Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    DEM Partili Celal Fırat: “Alevilerin temsiliyeti ve inanç özgürlüğü ötelenemez”

    26 Ağustos 2025

    Reuters muhabiri Valerie Zink istifa etti: “Ajans İsrail’in saldırılarını meşrulaştırıyor”

    26 Ağustos 2025

    Zeynep Sönmez ABD Açık’ta 2. tura yükseldi

    26 Ağustos 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Bağımsız yaşam: Merhametin değil, adaletin eseri

      24 Ağustos 2025

      Bolu’da siyasi ikbal, sosyal medya ve fenomen belediye başkanı

      22 Ağustos 2025

      Sahip olduğunuz servet bizden çaldıklarınızdır

      17 Ağustos 2025

      Kamuda 8. dönem TİS: Masanın siyaseti, emekçinin gerçeği ve çıkış yolu

      16 Ağustos 2025

      Yangını büyütelim!

      15 Ağustos 2025
    • Seçtiklerimiz

      Kürt – Türk – Türkiyeli

      25 Ağustos 2025

      İsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti

      25 Ağustos 2025

      İran yeniden menzilde

      25 Ağustos 2025

      Şimdi umudu, mücadeleyi örgütlemenin zamanı

      24 Ağustos 2025

      Reel sosyalizmin maddi temelleri: Kolektif kazanımlar ve çelişkili miras

      24 Ağustos 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Bolivya’da sol iktidar sona seriyor: Darbeciler hesap sorabilir

      23 Ağustos 2025

      İsrail’in ‘iç’ mücadelesi gerçekten çıkmazda mı?

      21 Temmuz 2025

      SYKP Eş Genel Başkanı Mertcan Titiz: Kalıcı barış için sürecin seyircisi değil, öznesi olmalıyız

      8 Temmuz 2025

      Yangınların ortasında dayanışmanın motor gücü: Kuryelerin afetle mücadelesi – Mesut Çeki

      2 Temmuz 2025

      Kadir Akın: “Türk sosyalistleri Ermeni sosyalistlerinin varlığını görmezden geldiler, çünkü onlar Ermeniydi.”

      27 Haziran 2025
    • Dosyalar
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Demokratik rektörlük 101: Kaldınız!

    Demokratik rektörlük 101: Kaldınız!

    Siyasi Haber11 Nisan 2021
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Tunahan GÖZLÜGÖL yazdı “…Şimdi de vesayete karşı rektörlük kendi vesayetiyle yayınladığı açıklamada demokrat pozu veriyor. Ancak hadi oradan hocam! O dersten kaldınız.”

    Son süreçte Boğaziçi Üniversitesi’ne yapılan rektörlük atamasıyla hızla ivme kazanan öğrenci hareketinin sarsan konumunu hayatımızda hissettik. Aslında uzun zamandır rektör zaten Cumhurbaşkanlığı tarafından atanmaktaydı. Yani bir rektörün atanması yeni bir uygulama değil. Onu son yıllarda gündem eden yenilik yıllarca atanacak rektör akademi tarafından seçilir (ki bu da burjuva demokrasisinin okuldaki yansımasıydı) ve öyle atanırdı. Son günlerde Boğaziçi ile başlayan ve büyüyen gündem ise üniversitelerin iktidarın mikrokozmu haline getirilmesiydi. Bu atamaların doğrudan iktidarın içinden yapılması bunu kanıtlar nitelikteydi ve antidemokratik silsilenin de başlangıcıydı. Öğrenciler operasyonla gözaltına alınmaya, bakan yardımcılarına kadar hedef gösterilmeye, soruşturma açılmaya başlandı. Kuşkusuz bunlar yeni uygulamalar değil ancak hepsinin silsile oluşturması bunu oldukça gündem eden bir konuma getirdi. Bütün bunlar bizlere rektörlük makamına yerleşen teamülün kayyumluk olduğunu gösterdi ve göstermeye de devam ediyor. Bu noktada bu teamül aslında çok önceden önümüzde açıkça duruyordu. Boğaziçi direnişi buna verilmiş geç bir cevaptır ama en iyi cevap olduğu aşikardır. Öncelikle gündemi biraz değerlendirip ODTÜ’de gerçekleşenleri anlatırken bir kıyaslama olmadığını betimlemek istedim.

     

    Asıl bahsedeceğim noktaya gelecek olursak aslında bahsettiğim kayyumluk teamülü daha evvelinde ODTÜ örneği ile karşımızda dipdiri duruyordu. Örneğin mezuniyet sabahı öğrenciler evlerinden alınmıştı. Alınanlar ayan beyan rektörlüğün kara listesinin ve olası bir “ortalık karıştırma” eyleminin olağan şüphelileriydiler. Elbette kimse oluşan teamülü kabul eder bir konumda değildi. Mezuniyette en önde tek başına yürüyen Verşan’ın ardı sıra dizilen öğrencime dokunma pankartları bunun kanıtıydı. Sonrasında Kavaklık direnişi yaşandı. 5000 polis ile 40-50 öğrenci alandan işkenceyle atıldı. Yetmedi hakkımızda soruşturma ve kovuşturma başlatıldı. Bunu daha önce Onur Yürüyüşü’nde anayasal haklarını kullanan onlarca öğrenci olarak, olmayan bir yasak sebebiyle işkence edilip gözaltına alınırken görmüştük. Mesela bir başka öğrenci düşmanı ve tam da bu noktada iktidarın mikrokozmu olduğunu, Türk Eğitim-Sen’in ODTÜ’de kırım yapacağı iddiasıyla yürüyüş yapacağı öğrenildiğinde 70 kişi tek tek fişlenirken gördük. Bu 70 kişilik listede akademisyenlerden mezunlara, öğrencilerin hangi bölümde olduğuna kadar yer verilmişti. Ancak bunlar faşist bir düzen içerisinde bildiğimiz şeyler. Bana asıl sınıfta kaldınız dedirten şey, açılan soruşturmalar. Bundan sonra kuracağım cümlelerdeki bilgiler asla hayal ürünü değildir. Bizzat Verşan tarafından yapılmış kayyum uygulamalarıdır ancak oldukça da komiktir. 

    Öncelikle bir dönem açılışında kayyum Verşan’ı protesto etmek için açılışın yapılacağı salona gittik. Açılış, protesto edecek bilindik (fişlenmiş) öğrenciler ciddi güvenlik açığı (!) olarak görüldüğü için iptal edildi. Bu sırada “Kimse Seni Sevmiyor” pankartı açıldı. Bu ayrıntı çok önemli. Aklınızda tutun. Daha sonrasında sahte açılışa karşılık öğrenciler açılışın kendisine davet edildi. Kalabalık bir şekilde fizik çimlerine geçilerek öğrenciler halaylarla (burası da önemli unutmayınız) açılışını yaptı. Açılış sonrası gelelim asıl konuya. Salonda güvenlik açığı (!) olarak görülen öğrenciler tek tek tespit edildi ve haklarında soruşturma açıldı. Gel gelelim sizlere unutmayın dediğim ayrıntıların oluşturduğu komediye. Bizlere iletilen tebligatta sayılan suçlar arasında “halay çekmek” ve “kimse seni sevmiyor” pankartı açmak vardı. Halay çektiğimiz ve bir şahsa onu sevmediğimiz için soruşturma açılmıştı. Hoş akademi yürürken öğrencime dokunma pankartları önünde yapayalnız yürürken ve hatta açılış konuşması yapacak cesareti kendinde bulamamışken sevilmediğini kabullenmemiş bir şahsa onu sevmediğimizi söylerken bir karşılık beklemiyorduk ancak bu yüzden de soruşturma açmazsın be hocam! Daha sonrasında soruşturmalar git gide öğrencilere doğrultulan bir silah haline geldi. Bu noktada biraz şahs-ı kadim ile aramızda dönen paslaşmaları anlatacağım. Bakmayın böyle esprili bir dil ile anlattığıma. Konuya bahis olan paslaşmalar benim şahsıma dönük kişisel husumetini disiplin soruşturmalarına döküyor. Soruşturma sürecinin şahsıma doğrultulmuş bir silah olmaya başlaması rektörlük atamaları sonrası yazdığım yazıdan aldığım kınama cezasıyla başladı aslında. Daha önce de defalarca soruşturma yedim; hem de anayasaya aykırı suçlamalardan. Ancak konuya bahis paslaşmalar bu soruşturma ile başladı yani rektörlüğün soruşturmaları silah niyetine kullanması yeni değil. Rektörlük atamalarını eleştirdiğim “Rektörünüzü Nasıl Bilirdiniz?” yazımdan dolayı hakkımda soruşturma açıldı. Soruşturmaya konu olan maddede okul içinde yapılan eylemlerle karakter zedelemek vardı ancak yazının okul ile tek bağlantısı ODTÜ hakkında olmasıydı. Yani bu yazı hakkında YÖK disiplinince hakkımda soruşturma açılamaz. Oldukça emindim bundan ancak daha sonra kınama cezası verildiğini öğrendim. İşin asıl alengirli tarafı ise savunmamı alan hocanın yolladığı dosya geri dönüyor ve cezayı İİBF dekanı Ramazan Sarı veriyor. Yani bu şu demek oluyor. Dosyada muhtemelen beğenilmeyen bir rapor vardı -ki savunmamı alan hoca bir hukuk profesörü-. Tahminimce ve olması gerektiği gibi savunmamı alan hoca hakkımda ceza vermedi ve dosya geri dönerek dekan tarafından ceza verildi. Bunun sonrasında bunu eleştirdiğim sosyal medya paylaşımımdan dolayı soruşturma yedim ve bahsettiğim paslaşma bununla başladı. Stalker Verşan Kök artık onun hakkında attığım her tweet’e soruşturma açar oldu. Son birkaç ayda bu yüzden 3 soruşturma yedim. Şimdi de vesayete karşı rektörlük kendi vesayetiyle yayınladığı açıklamada demokrat pozu veriyor. Ancak hadi oradan hocam! O dersten kaldınız.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Bağımsız yaşam: Merhametin değil, adaletin eseri

    24 Ağustos 2025

    Bolu’da siyasi ikbal, sosyal medya ve fenomen belediye başkanı

    22 Ağustos 2025

    Sahip olduğunuz servet bizden çaldıklarınızdır

    17 Ağustos 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Elif Gamze Bozo

    Bağımsız yaşam: Merhametin değil, adaletin eseri

    Sinan Cantürk

    Bolu’da siyasi ikbal, sosyal medya ve fenomen belediye başkanı

    Furkan Ege

    Sahip olduğunuz servet bizden çaldıklarınızdır

    Özlem Tolu

    Kamuda 8. dönem TİS: Masanın siyaseti, emekçinin gerçeği ve çıkış yolu

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Kemal Vuraldoğan

    Kürt – Türk – Türkiyeli

    Fehim Taştekin

    İsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti

    Akdoğan Özkan

    İran yeniden menzilde

    Siyasi Haber

    Şimdi umudu, mücadeleyi örgütlemenin zamanı

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    DEM Parti’li Altın: Mevsimlik tarım işçisi kadınların güvencesizliği sona ermeli

    22 Ağustos 2025

    BM: Küresel ısınma 2,4 milyar işçiyi tehdit ediyor, hızlı önlem şart

    22 Ağustos 2025

    TÜMTİS: Platform Turizm 500 çalışanın maaşını ödemedi

    22 Ağustos 2025
    KADIN

    Temmuz ayında en az 28 kadın katledildi: Şiddet yayılıyor, sessizlik büyüyor

    6 Ağustos 2025

    Patriarkayı yık

    22 Haziran 2025

    Kadının İnsan Hakları Derneği, İstanbul Sözleşmesi’ni AİHM’e taşıdı

    3 Mayıs 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.