Gazeteci Sabiha Temizkan’a, sosyal medyada yaptığı “Mahmur kampı IŞİD’in eline geçti…” şeklindeki paylaşımı gerekçe gösterilerek ‘örgüt propagandası’ndan 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Mahkeme cezayı Temizkan paylaşımından “utanç duymadığı” gerekçesiyle ertelemedi
Gazeteci Sabiha Temizkan hakkında 2014 yılında yaptığı bir Twitter paylaşımı gerekçe gösterilerek “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla açılan davanın karar duruşması İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı.
Duruşmada tutuksuz yargılanan Temizkan ve avukatı Veysel Ok hazır bulundu.
Duruşmada ilk olarak söz alan Temizkan, “Bir haber paylaşımı yaptım fakat altına link koymayı unutmuştum. Böyle bir paylaşımla suç işlediğimi düşünmüyorum. Beraatimi talep ediyorum” dedi.
Ardından söz alan Temizkan’ın avukatı Veysel Ok, müvekkilinin gazeteci olduğunu belirterek, beraatini istedi.
Basın her olay ile ilgili haber yapar. Gazeteciliğin görevi devletin resmi görüşlerini vermek değildir. Paylaşımdan rahatsız olduysanız onu paylaşmaz ve takip etmezsiniz. Ama bunu bir ceza nedeni yapamazsınız. Buradan bir ceza çıkarsa bu dava geri dönecek.
Ertelemesiz hapis cezası
Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Temizkan’a “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi.
Mahkeme verilen cezayı ertelemezken, cezada indirim de uygulamadı.
Ne olmuştu?
Sosyal medya paylaşımları nedeniyle “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla Şubat ayında ifade veren gazeteci Sabiha Temizkan hakkında “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla iddianame hazırlanmıştı.
İddianamede yalnızca Temizkan’ın 2014 yılında yaptığı “Mahmur kampı IŞİD’in eline geçti…” şeklinde başlayan bir Twitter paylaşımı delil olarak öne sürülmüştü.
Hakkında açılan dava ile ilgili MLSA’ya konuşan Temizkan, şu ifadeleri kullanmıştı:
Yapılan, bir tweet’ten suç unsuru yaratmaya çalışmaktır. Ben bir gazeteciyim ve kamuoyunu bilgilendirme hakkımı kullandım. İfadeye gittiğimde Twitter paylaşımlarım ve Facebook gönderilerimden oluşan 36 sayfalık bir rapor önüme konuldu. Neredeyse hiçbir soru sorulmadı, yalnızca paylaşımların bana ait olup olmadığı ile ilgili soruları yanıtladım.
Yaptığım gazeteciliği savunduğum için mahkeme, “Pişmanlık göstermedin ve aynı suçu tekrar işleyebilirsin” dedi. Cezayı da bu nedenle ertelemedi. Pişman değilim çünkü haber paylaştım ve bunu yapmaya da devam edeceğim.
İddianamenin de çok özensizce ve hiçbir araştırma yapılmadan hazırlanmış olduğunu görüyorum. Buradan muhalif olan gazetecileri yargılamak için birtakım bahaneler bulmak adına ekstra bir çaba sarf edildiği sonucunu çıkarıyorum.