Boston Üniversitesi Biyoloji bölümünde asistan Profesör olan Emrah Altındiş, Koronavirus’ün Türkiye’deki olası etkilerine ve alınması gereken önlemlere dönük açıklamalarda bulundu. Altındiş’in sosyal medyadan dün yaptığı uzun ve detaylı değerlendirmeyi sizin için derlerdik.
Pek çok arkadaştan ve takipçilerden sorular alıyorum. Benim uzmanlık alanım Koronavirüs değil ancak okuduğum/takip ettiğim kadarıyla Koronavirüse dair birkaç not paylaşacağım. Tüm dünyaya olduğu gibi Türkiye’ye de önümüzdeki günlerde yayılacak ve benim tahminimce hali hazırda yayılıyor. Tahminimce ekonomik/siyasi etkilerinden ötürü saklanıyor. Ancak bu aşamada paniğe kapılmadan, neler yapılması gerektiğine konsantre olmak gerekiyor.
Koronavirüs tıpkı grip virüsünde olduğu gibi çoğunlukla 65 yaş üzeri bireylerle, bağışıklık sistemi güçlü olmayan hastaları tehdit ediyor. Özellikle bu bireyleri hastalıktan korumamız gerekli olacak. Hep çok saygı duyduğum sağlık çalışanlarını da özellikle korumak zorundayız. Şu anda Koronavirüsün görüldüğü vakalarda, dünyadaki ölüm oranı %3,4 fakat çoğu vakanın tespit edilmediği düşünülürse muhtemelen gerçek rakam daha düşük. Ancak bu bireylerin çoğu 70 yaş üstü bireyler. 70 yaş altında ölüm oranları oldukça düşük ve 9 yaş altı çocuklarda ölüm gözlenmemiş durumda.
Öncelikle doğru kaynaklara bakmak çok önemli. Türk Tabipler Birliği’ni mutlaka takip etmenizi öneriyorum. (1) Ayrıca doktorların pratik bilgiler verdiği videolar da var, izleyebilirsiniz. (2) İnternette bilgi kirliliği var, her bilgiye inanmayın, mutlaka bir bilene danışın. Tokalaşma, sarılma, öpüşme, kontamine olmuş alana dokunup (örneğin toplu taşıma aracında ya da süpermarkette) eli buruna, ağza sürme, bir hastanın yüzünüzü de doğru hapşırıp öksürmesi risk faktörleri. Çok fazla insanın olduğu alanlara girmek de. Bunlardan mutlaka kaçınmalı
Koronavirüs vakalarının %80'i hastalığı hafif atlatıyor, %15'i orta semptomlarla, korumaya çalıştığımız bu aşamada hastalığı ağır geçiren %5 hasta, özellikle de yaşlı ve kronik hastalıkları olan bireyler. Aynen gripte de olduğu gibi bu bireyler virüsün ilk hedefi. İtalya’da şu anda yaşam durmuş durumda, Türkiye’de de benzer uygulamalar önümüzdeki bir iki ay içinde olabilir. Evde hazırda makarna vb. gıdalar olması yararlı olabilir böyle bir duruma karşı. Zira bir anda İstanbul’da 100 vaka tespiti bir panik havası yaratacaktır. Doktorlar maskeleri sadece hastaların takmasını öneriyor. Ancak kimi kişiler hastalığı semptomsuz geçirirken, taşıyıcı olabiliyorlar. Dolayısı ile 65 yaş üstü bireyler için toplu alanlarda maske takmak faydalı olabilir. Eğer bir maske alacaksanız, bu maske N95 tipi olmalı.
Bugün itibari ile Harvard Üniversitesi tüm dersleri iptal etti ve dersleri online olarak vermeye karar verdi. Öğrenciler bu şekilde sınıflarda olmayacak. Princeton'da aynı kararı geçen gün almıştı. Bir önlem olarak Türkiye’de de benzer önlemler düşünülebilinir. Kimi epidemiologlar Koronavirüsün tüm dünyaya yayılacağını ve tıpkı enflüanza/grip gibi endemik bir virüs olacaklarını öngörüyorlar. Umuyorum bir aşı bulunacak ama aşının test edilmesi ve yeterince üretilmesi uzun zaman alacaktır.
Koronavirüsün griple karşılaştırılması hem doğru hem yanlış. Grip sadece ABD'de 2018-19 yılında 35000 insanı (aynı risk grupları) öldürmüş bir virüs, alıştığımız ve bildiğimiz için bir panik yaratmıyor ancak öldürücü özellikleri bugün çıkmış olsaydı aynı paniği yaşardık. Öte yandan Koronavirüsün öldürme oranı şu anda yaklaşık olarak %3. Bu rakam gripte çok daha düşük. Bunun bir sebebi virüsü hafif atlatanların tespit edilememiş olması olabilir, dolayısıyla öldürme oranı zamanla düşecektir fakat her hâlükârda gripten daha öldürücü olduğu kesin. Türkiye’de bazı komplo teorileri dolaşıyormuş. Çin'in hedef alındığı bir biyolojik silah vs. saçmasapan iddialar. Bizler sonuçta biyolojik varlıklarız ve daha çok yeni virüsle ve bakteriyle karışılacağız. Daha önce yaşanan SARS da bir çeşit Koronavirüstü, daha yenileri de olacak.
Alttaki grafik Koronavirüste ölümlerin yaşlara göre dağılımını gösteriyor. Daha önce de yazdığım gibi özellikle yaşlı bireyleri korumak ilk önceliğimiz olmalı. Öte yandan hastalığa yakalanan 80 yaş üstü bireylerde dahi hastaların %85'inin iyileştiğini de not edelim!
Bu grafik ise hastalığı geçirecek insanların %81'inin hiç bir hayati risk yasamayacağını gösteriyor. %14 ağır, %5 ise kritik bir şekilde atlatacak. Kritik atlatacak olan bu %5 muhtemelen risk altında bulunan bireylerden oluşuyor.
Kısaca Koronavirüsten korunmak için şunları yapabilirsiniz.
a) Toplu alanlardan bir süre uzak durun.
b) Bol bol el yıkayın. Antimikrobiyal jel/, %70 alkol taşıyın yanınızda.
c) Öpüşmeye, ev gezmelerine bir süre ara verin.
d) Risk altında bir bireyseniz ya da öyle bir bireyle yaşıyorsanız toplu alanlarda maske takın.
Mültecilerin durumu bu manada oldukça üzücü. Şu anda karda kışta bir sürü hastalığa karşı özellikle korunmaları gerekiyor. Aynı şekilde hapiste tutulan pek çok risk altında tutuklunun da çok dikkatle takip edilmeleri gerekiyor. Hastalığın baharda ya da kışta ortadan kaybolacağına dair bilgiler bir tahmin sadece. Bunu bilimsel olarak henüz bilmiyoruz. Böyle olsa dahi kuzey ve güney yarım kürede mevsimler farklı aylarda yaşandığı için iki yarım küre arasında sürekli transferi olası. Son olarak vurgulamak istediğim şu: ortada çok öldürücü/çoğumuzu tehdit eden bir hastalık yok, özellikle genç ve orta yaşlı bireyler açısından bu hastalık bir diğer grip gibi olacak. Büyüklerimizi ve risk altında hastaları korumanın yollarını bulmamız gerekiyor.
Çin'den gelen analizlere göre risk altında bireyler: Yaşlı bireyler ve Kalp hastalığı, Diyabet (EA: Tip 2 Diyabet muhtemelen) Akciğer hastalıkları olan bireyler. (3) Bu risk gruplarına ek olarak yaşadığı başka bir hastalıktan/tedaviden (kemoterapi) ötürü bağışıklık sistemi zayıflamış ya da organ nakli ya da ilik nakli dolayısıyla bağışıklık sistemi zayıflatılmış bireyleri de ekleyebiliriz. (4)
Bu virüs konusundaki şanssızlığımız virüsün yeni olması, dolayısıyla hastalığı geçirmeden ya da aşı geliştirilmeden bir bağışıklık kazanamayacağız. Çin ve bugün İtalyan halkının fedakârca tutumu aslında tüm dünyaya virüse hazırlık ve araştırma için zaman kazandırıyor.
Hastalığı olmayan 60 yaş altı bir bireyseniz boşu boşuna paniğe kapılmayın. Hastalıkları olan (ve/veya) yaşlı bir bireyseniz hem kendinizi hem çevrenizi eğitin, gerekli önlemleri alin. Kendinizi koruyun.
Bu grafiğe göre diğer ülkelerde gerekli önlemler alınmazsa 1-2 hafta içinde İtalya’da olduğu kadar vaka tespit edilecek. Dolayısıyla ile virüsün yayılması Avrupa ve ABD'de de devam edecek. Bunun yarattığı paniğin sağlık dışında politik ve ekonomik güçlü etkileri olacaktır.
Son olarak gördüğüm kadarı ile alakalı alakasız maskeler virüse karşı satılmaya başlanmış. Bu maskelerin öncelikle sağlık çalışanları tarafından ve risk altındaki hastalar tarafından takılması önemli. Bu maske de N95 tipi olmalı, diğer maskeler virüse karşı etkisiz muhtemelen.
DİPNOTLAR:
1.Türk Tabipler Birliği bilgi notu: http://www.ttb.org.tr/haber_goster.php?Guid=bffe89ae-3ea2-11ea-a1a2-6d7c2a5a4754
2.Doktorların pratik bilgi içeren videosu: https://www.youtube.com/watch?v=f8Q8auZaGEs
3.Çin’den gelen analizler: https://www.cdc.gov/coronavirus/2019-ncov/specific-groups/high-risk-complications.html#who-is-higher-risk
4.Bağışıklığı zayıf olanlar ve kanser olanlar için ayrıntılar: https://www.fredhutch.org/en/news/center-news/2020/03/coronavirus-what-cancer-patients-need-to-know.html
5.Son grafiğin kaynağı olan Mark Handley’in konuya ilişkin twitleri: https://twitter.com/MarkJHandley/status/1237144386569416712