Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, Mayıs ayında parlamentoda yaptığı açıklamada artık ülkelerin siyasi ve güvenlik durumunu ele alan raporların gizli tutulacağını belirtmişti. Söz konusu raporlar, sığınmacıların mülteci statüsüne hak kazanıp kazanmadığını belirlemede önemli bir role sahip. İnsan hakları savunucuları ve iltica avukatları tarafından büyük tepki çeken karar, iltica başvurusu reddedilen Suriyeli bir mültecinin davasında yapılan itiraz sürecinde düştü. Mahkeme, Dışişleri Bakanlığı’nın, Suriye hakkında hazırladığı raporu yayımlamasına karar verdi.
Rapor, Esad sonrası ortaya çıkan siyasi boşluğun çatışmalara yol açtığına dikkat çekiyor. De Volkskrant’tan Avinash Bhikhie’ye göre raporda Dışişleri Bakanlığı IŞİD’in yeni saldırılar düzenleyerek varlık gösterdiğini de belirtti. Bununla birlikte Türkiye destekli grupların Kürt güçlerine dönük saldırılarına da dikkat çekilirken, Alevilere dönük katliam “mezhepsel gerginlik” olarak nitelendirildi.
Suriye’ye dönüş
Özgürlük Partisi (PVV) lideri Gert Wilders’in, hükümetin düşmesine sebep olan 10 maddelik mülteci karşıtı planında geçici sığınma izni olan Suriyelilerin “gerekirse zorla” ancak öncelikle gönüllü olarak geri dönmesi de yer alıyordu. Raporda Suriye’nin veya Suriye’nin bazı bölgelerinin güvenli olup olmadığı konusunda kesin bir yargıya varılmasa da, en azından bu yılın nisan ayına kadar durumun “kırılgan, istikrarsız ve belirsiz” olduğu sonucuna varılıyor.
En çok dönüş Türkiye ve Lübnan’dan
Farklı ülkelerden Suriyelilerin ülkelerine dönüş oranına da yer verilen raporda en çok dönüşün Lübnan ve Türkiye’den olduğu belirtilirken, en az dönüş ise Hollanda ve Almanya’dan oldu.
Raporda, 2 milyon 733 bin 849 Suriyelinin, Türkiye’de geçici koruma statüsü ile bulunduğu ve çoğunluğu Halep’ten gelen büyük bir kısmının İstanbul (476 bin 024 kişi) ve Antep’te (382 bin 314 kişi) kayıtlı olduğu belirtildi. Raporda, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Nisan ayında yaklaşık 200 bin Suriyelinin ülkesine dönüş yaptığı” açıklamasına dayanan bilgilere yer verilirken, zorla sınır dışı edilmelerin ve ‘gönüllü geri dönüş’ formlarının imzalanması sırasında zorlamaya başvurulduğuna dair haberlerin varlığına da dikkat çekildi.
Raporda, ülkelerine dönen Suriyelilerin yaşadığı hayal kırıklığına da yer verilerek, “Lübnan’dan Suriye’ye dönen on binlerce Suriyeli kısa süre içinde yeniden (yasadışı şekilde) Lübnan’a geri döndü. Bu kişiler, Suriye’ye vardıklarında evlerinin yıkılmış ya da başkaları tarafından işgal edilmiş olduğunu, kamu hizmetlerinin neredeyse hiç işlemediğini, iş imkanlarının veya geçim kaynaklarının olmadığını gördüler” ifadeleri kullanıldı.
Rapora göre 165 bin Suriyeli mültecinin bulunduğu Hollanda’dan DTenV’nin aracılığıyla 250, Uluslararası Göç Örgütü’nün (IOM) aracılığıyla ise 3 kişi Suriye’ye dönüş yaptı. Hollanda’dan geri dönüş desteği olmadan kaç Suriyelinin döndüğü ise bilinmiyor.
Almanya İçişleri Bakanlığı’nın Nisan 2025 tarihli bilgilerine göre ise 2024 başından bu yana Alman devlet kurumlarının mali desteğiyle 600’den fazla kişi Suriye’ye döndü.
Belirsizlik sürüyor
Rapor Suriye’de farklı silahlı gruplar, azınlıklar, mezhepler ve cihatçı gruplar ve iktidardaki HTŞ arasında gerilimlerin ve çatışmaların yarattığı istikrarsızlığın, iyileşme ihtimalini azalttığını gösterirken, Suriyelileri ise nerede olurlarsa olsun süren bir belirsizliğin içinde bırakıyor.
Haber: Mehmet Fırat Özgür