Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    EPDK’nın yeni düzenlemesiyle milyonlarca haneye gizli zam-Elektrik Mühendisleri Odası: “Halk piyasa dalgalarına terk ediliyor”

    1 Kasım 2025

    Osmaniye’de köylülerden taş ocağına karşı traktörlü direniş

    1 Kasım 2025

    DEM Parti heyeti 3 Kasım’da İmralı’ya gidecek

    1 Kasım 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Cumhuriyetin kurucu İdealleri ve ötekileri

      30 Ekim 2025

      Bakımın görünmeyen yükü: Engelli kadınlar ve kız çocuklarının onurlu yaşama hakkı

      29 Ekim 2025

      Ankara’nın vesayeti ve Kıbrıs halkının iradesi

      26 Ekim 2025

      Siyasetin simülasyonu ve kimliğin krizi

      24 Ekim 2025

      Avrupa için göçmenler yük mü?

      23 Ekim 2025
    • Seçtiklerimiz

      Motokuryelerin ekim isyanı

      28 Ekim 2025

      İstikrarsızlık üreten istikrar programı

      26 Ekim 2025

      ESMA’nın hatırlattıkları

      26 Ekim 2025

      İki devrimci müze soygunu: Kolombiya ve İrlanda

      24 Ekim 2025

      TBMM komisyonu, neden ekoloji örgütlerini dinlemedi?

      20 Ekim 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Ali Coşkun: İşçi sınıfı üretimden gelen gücüyle toplumsal barışın en güçlü dayanağıdır

      29 Ekim 2025

      Altan Açıkdilli: “Canımı çekiştiriyor yine canım”

      28 Ekim 2025

      DSİP’ten Şenol Karakaş: Ne barış süreci demokrasinin gelişmesine ne de demokratik adımlar barış sürecinin nihayete ulaşmasına ertelenebilir

      27 Ekim 2025

      Ilan Pappe: Filistinliler hâlâ etnik temizlik ve soykırımla karşı karşıya

      16 Ekim 2025

      ‘Kadıköy Kültür Evi hem nefes aldığımız hem de birlikte söz kurduğumuz bir yer’

      10 Ekim 2025
    • Dosyalar
      • “Süreç” ve Sol
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Çevre Mühendisleri Odası’ndan İstanbul ‘ekolojik yıkım’ raporu

    Çevre Mühendisleri Odası’ndan İstanbul ‘ekolojik yıkım’ raporu

    Siyasi Haber10 Temmuz 2019
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    İstanbul’un yaşadığı ekolojik yıkım çevre mühendislerinin hazırladığı raporla bir kez daha gözler önüne serildi. Kent, su, hava ve toprak kirliliği yanında asbest ve iklim krizinin pençesinde adeta can çekişiyor

    Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nin VI.`sını düzenlediğimiz Ekolojik Yıkımla Mücadele Haftası kapsamında yayınladığı İstanbul Çevre Durum Raporu’nda kentin hava, su, toprak ve gürültü kirliliği karnesini çıkarıldı.


    Raporda bunun yanında İstanbul’un atık yönetimi altyapı sorunları, asbest riski ve İstanbul’da iklim krizi konularına da yer verildi. Raporda kenti yok eden çevre kirliliği madde madde şöyle özetlendi:


     


    Hava kirliliği:

    Hava kirliliği parametreleri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Ülke genelinde 55 milyonun üzerinde ağaç yok edildi. Nüfusun yarısı kirli hava soluyor. İstanbul’daki dev inşaat projeleri yüzünden halk zehir soluyor, kanser vakalarındaki artış kaçınılmaz. İstanbul’un ana sorunlarından olan hava kirliliğine karşı kesin bir mücadele başlatılması ve bu hususta planlamalar yapılmalıdır. Hava kirliliğinin azaltılması için; Orman alanlarının tahribatının bir an önce durdurularak, orman alanı vasfını kaybetmiş alanların yeniden ormanlaştırılması.


    Su ve atık su:

    İstanbul 2030 yılı itibarıyla kötüleşip, su kıtlığı yaşayabilir. İstanbul’un içme suyu açısından en önemli konu, su havzalarının korunması ve sağlıklı kalmasıdır. Son yıllarda yapılan ve yapılmak istenilen mega projelerle kenti besleyen içme suyu kaynakları yerle bir edilecektir. Marmara Denizi’nde biyoçeşitlilik yok oluyor. Geçtiğimiz sene 1 milyar 223 milyon 815 bin m³ atık suyun %65 gibi çok büyük bir kısmı, sadece fiziksel arıtma kullanılarak alıcı ortama deşarj edildi. İSu yönetimi politikalarında değişiklikler olmalı ve Üniversiteler, Meslek odaları vb. taraflarla çalışmalar yürütülmeli.


    Toprak kirliliği:

    Planlı bir kentleşme yapılarak verimli toprakların kara yollarına, apartmanlara, havaalanlarına, alışveriş merkezlerine, sanayi alanlarına ve tesislere dönüştürülmesinin önüne geçilmelidir. Endüstriyel faaliyetlerden çıkan tehlikeli atıklar, vahşi depolanan evsel atıklar, işletmelerden çıkan atık suların gelişigüzel olarak toprağa verilmesi, az miktarda olan tarım arazilerinde yapay gübre kullanımı, endüstriden oluşan atıkların gelişigüzel bir şekilde toprağa gömülmesi ve arıtılmamış kirli suların tarım arazisinde kullanılmasının önüne geçilmeli.


    Gürültü kirliliği:

    Gürültünün en yoğun olduğu bölgeler Tem otoyolu ve E-5 gibi işlek noktalar gibi görünse de kentsel dönüşüm sürecinde yıkım ve inşa faaliyetleri nedeniyle yerleşim bölgelerinde de gürültü yüksek düzeyde. İstanbul’da gürültü kirliliği öncelik kazanmalı ve çıkarılacak gürültü haritalarıyla beraber güncel çözümler masaya yatırılmalıdır.


    Asbest risk yönetimi:

    Sağlığımız için büyük tehdit oluşturabilecek maddelerden olan asbest, göz ardı edilen tehlikelerden biri. Özellikle eski binalarda asbest oranı oldukça yüksek. Kentsel dönüşümün hayatımızın bir parçası haline geldiği İstanbul’da, yıkımı yapılacak olan her bina için asbest kontrolü de bir zorunluluk olmalı. Molozları saha da bırakılmış olan Kirazlıtepe’de gerçekleştirilen ölçümler asbest kontrolünün yıkım öncesi yapılmadığını kanıtlar nitelikteydi. Asbest olan binaların yıkımı kontrollü olarak yapılmalı.


    İstanbul sıfır atığa hazır mı?:

    Atık kompozisyonumuz derhal belirlenmeli ve bu doğrultuda atık toplama sistemimiz ve atık yönetim planlaması yeniden düzenlemelidir. Sıfır atık uygulaması sadece seminerlerle değil, düzgün bir planlama ile gerçekleştirilebilir.


    Türkiye’de ekolojik yıkımın ortaya konulduğu Rapor’un yayımlanması dolayısıyla bir açıklama yapan Çevre Mühendisleri Odası, küresel iklim değişikliğinin yarattığı ekolojik yıkımın ulaştığı aşamanın dünya literatüründe küresel iklim krizi olarak adlandırıldığına ve gezegenimizdeki canlıların altıncı toplu yok oluşa doğru hızla ilerlediği ifade ediliyor.


    Almanya Komisyonu Hollanda Çevre Değerlendirme Ajansı`nın 2018 yılı raporuna göre Türkiye’nin CO2 salınımı açısından dünyayı en çok kirleten ülkeler içerisinde 18. Sırada yer aldığına işaret edilen açıklmada, Türkiye`nin yaşanan ekolojik yıkım içerisindeki payının oldukça yüksek olduğunun altı çiziliyor.


    Açıklamada Global Footprint Network`ün (Küresel Ayakizi Ağı) belirlediği "Dünya Limit Aşımı Günü"nün, insanlığın doğa üzerindeki yıllık talebinin, dünyanın bir yılda sağlayabileceği kapasiteyi aştığı gün olarak tanımlandığı belirtilerek, 2018 yılında bu limitin 1 Ağustos itibariyle aşıldığı, tüm dünya Türkiye gibi yaşasaydı bu tarihin 11 Temmuz olacağının altı çiziliyor.


    Türkiye ekolojik yıkım yaratan faaliyetlerde dünya ortalamasının bir hayli ilerisinde olduğu ifade edilen açıklamada, “2019 yılı için Türkiye`nin doğal varlıklarının kontrolsüz ve plansız bir şekilde tüketimi dünya genelindeki kötüye gidişten daha hızlı oldu. Ekonomik kriz ve sanayideki daralmaya rağmen, dünya için 29 Temmuz olan Limit Aşım Günü, Türkiye için bu yıl 27 Haziran`da geçildi. Türkiye`nin 2 dünya ile mukayesesi ve biyokapasite açığını inceleyen WWF`in iki tablosu sorunun ciddiyetini ifade ediyor.


    Yalnızca biyoçeşitlilik bağlamında bakıldığında dahi coğrafyamızın ciddi zenginlikleri yitirdiğini görebiliyoruz. 'OECD Çevresel Performans İncelemeleri Türkiye 2019' başlıklı raporda 3 Türkiye`nin dünya genelinde nesli tükenmekte olan canlı türlerine OECD ortalamasının oldukça altında bir oranla ev sahipliği yaptığı görülebiliyor.


    Bu oranın omurgasızlar ve sürüngenlerdeki düşüklüğünün yanı sıra, coğrafyanın önemli bir kuş göç yolu olmasına rağmen, nesli tehlikedeki kuş popülasyonunun da OECD ortalamasının altında olması ayrıca endişe vericidir. Türkiye 2019 yılı itibari ile Kişi başına yenilenebilir su kaynaklarına sahip olma konusunda; su kıtlığına doğru ilerleyen, su stresi yaşayan bir ülke konumunda bulunmayı sürdürüyor.” deniyor.


     

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Osmaniye’de köylülerden taş ocağına karşı traktörlü direniş

    1 Kasım 2025

    Mezopotamya Su Forumu: Suyun adaleti, halkların barışıdır

    28 Ekim 2025

    İklim mücadelesi, çevresel ırkçılıkla mücadeleyi de kapsamalıdır 

    26 Ekim 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Toros Korkmaz

    Cumhuriyetin kurucu İdealleri ve ötekileri

    Siyasi Haber

    Bakımın görünmeyen yükü: Engelli kadınlar ve kız çocuklarının onurlu yaşama hakkı

    Coşkun Özdemir

    Ankara’nın vesayeti ve Kıbrıs halkının iradesi

    Ercan Jan Aktaş

    Siyasetin simülasyonu ve kimliğin krizi

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Mesut Çeki

    Motokuryelerin ekim isyanı

    Ümit Akçay

    İstikrarsızlık üreten istikrar programı

    Kadir Akın

    ESMA’nın hatırlattıkları

    Siyasi Haber

    İki devrimci müze soygunu: Kolombiya ve İrlanda

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Osmaniye’de köylülerden taş ocağına karşı traktörlü direniş

    1 Kasım 2025

    SGK Başkanı Kaya: Emekliler çok yaşadığı için kuruma yük oluyor 

    31 Ekim 2025

    Ali Coşkun: İşçi sınıfı üretimden gelen gücüyle toplumsal barışın en güçlü dayanağıdır

    29 Ekim 2025
    KADIN

    Letonya İstanbul Sözleşmesi’nden çekiliyor: Kadınlar sokaklarda

    31 Ekim 2025

    EŞİK’ten BM bakım raporunun Türkçe çevirisi: “Bakım, toplumsal eşitliğin temelidir”

    29 Ekim 2025

    Kadınlar ve LGBTİ+’lar 11. Yargı Paketi’ne karşı ayakta: “Kazanımlarımızı geri vermeyeceğiz”

    29 Ekim 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.