Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümünün 1’inci yıl dönümünde Eskişehir Demokratik Kadın Platformu’nun çağrısıyla bir araya gelen kadınlar, İsmet İnönü 1 Caddesi’nde “Kadın zinciri” oluşturdu. Sloganlarla Ulus Anıtı’na yürüyen kadınlar, Kabaiş dosyasındaki gizlilik kararının kaldırılmasını ve sorumluların hesap vermesini istedi.
Yürüyüşün ardından Ulus Anıtı’nda açıklama yapan platform üyesi Bahar Beytekin, Rojin Kabaiş’in kaybolması ve ardından yaşananların hala aydınlatılmadığını belirterek, “Rojin’in nasıl kaybolduğu, bedeninin neden akıntının tersine bulunduğu, DNA’ların kime ait olduğu hala açıklanmadı. Dosyanın kapatılmaya çalışılması, erkek yargının ve devletin cezasızlık politikalarının göstergesidir” dedi.
Kabais’in kaldığı KYK yurdu yönetiminin ailesine geç haber verdiğini, kolluk kuvvetlerinin de etkin arama yapmadığını söyleyen Beytekin, “Rojin’in bedeni kaybolduğu yerden 20 km uzakta bulundu. Ancak aile ve avukatların talepleri cevapsız bırakıldı, intihar denilerek dosya kapatılmaya çalışıldı. Hukuki dayanaktan yoksun gizlilik kararı, gerçeğin aile ve kamuoyundan gizlenmesi için getirildi” diye konuştu.
Rojin’in bedeninde bulunan 2 erkek DNA’sına dikkat çeken Beytekin, taleplerini şöyle sıraladı:
Dosyadaki gizlilik kararı kaldırılsın.
Eksik bırakılan deliller toplansın ve açıklansın.
DNA örneklerinin kimlere ait olduğu tespit edilsin.
Sorumluluğu bulunan kişi ve kurumlar hesap versin.
Kadınların yaşam hakkını korumak için devlet görevini yerine getirsin.
Rojin’in ailesine hukuki ve manevi destek sağlansın.
Açıklamanın ardından kadınlar oturma eylemi yaparak yaşamını kaybeden kadınların hikâyelerini paylaştı.