Halkların Demokratik Partisi (HDP), Suruç katliamının 4.yılında bir açıklama yaptı. Açıklamada, ”Suruç’ta yitirdiklerimiz bize halklar arası dayanışma ve ortak mücadele ruhunu miras olarak bıraktı. Bizim sorumluluğumuz katliamın failleriyle hukuken ve siyaseten hesaplaşmanın yanı sıra, bu mirasa da sahip çıkmaktır ” ifadeleri kullanıldı.
SiyasiHaber
20 Temmuz 2015 tarihinde 33 kişinin yaşamını yitirdiği Suruç katliamının üzerinden 4 yıl geçti.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Suruç katliamının 4. yılında bir açıklama yaptı. Açıklamada, ''Suruç'ta yitirdiklerimiz bize halklar arası dayanışma ve ortak mücadele ruhunu miras olarak bıraktı. Bizim sorumluluğumuz katliamın failleriyle hukuken ve siyaseten hesaplaşmanın yanı sıra, bu mirasa da sahip çıkmaktır. Bu vesileyle bir kez daha barış ve demokrasi mücadelesinde ısrar ettiğimizi vurguluyoruz. Suruç'ta yitirdiklerimizi de onlara kıyanları da unutmadık. Kaybettiklerimizin acısını hisseden herkesi de barış ve demokrasi mücadelesini büyütmeye çağırıyoruz'' ifadeleri kullanıldı.
IŞİD karanlığı ve vahşeti karşısında, insanlık adına direnenlere destek olmak ve çocuklara umut götürmek için Kobanê'ye doğru yola çıkan gençlere yönelik Suruç'ta gerçekleştirilen katliamın üzerinden 4 yıl geçti. Bu insanlık dışı saldırıyı 4'üncü yıldönümünde bir kez daha lanetliyor, saldırıda yitirdiğimiz bütün mücadele arkadaşlarımızı bir kez daha rahmet ve minnetle anıyoruz. Acımız ilk günkü gibi tazedir.
Bu saldırı o gün sadece Suruç'ta Kobanê'li çocuklara umut olmaya gidenlere değil, bu ülkedeki barış ve demokrasi mücadelesi veren herkese yönelik gerçekleştirildi. Bu saldırı, Türkiye'de IŞİD eliyle gerçekleştirilen katliamlar serisinin ilk işaret fişeğiydi. Sonrasında IŞİD ve ortakları Ankara'da, Diyarbakır'da çok sayıda katliama imza attı.
Bu saldırıların faili IŞİD olsa da gerçek sorumlular IŞİD'e yol verenler, saldırıları organize edenler ve bu saldırılardan siyasi çıkar ve fayda bekleyenlerdir.
Kuzey Suriye devriminin yıldönümünde gerçekleştirilen bu katliam aynı zamanda IŞİD vahşetine karşı yaratılan ortak yaşam projesine yönelikti. Bugün de Kuzey Suriye halklarına yönelik savaş ve saldırı tehdidinde bulunanlar, IŞİD'in o günkü zihniyetiyle amaç birliği içindedir.
Aradan geçen 4 yıla rağmen katliamın arkasındaki güçlerin açığa çıkarılmamış olması, asıl sorumluların korunması durumun vahametini açıkça ortaya koymaktadır.
Suruç'ta yitirdiklerimiz bize halklar arası dayanışma ve ortak mücadele ruhunu miras olarak bıraktı. Bizim sorumluluğumuz katliamın failleriyle hukuken ve siyaseten hesaplaşmanın yanı sıra, bu mirasa da sahip çıkmaktır.
Bu vesileyle bir kez daha barış ve demokrasi mücadelesinde ısrar ettiğimizi vurguluyoruz. Suruç'ta yitirdiklerimizi de onlara kıyanları da unutmadık. Kaybettiklerimizin acısını hisseden herkesi de barış ve demokrasi mücadelesini büyütmeye çağırıyoruz.