Bir Çin bedduası “Dilerim, ilginç zamanlarda yaşarsın” der. Malum, türlü acılara, sıkıntılara yol açan toplumsal altüst oluş dönemleri, tarihe “ilginç zamanlar” olarak geçerler.
Son bir hafta içindeki gelişmeler gerçekten de “ilginç” zamanlarda yaşadığımızı düşündürüyordu. Türkiye’de rejim “Sen ha, bana ha!” şaşkınlığı ile “ölüm korkusu” arasında yaşadığı Gezi travmasını hâlâ atlatamadı, 12 yıl sonra, hâlâ insanlardan, Gezi hesabı soruyor. Bu durum, dünyanın geri kalanında yaşananlara kıyasla tabii ki o kadar “ilginç” değil ama “herkes kendi nasırını vuran ayakkabıdan yakınır”.
Dünyanın geri kalanında, “Acaba bir kırılma noktasında mıyız” sorusunu gündeme getiren bir olaylar dizisi söz konusu. ABD’de, Kanada, Grönland ve Panama’ya ağzı sulanarak “Toprağı genişleyen bir ülke olacağız” diyen Trump’ın imzaladığı kararnameler, borsada 1+ triyon dolarlık bir sarsıntı yaratan Çin kaynaklı DeepSeek (yapay zekâ platformu) bu olayların başında geliyorlar. Aynı günlerde, Gazze halkı enkaz yığınları arasında evlerini, belki de sevdiklerinin cesetlerini bulmak için geri dönerken Trump, Gazze’yi “temizlemekten” (“Çok güzel, denize nazır bir arazi “demiş), Gazze halkını Lübnan ve Ürdün’e yerleştirmekten söz ediyordu. O sırada, Yahudi soykırımı anma gününde, Elon Musk, Almanya’nın faşist partisi AfD’nin bir toplantısına uzaktan katılarak “Artık geçmişin suçlarından dolayı sorumluluk duymaktan kurtulun” diyordu. Bu salt, Musk’a ait bir acayiplik değil. Trump yönetimi de ABD’nin köleci, ırkçı geçmişini gözler önüne seren “eleştirel ırk teorisi” ile ilgili kitapları ve dersleri okulların müfredatından çıkarmak için yasal ve idari adımlar atıyor. Faşizm her zaman tarihle kavga eder!
Küresel güç dengeleri
Bu olaylar kümesi içinde potansiyel olarak uzun dönemde en sarsıcı etkiyi yapmaya aday olanı, sanırım, Çinli yapay zekâ şirketi DeepSeek’in “reasoning” (akıl yürütme) modelidir. Şirketin, ABD’nin en ileri yapay zekâ modellerine eşdeğer bir performansı, çok daha düşük maliyetle başarmış olması, kullanıma ücretsiz ve “açık kaynak” olarak sunması, ABD teknoloji sektöründe büyük bir sarsıntı yarattı. Teknoloji indeksi Nasdaq’tan 1+ trilyon dolar silindi, yapay zekâ için kullanılan çipleri yapan NVIDIA’nın hisseleri iki günde ABD hisse senetlerinin piyasasının tarihinde görülmemiş düzeyde, yüzde 17 geriledi, değerinden 600 milyar dolar silindi. Nükleer enerji şirketlerinin bile hisseleri düştü (veri merkezlerinin enerji talebi düşebilir). DeepSeek’e kadar, küresel yapay zekâ ekosisteminde, ABD teknoloji sektörünün yüksek maliyet bariyerleriyle sınırlanmış tekelci bir düzen egemendi. Şimdi bu düzen bozuluyor.
DeepSeek, yalnızca bir şirket hikâyesi değil. DeepSeek, aynı zamanda bir küresel hegemonya rekabeti içinde, özellikle de bu rekabet için tutum alması beklenen BRICS ülkelerinin gözleri önünde, ABD’nin ekonomik modeliyle Çin ekonomik modelini karşı karşıya getiren bir gelişme.
Gelişmiş çiplere yönelik ABD ihracat kontrollerine karşın, DeepSeek’in daha az sofistike donanımla başarı sağlaması, hem ABD’nin yaptırımları sisteminin etkisi üzerine soru işaretleri koyuyor hem de Pekin’in teknolojik kendi kendine yeterlilik hedefi, ABD’nin liderlik etme kapasitesine meydan okuyor.
Yapay zekâ teknolojilerinin hem ekonomik büyümeyi hem de askeri yenilikleri yönlendirebilecek ikili doğası, potansiyel bir yapay zekâ silahlanma yarışı olasılığını gündeme getiriyor. DeepSeek’in akıl yürütme modellerindeki ve verimlilikteki ilerlemeleri, yalnızca akademik bir başarı değil; aynı zamanda ulusal güvenlik açısından önemli sonuçlar doğuruyor.
Bu yarış kontrolsüz bir şekilde tırmanırsa Soğuk Savaş’ı hatırlatan yeni bir silahlanma yarışı riskiyle karşı karşıya kalabiliriz. Bu risk, küresel güvenlik dengelerini değitirebilir ve nükleer silah sahibi devletler arasındaki gerilimi artırabilir. “Yapay zekâ” geliştirme alanında yarışın bir silahlanma yarışına dönüşmesi halinde gelişme hızı güvenlik ve denetim gereksinimlerinin önüne geçer, daha şimdiden yanıltmayı, kendini geliştirmeyi öğrenme noktasına gelmiş YZ’nin hızla kontrolden kaçmasına yol açabilir. İşte o zaman Terminator filminin senaryolarını andıran, “gerçekten ilginç zamanlarda” yaşamaya başlayabiliriz