KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Cemil Bayık, “İmamoğlu, İstanbul seçimlerini yeniden kazanırsa Türkiye’de gerçekten yeni bir siyasal süreç başlar. AKP’nin 17 yıllık iktidarı son bulur” dedi.
KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Cemil Bayık, 23 Haziran İstanbul seçimine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Hollandalı gazeteci Frederike Geerdink’in Cemil Bayık’la yaptığı söyleşi Vrij Nederland, Patreon ve Fırat Haber Ajansı’nda (ANF) yayımlandı. Yeni Özgür Politika gazetesi de Bayık’ın açıklamalarını “İmamoğlu kazanırsa yeni bir siyasal süreç başlar” başlığıyla bugünkü (22 Haziran) manşetine taşıdı.
“Türkiye’de yeni bir siyasal süreç başlar”
Cemil Bayık’ın İstanbul seçimi eksenli açıklamaları şöyle:
''Sayın İmamoğlu’nun İstanbul seçimlerini kazanması Türkiye’de siyasi açıdan çok büyük değişiklikler getirir. İstanbul’u tek başına bir şehir olarak düşünmemek lazım. Eğer bu yenilenen seçimde İmamoğlu bir daha kazanırsa bu Ankara, İzmir, Mersin, Adana, Antalya ve Hatay gibi çok büyük şehirlerle düşünüldüğünde Türkiye’nin siyasi tercihinin köklü değiştiğini ortaya koyar. Çünkü Türkiye’nin siyasal, sosyal, kültürel, ekonomik yaşamanın belirleyici alanları burasıdır. Türkiye’de buraları kaybetmiş bir iktidar yönetim kabiliyetini kaybetmiş, yönetim meşruiyetini kaybetmiş olur. Bu açıdan İstanbul seçimlerini kaybettiğinde AKP iktidarı gerçekten de düşmüş olacaktır. Aslında 31 Mart seçimlerinde düşmüştü. 7 Haziran seçimlerinde de düşmüştü. Bu alanları kaybedenler, bu alanlarda ikinciye düşenler, muhalefete düşmüş olurlar. Bu açıdan İmamoğlu, İstanbul seçimlerini yeniden kazanırsa Türkiye’de gerçekten yeni bir siyasal süreç başlar. AKP’nin 17 yıllık iktidarı son bulur. Bu kesin böyledir. İstanbul seçimlerini kaybetmezse, hileyle, şuyla buyla İstanbul seçimlerini alırsa, bunu dünyaya kabul ettirirse o zaman, ben iktidardayım diyecektir. O zaman Ankara’yı, İzmir’i veya diğer şehirleri kaybetmesi köklü bir siyasal değişiklik ortaya çıkarmış olmayacaktır. Bu şehirler eğer İstanbul’la birlikte alınırsa köklü değişikler ortaya çıkar. İstanbul çok önemlidir. Kuşkusuz sadece İstanbul’u almak o iktidarı güçlü hale getirmez ama AKP iktidarı gibi 17 y��ldır iktidarda olan, devlet imkânlarını elinde bulunduran bir parti İstanbul’u da aldığını söylerse kendini bir dönem daha ayakta tutabilir. İstanbul seçimlerinin böyle bir önemi var.''
“Demokratikleşmenin önü açılır”
''Şunu söyleyebiliriz; İstanbul seçimlerini AKP kaybederse bu MHP’nin de kaybetmesi olur. Aslında Türkiye’de demokratikleşmenin önü açılır. Her ne kadar CHP böyle bir karakterde değilse, klasik devlet anlayışının var olduğu bir parti olsa bile artık eski CHP geleneğini tümden sürdüremez. Çünkü bu sonucu demokrasi güçlerinin mücadelesiyle almıştır. Demokrasi güçlerinin mücadelesiyle Erdoğan, AKP-MHP iktidardan düşürülmüştür. Bu açıdan CHP’deki ulusalcı kesimler ne kadar dirense de Türkiye’de demokratikleşmenin önü açılacaktır. Biz İstanbul seçimlerini AKP’nin kaybetmesinin böyle bir sonuç getireceğini düşünüyoruz. İmamoğlu’nun kişiliğinden bağımsız bir biçimde Türkiye’de yeni bir dönem başlatacaktır.''
“Seçimle gitmeyi kabullenmiyor”
''Erdoğan iktidarı İstanbul seçimlerinde kaybetmeyi kabul etmedi. Bu aslında AKP iktidarının yaklaşımını gösteriyor. AKP’nin seçimle iktidardan gidecek bir parti olmadığı ortaya çıkmıştır. Demokrat değildir, seçimle gelmiş seçimle gidecek bir karaktere sahip değildir. Erdoğan seçimlere girdikten sonra seçimleri kendi iktidarına meşruiyet kazandırma aracı olarak görmüştür. Toplumun tercihinin yansıyacağı bir araç değil, sadece kendisine meşruiyet kazandıracak bir araç olarak ele almıştır. Bunu da neyle yapacak, devlet imkânlarıyla, hilelerle yapacak. Sürekli seçimleri kazandığını gösterip kendini ayakta tutacak. Günümüz dünyasında artık diktatörler bile bir siyasal meşruiyet arıyorlar. Siyasal meşruiyet bulmadan günümüzde gerçekten iktidarların ömrünü sürdürmesi kolay değil. Çünkü halkların zamanı gelmiştir, halklar devreye girmiştir. Halklar artık otoriter rejimleri ve diktatörlükleri kabul etmiyor. Dünya da bunu kabul etmiyor. Bu açıdan AKP iktidarında görüldüğü gibi otoriter rejimler seçimleri günümüzde kendilerine meşruiyet aracı haline getiriyorlar. Bunun için de her yol ve yöntemi deniyorlar. Erdoğan daha önceki seçimlerde hile ve oyunlarla iktidarını ayakta tuttu. Bu seçimlerde bütün çabasına rağmen İstanbul’u kaybetti. Baktı ki sadece İstanbul seçimlerini kaybetmemiş, Türkiye’nin bütün büyük şehirlerinde seçimleri kaybetmiş. Bu yönüyle de iktidardan düşmüştür. Bu durumdan çıkmak için İstanbul’u yeniden alma ihtiyacı gereği duydular. Bunun için YSK eliyle seçimleri iptal ettirdiler. Böylece AKP iktidarının gerçeği ortaya çıktı.''
(Sendikaorg)