DİSK-AR, TÜİK’in açıkladığı Temmuz 2016 dönem sonuçlarını değerlendirdi. DİSK-AR, geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 18,9’a ulaştığını geniş tanımlı işsiz sayısının ise 6 milyon 342 bine yükseldiğini açıkladı.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Enstitüsü (DİSK-AR), Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı Temmuz 2016 dönemine ilişkin işsizlik verilerini değerlendirdi.
Raporda, işsizlikte tırmanışın sürdüğü belirtilerek, “Temmuz 2015’te 5 milyon 949 bin olan geniş tanımlı işsiz sayısı Temmuz 2016’da 6 milyon 342 bin oldu” denildi. Raporda, Temmuz’da geniş tanımlı işsizlik oranının yüzde 18,9 olarak gerçekleştiği belirtildi.
TÜİK tarafından açıklanan dar tanımlı genel işsizlik ortanın işgücü piyasalarındaki durumu bütün boyutlarıyla ortaya koyamadığını vurgulayan DİSK-AR, işsizliğin gerçek boyutlarının anlaşılması için alternatif işsizlik verilene ve diğer işsizlik türlerine bakılması gerektiğini söyledi.
Raporda, tarım dışı işsizlik oranının bir önceli yılın aynı ayına göre 1,1 artarak yüzde 13,1’e yükseldiği, kadın işsizliğinin de 1,5 puanlık artışla yüzde 19’a yükseldiği ifade edildi.
Tarım dışı genç işsizliğinin de 1,9 puanlık artışla yüzde 23,8’e yükseldiğini vurgulanan raporda, toplam işsiz sayısının 3 milyon 324 bin olduğu, bu işsizlerin 1 milyon 957 bininin erkeklerden 1 milyon 367 binin ise kadınların oluştuğu belirtildi.
Raporda, genç işsiz sayısının 1 milyon 70 bine yükseldiği vurgulandı. 6 milyon 342 bin olan genişletilmiş işsizlik sayısının beş Avrupa ülkesinin nüfusuna eşit olduğu belirtilen raporda, “2015 OECD verilerine göre Türkiye 15-29 yaş grubunda yüzde 28.8 ile OECD ülkeleri arasında en yüksek NEET oranına sahip” denildi.
İşsizlikle mücadelenin yolu
- “Herkesin çalışması için, herkesin daha az çalışması” ilkesi doğrultusunda haftalık çalışma süresi gelir kaybı olmaksızın 37,5 saate, fazla mesailer için uygulanan yıllık 270 saat sınırı, 90 saate düşürülmelidir.
- Uluslararası çalışma normları doğrultusunda herkese en az bir aylık ücretli yıllık izin hakkı tanınmalıdır.
- İstihdam artışlarında kamunun payı dikkate değerdir. Kamu istihdamının artırılması, kamuda eğreti ve güvencesiz çalışma biçimleri yerine, kadrolu ve güvenceli istihdam artışının sağlanması yaşamsal önemdedir. Kamu girişimciliği ve hizmetleri istihdam yaratacak şekilde ele alınmalı ve kamuda personel açığı derhal kapatılmalıdır.
- Güvencesiz çalışma biçimlerine son verilmeli, tüm taşeron işçilere kadro verilmelidir. Kamu taşeron işçileri kamu işçisi olarak kadroya alınmalıdır.
- Uluslararası Çalışma Örgütü ILO’nun “insana yaraşır iş” yaklaşımı temelinde herkese güvenceli ve nitelikli işler sağlanmalıdır.
- Kiralık işçilik yasası (6715) Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmelidir.
- Sendikal hak ve özgürlüklerin kullanımı güvence altına alınmalı, sendikal barajlar kaldırılmalı, herkesin sendika hakkını özgürce kullanabilmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
- Toplu yararına çalışma programları kapsamında çalıştırılanlar daimi işçi statüsüne geçirilmelidir.
- İş başında eğitim adı altında çırak ve stajyerlerin ucuz işgücü deposu olarak kullanılması uygulamasına son verilmelidir.
- İşsizlik Sigortası Fonunun amaç dışı kullanımına son verilmelidir.
- Kadın istihdamının artırılması ve işsizliğinin azaltılması için işgücü piyasalarındaki cinsiyetçi uygulamalara son verilmeli, ev içi bakım hizmetleri devletin gerek nitelikli, yaygın ve ücretsiz bakım hizmetlerini sağlaması ile kadının üzerinden alınmalıdır.