Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Evrensel’in İzmir temsilciliğine silahlı saldırı: “Gazetecilere gözdağıdır”

    13 Ağustos 2025

    CHP Aydın’da hareketli gün: Çerçioğlu AKP’ye mi geçiyor?

    13 Ağustos 2025

    Topuksuz Efe: Cesaretin Bittiği, Fırsatın Başladığı Yer

    13 Ağustos 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Topuksuz Efe: Cesaretin Bittiği, Fırsatın Başladığı Yer

      13 Ağustos 2025

      Aleviliğe ezanlı müdahale – Ceren Ataş

      13 Ağustos 2025

      Saz, cümbüş ve zurna: Barışın ezgisi Aram Tigran

      8 Ağustos 2025

      Komisyon : “Kürdün onurunun Türkün gururuyla”  imtihanı

      6 Ağustos 2025

      Komisyonu Komisyoncunun keyfine bırakmayalım!

      4 Ağustos 2025
    • Seçtiklerimiz

      6,5 milyonu bekleyen tehlike! Kamu emekçileri toplu pazarlığı

      12 Ağustos 2025

      İsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor

      11 Ağustos 2025

      Başka bir yol yok mu?

      11 Ağustos 2025

      Zengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet?

      11 Ağustos 2025

      Bir dönüm noktasında mıyız?

      10 Ağustos 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      İsrail’in ‘iç’ mücadelesi gerçekten çıkmazda mı?

      21 Temmuz 2025

      SYKP Eş Genel Başkanı Mertcan Titiz: Kalıcı barış için sürecin seyircisi değil, öznesi olmalıyız

      8 Temmuz 2025

      Yangınların ortasında dayanışmanın motor gücü: Kuryelerin afetle mücadelesi – Mesut Çeki

      2 Temmuz 2025

      Kadir Akın: “Türk sosyalistleri Ermeni sosyalistlerinin varlığını görmezden geldiler, çünkü onlar Ermeniydi.”

      27 Haziran 2025

      SYKP’li Turgan: Solun örgütsel bir yenilenmeye ihtiyacı var

      11 Haziran 2025
    • Dosyalar
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Doğru bir seçim ittifakı için

    Doğru bir seçim ittifakı için

    Siyasi Haber22 Kasım 2021
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Artı TV’de yayınlanan Söz Sırası programında konuşan Ertuğrul Kürkçü, “Toplum parlamentoya sığmaz. Üçüncü kutup, eğer toplumsal ölçekte, bir toplumsal kuvvet merkezi olarak oluşmamışsa, onun üzerine bir seçim ittifakı da kurulamaz. Halkın dediği gibidir: “Ne ekerseniz, onu biçersiniz” dedi.

    Halkların Demokratik Partisi (HDP) Onursal Başkanı Ertuğrul Kürkçü Artı TV’de yayınlanan “Söz Sırası”nda konuştu. 

     

    İnsanın sonunda anlaşıldığını, düşüncelerinin paylaşıldığını, hatta bunların kendisinden de kuvvetlice sahiplenildiğini görmesi, hissetmesi güzel bir duygu. Ülkenin mevcut ve gelecekteki siyasal topoğrafyası çizilirken medyada ve sosyal medyada, “üçüncü” sıfatıyla tamlanan kümelerden geçilmez olunca sonunda benim de anlaşıldığım duygusuna kapılıyorum ister istemez. Bakıyorum, tam on yedi yıl geçmesi gerekmiş, “üçüncü kutup” tezimin yarım ağızla da olsa genel kabul görmesi için. Boşuna dememişler “sabırla koruk helva olurmuş” diye.

     

    Ocak 2004’te, yerel seçimler öncesinde yayıncılarından olduğum “Siyasi Gazete”de yazmışım ilk kez “Üçüncü Bir Kutup Gerek” başlığıyla. Şöyle demişim : “Türkiye’nin klasik ve kurulu sol/sağ denklemi de çöküyor. Otoriter sağ ile kaynaşan ‘sosyal demokrasi’ ve büyük sermaye ile eklemlenen siyasi İslam arasındaki karşıtlaşmanın demokratik ve halkçı bir dinamik yaratmasının olanaksızlığı nesnel olarak kendini gösteriyor. Emekten ve özgürlükten yana bir ‘üçüncü kutup’ ihtiyacı kendisini bütün gücüyle toplumun ezilen, sömürülen, dışlanan, susturulan kesimlerine dayatıyor.” 

     

    Sonra Ağustos 2007’de Birgün Gazetesiyle söyleşide gene aynı konuya dönmüşüm: “2002 seçimlerinden bu yana siyasi İslam ile laiklik gerilimi üzerinden yürütülen politika Türkiye siyasetini tıkadı. Ben bu noktada hep bir üçüncü kutup oluşturulabileceğini düşündüm. Bu üçüncü kutup hem neo-liberalizmin ve kapitalizmin ezilenlerini bir araya getirilebilir, hem de bu sosyal taleplere ilişkin bir politik program yüklenebilir.”

     

    2008’de “Sol”, Ergenekon kovuşturmaları bağlamında saflaşmaya çağrıldığında “Üçüncü bir kutba olan ihtiyaç”a dikkat çekmişim: “Sırf var olan askeri vesayet rejimini sürdürebilmek adına bütün bu ‘Ergenekon’ faciasını milletin başına musallat eden asıl failleri, yani son 10 yıl boyunca, ellerindeki gücü kötüye kullanarak, görevlerini savsaklayarak binlerce insanın hayatının sönmesine, sonsuz büyüklükte maddi ve manevi kaynak ve enerjinin israf edilmesine yol açan bütün askeri ve politik kudret sahiplerini yargıç önüne dikmek için, ‘üçüncü kutba ihtiyaç  var’” demişim.

     

    15 Mayıs 2012’de HDK Birinci olağan Kongresi’nde İMC TV’ye, HDP’nin kuruluş hedeflerinden söz ederken “üçüncü kutup partisi kuruyoruz” demişim. Bu 1.,2.,3. kutup meselesinin bir sıralamadan ibaret olmadığına dikkat çekerek “hakim, birbiriyle çatışan ve Türkiye emekçilerini ve demokratik hareketini yanlış bir eksende bölen kutuplaşmaya karşı onu aşan bir yeni odak oluşturma iddiasında olacağı[mızı]” söylemişim. “Bu,[…]  halkın kendi iktidarı mücadelesinin [ifadesi olan] bir koalisyonu temsil edecek […]Siyasette kendi yerini açan ve başkalarının bıraktığı boşluklara değil kendi yarattığı yere yerleşen bir hareket olacak […]”

     

    Örnekler çok, ancak zamanla kavram git gide yaygınlaşırken anlamının silikleşmesi olasılığı belirince Ocak 2020’de bir netleştirme ihtiyacı duymuşum. Dikkati bir kez daha tarihsel mücadele hedeflerine ve toplumsal özgürlük dinamiklerine çekmişim: “Üçüncü kutup Türkiye ve Kürdistan ezilenlerinin toplumsal-tarihsel blokudur.” demişim. “Üçüncü kutup bir siyasal kategori olmadığı gibi, başlı başına ‘üçüncü kutup siyaseti’ diye bir siyasal hat da yoktur. Üçüncü kutup Türkiye ve Kürdistan’ın tarihsel ve toplumsal gelişmesinin ve sınıf mücadelelerinin nesnel-maddi gerçekliğinden doğan sınıf mevzilenmesi içinde ezilenlerin durduğu yeri işaret eden bir tarihsel-politik belirlemedir”

     Ne var ki, son günlerde çığ gibi kabaran “üçüncü” ile tamlanmış saflaşma çağrılarına daha dikkatle kulak kabartınca, “nihayet anlaşılmış” olduğum duygusunun bir serap gibi aldatıcı olduğu fikrine kapılıyorum ister istemez. Anlıyorum ki, gerçekten “anlaşılmışım” -ama yanlış…

     

    Doğrusu şu: “Üçüncü Kutup” halk iktidarı hedefinin, Türkiye ve Kürdistan’ın iç içe özgül tarihsel şekillenişi sürecinde üzerinde vücut bulmakta olduğu toplumsal-politik gerçekliğin ifadesidir. Bu kavram, siyasi partilerin milletvekili, cumhurbaşkanı ya da yerel yönetim seçimleri için kurdukları veya kuracakları ittifakları gerekçelendirmekte bir işe yaramaz. Bu bir mantık meselesi değil, tarih meselesidir. Toplum parlamentoya sığmaz. Üçüncü kutup, eğer toplumsal ölçekte, bir toplumsal kuvvet merkezi olarak oluşmamışsa, onun üzerine bir seçim ittifakı da kurulamaz. Halkın dediği gibidir: “Ne ekerseniz, onu biçersiniz.”

     

    Öyleyse, usulüne uygun bir seçim kampanyası için bile, rejimin halka saldırısına, faşizmin kurumsallaşmasına karşı bir toplumsal-politik mücadele ittifakına hava kadar, su kadar ihtiyaç duyulan, insanların seçmen olabilmek için dahi hayatlarını ortaya koydukları baskı ve şiddet koşulları altında değilmişizcesine, listeleri başa alan bir seçim ittifakı tartışması, neden bunca tumturaklı edebiyatı gerektirsin? Neden, tartışmamızın merkezine toplumsal bloklar, ezilen halklar, ezilen toplumsal cinsiyetler, ezilen sınıflar, sömürülen, horlanan, dışlanan, ihmal edilen bireyler ve toplulukların parlamentoya da yansıyabilecek bir toplumsal mücadele seferberliğiyle kuracakları bir demokratik halk ittifakının meseleleri değil de, parlamento aritmetiği problemleri yerleşsin.

    Madem her şey değişecek, geleceğin “ittifak meseleleri”ni siyaset tarzında bir devrim yaparak çözmeye başlamak için hala vakit var. Ama, cari siyasetin icaplarını yerine getirmekten öteye gidilmeyecekse, kendi sesimizin kırınmış yankısına maruz bırakılmamızın da kimseye bir yararı olmaz. Yanlış bir seçim doğru yapılamaz.

     

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    CHP Aydın’da hareketli gün: Çerçioğlu AKP’ye mi geçiyor?

    13 Ağustos 2025

    Komisyonda barış ve demokrasi arayışı: “Ortak gelecek, ortaklaşarak kurulur”

    12 Ağustos 2025

    Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üçüncü kez toplandı: CHP’den 29 maddelik demokratikleşme paketi

    12 Ağustos 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Ömer Bölüm

    Topuksuz Efe: Cesaretin Bittiği, Fırsatın Başladığı Yer

    Ceren Ataş

    Aleviliğe ezanlı müdahale – Ceren Ataş

    Mehmet Murat Yıldırım

    Saz, cümbüş ve zurna: Barışın ezgisi Aram Tigran

    Muhsin Dalfidan

    Komisyon : “Kürdün onurunun Türkün gururuyla”  imtihanı

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Aziz Çelik

    6,5 milyonu bekleyen tehlike! Kamu emekçileri toplu pazarlığı

    Akdoğan Özkan

    İsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor

    M. Ender Öndeş

    Başka bir yol yok mu?

    Fehim Taştekin

    Zengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet?

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    KESK’ten hükümetin TİS teklifine tepki: “Bu uzlaşma değil, sefalet dayatmasıdır”

    12 Ağustos 2025

    Mülakat mağduru öğretmenlerden çağrı: “Mülakatlar derhal kaldırılsın”

    12 Ağustos 2025

    DİSK-AR: İşçilerin ücret kaybı 7 ayda 1 trilyona dayandı

    11 Ağustos 2025
    KADIN

    Temmuz ayında en az 28 kadın katledildi: Şiddet yayılıyor, sessizlik büyüyor

    6 Ağustos 2025

    Patriarkayı yık

    22 Haziran 2025

    Kadının İnsan Hakları Derneği, İstanbul Sözleşmesi’ni AİHM’e taşıdı

    3 Mayıs 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.