AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, Osman Kavala için çağrı yapan 10 büyükelçiyi “istenmeyen kişi” ilan etme talimatı verdiğini söyledi. Ancak Dışişleri diplomatlarının bu kararı geri çevirmeye çalıştığı iddia edildi.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afrika ziyareti dönüşünde gazetecilere yaptığı açıklamalarda iş insanı Osman Kavala’nın serbest bırakılması için çağrı yapan 10 büyükelçiyi “istenmeyen kişi” ilan etmekle tehdit etmişti.
“Söyledim Dışişleri Bakanımıza, bizim bunları ülkemizde ağırlamak gibi bir lüksümüz olamaz” diyen Erdoğan, bugün de, “Gerekli talimatı ben de Dışişleri Bakanımıza verdim. Ne yapması gerektiğini söyledim. ‘Bu 10 tane büyükelçi bunların bir an önce istenmeyen adam ilan edilmelerini hemen halledeceksiniz’ dedim. Zira bunlar, Türkiye’yi tanıyacaklar, anlayacaklar, bilecekler, bilmedikleri, anlamadıkları gün burayı terk edecekler” ifadelerini kullandı.
DW Türkçe’nin edindiği bilgilere göre, Erdoğan, büyükelçilerin “istenmeyen kişi” ilan edilmesi talimatını ilk olarak Afrika gezisinde verdi.
Bu bilgilere göre, Dışişleri Bakanlığı’nda büyükelçilerin “istenmeyen kişi” ilan edilmesiyle ilgili çalışmalar yapılıyor. Ancak Dışişleri diplomatlarının ise bu girişimi durdurmaya çalıştığı belirtiliyor.
BBC Türkçe’ye bilgi veren diplomatik bir kaynak ise, “Büyükelçilerin ‘istenmeyen kişi’ ilan edilmesi için sürecin başlayacağını ancak zamanlamasının henüz belli olmadığını” söyledi.
Büyükelçiler ne dedi?
10 büyükelçiliğin yaptığı açıklama sonrası bu ülkelerin büyükelçileri Dışişleri Bakanlığına çağırılmıştı. 19 Ekim’de Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Hadsiz açıklamanın kabul edilemez olduğu, hukuki süreçlerin siyasallaştırılmasına ve Türk yargısına baskı yapmaya yeltenen bu açıklamanın reddedildiği, söz konusu açıklamanın Büyükelçilerin savunduğunu iddia ettikleri hukukun üstünlüğü, demokrasi ve yargı bağımsızlığına da aykırı olduğu iletilmiştir” denilmişti.
İş insanı Osman Kavala’nın serbest bırakılması için on ülkenin büyükelçileri yaptırım uyarısında da bulunan ortak bildiri yayımlamıştı. ABD, Almanya, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İsveç, Kanada, Norveç ve Yeni Zelanda’nın Ankara büyükelçileri, bildiride Kavala’nın dava sürecinin farklı dosyaların birleştirilmesi ve beraat kararından sonra yeni davalar yaratılması yoluyla sürekli geciktirildiğine işaret edilerek bu durumun “Türk yargı sisteminde demokrasiye saygıyı, hukuk devleti ve şeffaflık ilkelerini gölgelediğini” belirtmişti
‘İstenmeyen kişi’ nasıl ilan edilir?
Latince ‘istenmeyen kişi’ anlamına gelen ‘persona non grata’ terimi, devletlerarası hukukta, egemenliği altında bulunulan devletin, ülkesinde istemediği bir kişiyi ilân ederek ülke sınırları dışına çıkarma kararını ifade etmektedir. Bir ülkenin başka bir ülkeye diplomatik yollardan uygulayabileceği en şiddetli kınama ve yaptırım yollarından biridir.
‘Persona non grata’ ilân edilen kişi ülkeyi terk etmekte isteksiz davranır ya da bunu reddederse ya doğrudan sınırdışı edilir ya da ülke yasalarına uygun biçimde diplomatik dokunulmazlığı kaldırılarak itham edildiği konular hakkında yasal süreç başlatılır. Özellikle soğuk savaş döneminde NATO ve Varşova Paktları arasında sık sık yaşanan ajanlık suçlamaları nedeniyle birçok örneği görülen persona non grata uygulamasının yakın tarihte de örnekleri vardır. Bolivya Başkanı Evo Morales, 2008 yılında ABD yönetiminin kendisine karşı bir komplo kurduğunu ifade ederek ABD Büyükelçisi Philip Goldberg’i persona non grata ilân etti. Wikileaks skandalını dünyaya duyuran ekibin başındaki Julian Assange’a sığınma hakkı tanıyan Ekvador’un ABD’deki Büyükelçisi Luis Gallegos, Ekvador yönetiminin taviz vermeyen tavrı nedeniyle ABD tarafından Nisan 2011’de persona non grata ilân edilerek ülkeden ayrılması istendi.