76 gündür açlık grevinde olan ve 2 gün önce evlerine yapılan polis baskını ile gözaltına alınan akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça, Ankara Adliyesi’ne sevk edildi.
Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile ihraç edilen akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça açlık grevi eyleminin 75’inci gününe girdiği ilk saatlerde evlerine polis baskını düzenlenmiş ve yakalama ve arama kararının gerekçesinin ise “Açlık grevinin ölüm orucuna dönüşebileceği, Tekel ve Gezi benzeri eylemlere sebep olabileceği” gerekçesiyle gözaltına alınmıştı.
Gülmen ve Özakça bu sabah saatlerinde Ankara Adliyesi’ne sevk edildi.
Adliyeye getirilen eğitimcilerin savcılık sorguları tamamlandı.
Avukat Selçuk Kozağaçlı, 76 gündür açlık grevinde olan Gülmen ve Özakça’nın sağlık durumlarının iyi olduğunu ancak yıpranmış ve yorgun gözüktüklerini söyledi.
Adliye içindeki koridorları kapatan polis, Gülmen ve Özakça’ya destek amaçlı gelenleri bina dışına çıkartırken basın mensuplarını da yaklaştırmıyor.
Eğitimcilerin gözaltına alınmasının ardından Semih Özakça’nın eşi Esra Özakça ve annesi Sultan Özakça süresiz-dönüşümsüz açlık grevine başlamışlardı.
Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın açlık grevi ve öncesi
Selçuk Üniversitesi’nde araştırma görevlisi iken açığa alınan Nuriye Gülmen, 9 Kasım günü saat 12:30’da Ankara Yüksel Caddesi’nde bulunan İnsan Hakları Anıtı önünde yaptığı basın açıklaması ile “Kendisi ve binlerce devrimci demokrat kamu emekçisi adına oturma eylemine başladığını ilan” etti.
Oturma eylemine saldıran polis, Gülmen ile beraber kendisine destek verenleri gözaltına aldı.
Böylelikle Nuriye Gülmen ile başlayan, ardından Semih Özakça, Acun Karadağ, Veli Saçılık’ın katılımı ile gündemde yerini alan oturma eyleminden açlık grevine evrilen ‘İşimi geri istiyorum’ eylemi başlamış oldu.
Nuriye Gülmen, ilk gününde gözaltına alındığı eylemini gözaltından çıktıktan sonra ikinci gününde de devam ettirdi ve yeniden gözaltına alındı.
Oturma eyleminin ilk günlerinde her gün gözaltına alınan Nuriye Gülmen, serbest bırakılmasının ardından ertesi sabah yeniden alana gelerek açıklamasını ve eylemini sürdürmeye devam etti.
17 Kasım tarihinde, bir diğer eylemci Acun Karadağ ve Nuriye Gülmen’in eylemlerini sürdürdüğü sırada, açığa alınan öğretmenler Semih Özakça ve Esra Özakça da ‘Biz kazanacağız!’ sloganı ile oturma eylemine başlayacaklarını ilan etti ve destek çağrısında bulundu.
İlerleyen günlerde Gülmen ve Özakça, Yüksel Caddesi’nde beraber direnmeye başlarken, ‘Hayata Dönüş Operasyonu’nda kolunu kaybeden ve yıllar sonra da KHK ile ihraç edilen Veli Saçılık da kendilerine katıldı.
İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya gelen ihraç edilen emekçiler ve destekçileri, sık sık polis saldırısı ile gözaltına alındı ve darp edildi.
Direnişlerinin 60. gününde ihraç edildiğini öğrenen Nuriye Gülmen, direnişlerine devam edeceklerini belirtti.
İhraç kararının ardından Yüksel Caddesi’ndeki eylemlerine devam eden Nuriye Gülmen, Semih Özakça, Veli Saçılık, Acun Karadağ, Esra Özakça polis saldırılarında darp edilmelerine rağmen her sabah İnsan Hakları Anıtı Önüne gelerek oturma eylemlerine devam etmeye başladı.
Son olarak Gülmen ve Özakça, taleplerine yanıt verilmemesi durumunda açlık grevi eylemine başlayacaklarını duyurdular. Öyle ki eğitimciler 11 Mart’ta yine bir gözaltında bu eylemin startını verdiler.
Gülmen ve Özakça’nın direnişlerinin bugün 206, açlık grevi eylemlerinin ise 76. günü. İki eğitimci bugüne dek onlarca kez gözaltına alınsa da her defasında ‘adli kontrol’ ile serbest bırakılmıştı.
Gazete Karınca