıp götürdüler; sloganlar attılar; “Hakkımız olanı istiyoruz”, “Baskılar bizi yıldıramaz” dediler.
Bu akşam ise Alsancak, Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde meşaleli bir yürüyüş planlanıyor. Yüzlerce işçi ve dayanışan destekçi bu eylemde yer alıyor.
Sendika yetkilileri, alacaklar ve iş güvencesi sağlanmadığı sürece eylemlerin süreceğini, hatta eylem takvimini genişletmekten geri durmayacaklarını dile getiriyor.
Ne talep ediyorlar?
Talepler net: Havuz sistemi derhal kaldırılmalı, bekletilen ve ücretsiz izne çıkarılan işçiler işe iade edilmelidir.
Gecikmiş maaş, yemek-yakacak yardımı, ikramiye, koku/iş riski primi, sorumluluk zammı, toplu iş sözleşmesine bağlı tüm sosyal haklar tamamıyla ödenmeli.
İş güvencesi, sigorta hakları ve sendikal kazanımlar derhal tanınmalı.
Bir emek ve sınıf mücadelesi
Bu eylemler sadece maaş ya da hak gaspı sorunu değil:
Belediye yönetiminin toplu sözleşmeye aykırı davranması, işçilerin kazanılmış haklarının sistematik gaspı ve iş güvencesizliğe mahkûm edilmesi, İzmir’de kamu hizmeti üzerinden yürütülen neoliberal dönüşümün, emek karşıtı politikaların somut örneğini oluşturuyor.
İşçiler “çıplak ücret, çıplak ayak” diyerek taleplerini sokakta, görünür kılıyorlar. Bu, yalnızca bir toplu sözleşme davası değil — İzmir emekçileri adına bir sınıf direnişi.
Halk desteğine çağrı
İZBB işçileri yalnız değildir. Bu eylem, olarak planlanan meşaleli yürüyüş, emek dostu demokratik kesimlerin, işçi ve sendika güçlerinin, kentin yoksullaşma ve kamusal hizmetlerin ticarileştirilmesine karşı çıkan herkesin sesi olabilir.
Bugün Alsancak’ta, yarın başka meydanlarda… Emekçiler sesini yükseltiyor. Halk desteği, dayanışma ve ortak mücadele zamanıdır.
Siyasi Haber olarak, İzmir’de başlayan bu emek direnişini yakından izleyecek; gelişmeleri, işçilerin taleplerini, direnişin yaygınlaşmasını kamuoyuna aktarmaya devam edeceğiz.
İzmir işçisi yalnız değildir — hak, adalet, iş güvencesi için mücadele sürecek!
