Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in zorunlu eğitim süresini 12 yılın altına düşürme yönündeki açıklamaları, eğitim camiasında tartışma yarattı. CHP eski milletvekili ve Eğitim Sen’in kurucu genel başkanı Yıldırım Kaya, bu girişimi Cumhuriyet’in eğitim devrimlerine meydan okuma olarak değerlendirdi. Kaya’ya göre söz konusu değişiklik, teknik bir düzenleme değil, ideolojik bir tercihi temsil ediyor.
Kaya yaptığı yazılı açıklamada, zorunlu eğitimin kısaltılmasının laik, bilimsel ve kamusal eğitimi tasfiye etme amacını taşıdığını belirtti.
“Bu adım Cumhuriyet’in eğitim anlayışından bilinçli bir kopuştur. Eğitim, ulusal bağımsızlığın ve toplumsal aydınlanmanın temelidir. Zorunlu eğitimin kısaltılması, çocukları ucuz işgücüne sürmek, kız çocuklarını okuldan koparmak ve yoksul halkın çocuklarını kaderine terk etmektir,” ifadelerini kullandı.
“Verimlilik” ya da “kamuoyu talebi” söylemlerinin bu politikayı gizlemek için kullanıldığını belirten Kaya, asıl hedefin laik ve bilimsel eğitimin niteliğini törpülemek olduğunu söyledi.
Kaya, Bakanlığın yürürlüğe koyduğu “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”nin de bu anlayışın bir parçası olduğunu ifade ederek şu değerlendirmeyi yaptı, “Bu model, sorgulayan bireyi değil, itaat kültürünü beslemeyi amaçlıyor. Yapılan değişiklikler reform değil, ideolojik bir tasfiye programıdır. Tevhid-i Tedrisat Devrimi’ne karşı planlı bir saldırı söz konusudur.”
Laiklik ve kamusal eğitimin zayıflaması hâlinde özgür düşüncenin yok olacağına dikkat çeken Kaya, toplumun tüm kesimlerine çağrıda bulunarak şöyle konuştu, “Sessizlik seçeneğimiz yoktur. Eğitim emekçileri, veliler, sendikalar, üniversiteler ve yurttaşlar bu gidişata karşı ortak bir irade ortaya koymak zorundadır. Kamusal, laik ve nitelikli eğitim talebi bir hak olduğu kadar ertelenemez bir sorumluluktur.”
Kaya açıklamasını, “Türkiye’nin ilerici birikimi, eğitim devrimlerine sahip çıkacaktır,” sözleriyle tamamladı.