İçişleri Bakanlığı’nın erteleme kararına rağmen genel kurullarını yapmak isteyen İstanbul Barosu, Ankara Barosu ve Diyarbakır Barosu avukatları polis tarafından engellendi. Tüm engellemelere rağmen açıklama yapan avukatlar, ‘Savunma susmadı susmayacak’ dedi.
SiyasiHaber
İstanbul Barosu’nun, Haliç Kongre Merkezi’nde Ankara Barosu’nun, Bilkent Odeon’de, Diyarbakır Barosu’nun Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Kongre Merkezi’nde yapmayı planladığı Genel Kurul, İçişleri Bakanlığı’nın koronovirüs (Kovid-19) salgınını nedeniyle aldığı kısıtlama kararı gerekçesiyle polis tarafından engellendi. Avukatlar, tüm engellemelere rağmen bulundukları yerden engellemeye tepki göstererek açıklama yaptı.
İstanbul: Savunma susmadı susmayacak
İstanbul Barosu’nun, Haliç Kongre Merkezi’nde yapmayı planladığı Genel Kurulu, İçişleri Bakanlığı’nın koronovirüs (Kovid-19) salgınını nedeniyle aldığı kısıtlama kararı gerekçesiyle polis tarafından engellendi. Eski Beyoğlu Belediyesi önünde bir araya gelen avukatlar, Haliç Kongre Merkezine kadar yürüyüş düzenledi. Yürüyüş boyunca “Savunma susturulamaz” sloganları atan avukatlar, kongre merkezi önünde polisler tarafından durduruldu.
Kongre merkezine girişi engellenen avukatlar, burada açıklama yaptı. Avukat Hakları Grubu, Avukat Hareketi, Avukatlar Birliği, Çağdaş Hukukçular Grubu (ÇHG), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi, Demokrasi için Avukatlar, Hukuk Hareketi Platformu, Hukuk Derneği'nde Sol Tutum, Kartal Avukatlar Derneği Katılan Avukatlar, Birinci İlke Çağdaş Avukatlar Grubu, Yükseliş Hareketi Liberter Demokrat Avukatlar, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesi üyesi avukatlar yanı sıra Baro Başkan adayları Sezin Uçar, Hasan Kılıç, Ata Yazıcıoğlu ve Gökhan Ahi de katıldı.
Basın metnini okuyan Demokrasi İçin Hukukçular üyesi Yıldız İmrek, avukatların bağımsız yargının kurucu unsuru olduğunu belirtti. Baroların genel kurullarının hukuksuz yönetim anlayışıyla engellenmesi nedeniyle burada olduklarını kaydeden İmrek, İçişleri Bakanlığı'nın 2 Ekim 2020 tarihli genelgesiyle pandemiyi gerekçe göstererek genel kurullarının 1 Aralık'a ertelediğini anımsattı. Aynı gün Beyoğlu 1. İlçe Seçim Kurulu da aynı gerekçeyle İstanbul Barosu Genel Kurulunun iptal edilmesine karar verdiği bilgisini paylaşan İmrek, “Baro genel kurullarını erteleme ve iptal etme kararları; Baroların ve avukatların bağımsızlığını yok ederek, avukatların örgütlenme, seçme ve seçilme haklarına müdahale ederek; esasen savunma hakkının daimi temellerini ve yürütmenin yargı tarafından denetlenmesini zayıflatma girişimidir” dedi.
Ankara: Bu uygulamalara boyun eğmeyeceğiz
Ankara Barosu avukatları, İçişleri Bakanlığı tarafından korona virüsü salgını gerekçesiyle baro seçimlerinin aralık ayına ertelenmesine tepki göstermek için genel kurulun yapılacağı Bilkent Odeon’un önünde toplandı. Alanda bulunan TOMA ve çok sayıda çevik kuvvet ekibi, avukatların içeriye giriş yapmasını engelledi. Polis kordonu altında yapılan açıklamaya Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan, Özgürlükçü Çağdaş Avukatlar Grubu Başkan Adayı Bülent Teoman Özkan ve Avukat Hakları Grubu Başkan Adayı Duygu Çeribaşı da katıldı.
Erinç Sağkan, Ankara’daki 18 bin 600 avukatın seçme ve seçilme hakkının gasp edildiğini belirterek, “Bugün hukuk tarihine kara bir gün olarak yazıldı. Kanunda yazan açık hükme rağmen genelgeyle, İl Umumi Hıfzıssıhha kurulu kararıyla ve bu yetkisiz kararı dayanak alan ilçe seçim kurulu kararlarıyla baronun en yüksek karar organının toplanması maalesef engellendi. Ancak avukatların konuşmasını engelleyemezsiniz. Bizler dönemin iktidarına değil, iktidarı tahakküme çeviren her döneme karşıyız.” ifadelerini kullandı.
Başkan adayı Özkan: Bu uygulamalara boyun eğmeyeceğiz
Özgürlükçü Çağdaş Avukatlar grubu başkan adayı Bülent Teoman Özkan ise, "Türkiye Barolar Birliği’ne (TBB) delege gönderilemeyeceğinden süreci uzatmak için hukuksuz bir şekilde, genelgeyle genel kurulu ertelediler. Türkiye Barolar Birliği’nin başındaki kişi bu uygulamanın mimarıdır. Bu uygulamalara boyun eğmeyeceğiz” dedi.
Diyarbakır: Her zamankinden daha fazla dayanışmaya ihtiyacımız var
İçişleri Bakanlığı'nın korona virüsü salgınını gerekçe göstererek baro genel kurullarını ertelemesini protesto eden Diyarbakır Barosu, 47. Olağan Genel Kurulunu yapmak amacıyla Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Kongre Merkezi’nde toplanma kararı aldı. Diyarbakır Barosu Başkanı Cihan Aydın ve yönetim kurulu üyeleri, ile çok sayıda avukat cüppelerini giyerek Genel Kurul toplantısının yapılacağı kongre binasının önüne geldi.
Polis kongre binasının kapısını kapattı
Polis, Genel Kurul toplantısının yapılacağı binanın kapısını kapatarak avukatların salona girmesini engelledi. Kongrenin yapıldığı bina çevresinde yoğun güvenlik önlemi alan polis Cihan Aydın ve yöneticilerine genel kurulun toplanmasına izin verilmeyeceğini bildirdi. Cihan Aydın ise salonun kapısının açılmasını istedi. Avukat Mehmet Emir Aktar, bugün Diyarbakır’da yapılacak olan DEVA Partisi kongresini hatırlatarak, “Tek yasak bize gelmiş. Virüs tek bize mi bulaşıyor” deyince gülüşmeler oldu. Polisin kapıyı açmaması üzerine avukatlar binanın önünde basın açıklaması yaptı.
Basın açıklamasını okuyan Diyarbakır Barosu Başkanı Cihan Aydın şöyle konuştu: “Demokratik bir yargının vazgeçilmez parçası ve yargının kurucu unsuru olan avukatlar ve onların örgütleri barolar, önce tamamen siyasi gerekçelerle çıkarılan çoklu baro yasası ile parçalanmak ve etkisizleştirilmek istendi. Ama hesap çarşıya uymadı. Çünkü avukatlar ve barolar birilerinin politik çıkarlarına hizmet etmeyi değil, demokrasiye, hukuka ve adalete bağlılığı tercih ettiler. Çoklu baro yasasından istediği sonucu alamayan iktidar, seçimlere bir gün kala pandemiyi gerekçe göstererek baro seçimlerini yasaklamıştır. Siyasi partiler, sendikalar ve kooperatiflerin genel kurullarını yapmaları serbest ancak baroların genel kurul yapması yasak. Çünkü avukatlar ve barolar: kötülüğe karşı iyiliği, otoriterleşmeye karşı demokrasiyi savunmaktadır.”
‘Her zamankinden daha fazla dayanışmaya ihtiyacımız var'
“Diyarbakır Barosu misyonu ve mirası gereği üyesi olan avukatlardan aldığı güç ve destekle birçok sorunun üstesinden geldiği gibi bu karanlık ve kaotik süreçte de hukuk ve insan hakları mücadelesi vermeye aynı kararlılıkla devam edecektir. Mesleğimizin ve barolarımızın tehdit altında olduğu, hukukun ve hukuk devleti ilkelerinin tümüyle askıya alındığı bu dönemde her zamankinden daha fazla dayanışmaya ihtiyacımız var."