Son olarak Kaftancıoğlu ve Boğaziçi’ndeki eylemcilere “terörist” suçlamasında bulunan Erdoğan bugüne kadar, dolara yatırım yapanlardan “hayır” oyu verenlere kadar pek çok kişi ve kesime benzer iddialarda bulundu.
AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan dün cuma namazı çıkışında gazetecilerin sorularını cevaplarken CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu için "DHKPC militanıdır" sözleri ve Boğaziçili Üniversitesi'ndeki eylemcilere yönelik "Öğrenciler bu işin içinde değil. Bu işin içinde teröristler var" suçlamasını yöneltti.
Erdoğan son dönemde kendisi ile aynı görüşte olmayan pek çok kişi ve grubu 'terörist' olmakla suçladı. Erdoğan'ın son dönemde bu şekilde suçladığı isimler ve gruplar şu şekilde;
Döviz sahipleri:
12 Ocak 2017'de Türk Lirası'nda değer kaybı yaşandığı bir dönemde yaptığı konuşmada, "Elinde silahı, bombası olan teröristle elinde doları, eurosu, faizi olan terörist arasında amaç bakımından hiçbir fark yoktur" dedi.
Kredi derecelendirme kuruluşları:
7 Şubat 2017'de TOBB Ekonomi Şurası'nda yaptığı konuşmada, "Kredi derecelendirme kuruluşlarının attığı adımın altında ne yatıyor. Orada da ekonomik terörü estirmek suretiyle acaba Türkiye'yi nasıl ürkütürüz gayreti içindeler" ifadelerini kullandı.
Millet İttifakı:
27 Şubat 2019'da yaptığı konuşmada, "Bugün Türkiye'de iki ittifak karşı karşıyadır" diyen Erdoğan, AKP ve MHP'nin kurduğu Cumhur İttifakı'nın karşısında "Zillet İttifakı" olduğunu söyledi. Erdoğan sözlerine, "Zillet İttifakı'nın amacı terör örgütlerinin uzantılarını belediye meclislerine taşımaktır" şeklinde devam etti.
CHP'li ve İYİ Partili belediyeler:
Koronavirüs salgını başladığı dönemde yardım toplayan CHP'li ve İYİ Partili belediyeler için, "Cumhurbaşkanlığını, Sağlık Bakanlığını, İçişleri Bakanlığını, diğer bakanlıkları, valiliği, kaymakamlığı hiçe sayarak kendi başlarına yardım toplamaya, ekmek dağıtmaya, hastane kurmaya, benzeri işler yapmaya kalkışıyorlar… Bu tür teşebbüsler geçmişte FETÖ ve PKK gibi örgütler tarafından da denenmişti" dedi.
Anayasa referandumunda "hayır" oyu verenler:
12 Şubat 2017'deki konuşmasında, "16 Nisan aynı zamanda 15 Temmuz'un bir cevabı olacaktır. Ve 'hayır' diyenlerin konumu aslında 15 Temmuz'un bir yerde de yanında yer almaktır. Bunu kimse sağa sola çekmesin" dedi. Ayrıca 9 Nisan 2017'deki konuşmasında da "Kim hayır diyor? İmralı, Kandil, FETÖ. Bunlar hayır dediğine göre burada düşünmek gerekmez mi? Söyle bana arkadaşını söyleyim sana kim olduğunu" ifadelerini kullandı.
Kemal Kılıçdaroğlu: 22 Kasım 2019'daki konuşmasında, "Bay Kemal terör örgütleriyle iş tutuyor. HDP, PKK'nın desteğiyle parlamentoda değil mi? Ya bir kere de çık de ki PKK terör örgütüdür de ya. Duygudunuz mu? Demedi, diyemez" suçlamasında bulundu.
Selahattin Demirtaş:
8 Temmuz 2017'de G-20 Zirvesi'nde düzenlediği basın toplantısında Selahattin Demirtaş ve diğer HDP'li milletvekillerinin durumuna ilişkin soruya verdiği yanıtta, "Söylediğiniz kişi bir teröristtir. Öyle bir teröristtir ki, bütün benim Kürt kardeşlerimi sokağa döküp ondan sonra 53 Kürt kardeşimi yine Kürtlere öldürten bir teröristtir" dedi.
Şebnem Korur Fincancı:
14 Ekim 2020'deki konuşmasında Türk Tabipleri Birliği Merkez Konsey Başkanlığı'na seçilen Şebnem Korur Fincancı için "terörist" suçlamasında bulundu, "Terör örgütünden birini getirip TTB'nin başına koyuyorlar. Ne zamandan beri terörle iç içe olanlar Tabipler birliği gibi önemli bir kuruluşu başına geçebiliyor?" ifadelerini kullandı.
Can Dündar:
26 Kasım 2016'da gazeteci Can Dündar için, "Bir tane köşe yazarı müsvettesi, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılıyor, kaçarak Almanya'ya gidiyor. Orada Almanya cumhurbaşkanı ağırlıyor" yorumunu yaptı.
'Nobel'in Türkiye'den ödül verdiği isim':
10 Aralık 2019'daki konuşmasında Nobel ödülü alan Türk bilim insanı Aziz Sancar'dan övgüyle bahsettikten sonra Erdoğan, "Mesela Türkiye'den kalkmışlardır teröriste ödül vermişlerdir. Niye mantık budur… Anlayış budur…" dedi. Sancar dışında Türkiye'den Nobel sahibi tek isim Orhan Pamuk. Fakat, Cumhurbaşkanı İletişim Başkaın Fahrettin Altun, Erdoğan'ın, Orhan Pamuk'u kastetmediğini söyledi. Altun, Erdoğan'ın bu sözleriyle "Avrupalı kurum ve kuruluşların ideolojik yaklaşımlara dayanan ödül sistemlerini" eleştirdiğini belirtti.
Deutsche Welle Türkçe