Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetiminin Dış İlişkiler Eş Başkanı İlham Ahmed, 2018’de Türkiye’nin girdiği Afrin’in durumuna ilişkin Amerikanın Sesi’ne (VoA) konuştu.
2018’de Afrin’e getirilen Arap yerleşimcilerin kentten kitleler halinde ayrılmakta olduğu bilgisini verdi.
Gelişmeyi, uygun koşullar sağlandığı takdirde yerinden edilmiş Kürtlerin geri dönüşünü kolaylaştıracak bir fırsat olarak tanımlayan İhmam Ahmed bunun gerçekleşmesinin Şam hükümeti, koalisyon güçleri ve ABD ile koordineli görüşmeleri gerektireceğini ifade etti.
Ahmed, yerinden edilmiş Kürtlerin Afrin’e geri gönderilmesine ilişkin müzakerelerde ilerleme sağlandığını söyledi.
Ahmed’in verdiği bilgiye göre, koalisyon güçleri, ABD ve Türkiye arasındaki görüşmeler, Afrin’de yeni bir yönetim sistemi kurulmasına odaklı olarak sürüyor. Özerk Yönetim yetkilisi Ahmed, bu sürecin kademeli olacağını belirtti.
Abdullah Öcalan’ın çağrısı
VoA muhabiri Zana Omar’a konuşan Ahmed, ayrıca Ras al-Ayn’daki (Serekaniye) duruma değinerek mültecilerin geri dönüşünün öncelik olmaya devam ettiğini ancak bunun aşamalı bir şekilde yapılacağını teyit etti.
Ahmed daha geniş değerlendirme kapsamında Abdullah Öcalan’ın Türkiye’deki barış çağrısının önemini vurguladı ve bunun kaçınılmaz olarak Suriye ve kuzeydoğusunu etkileyeceğini belirtti. Ahmed, Türkiye’nin (Öcalan’ın çağrısına) siyasi çözüme yönelik somut adımlarla karşılık vermesi gerektiğini vurguladı.
Ahmed, Abdullah Öcalan’ın barış girişimini şöyle değerlendirdi: “Suriye’de demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü çoğulcu bir Suriye çerçevesinde ele alınmalı”.
Ahmed, Abdullah Öcalan’ın bu sürece dahil edilmesi ve diyalog için anlamlı fırsatlar yaratılması gerektiğini vurguladı. Aksi takdirde, çözülmemiş gerginliklerin daha fazla istikrarsızlığa yol açabileceği konusunda uyardı.
Çözüm için uluslararası destek
İlham Ahmed, uluslararası katılım konusunda Batılı ülkelerin demokratikleşme ve Kürt meselesi hakkındaki tartışmalara genel olarak olumlu yanıt verdiğini belirtti. Uluslararası örgütlerin çözüm için baskıyı sürdüreceklerinden umutlu olduğunu belirtti.
Son olarak, Suriye’de kapsayıcı siyasi katılımın önemini yinelen Ahmed, “Suriye, toplumun tüm kesimlerinin katılımıyla yeniden inşa edilmelidir. Belirli grupların belirli siyasi bağlantıları olanlar lehine dışlanması, uzun vadede yalnızca daha fazla istikrarsızlığa yol açacaktır” ifadelerini kullandı.
(Bianet)