Gayri resmi rakamlara göre yüzde 51 Evet, yüzde 49 Hayır çıkmış durumda. Bu oran referanduma gidilen koşullar göz önünde bulundurulduğunda, ‘Evet’ açısından hezimettir. ‘Hayır’ diyenler çok zor koşullarda girilen bu seçimde yılgınlığa düşmeden mücadele etmiş, Erdoğan’a bir sınır çizmiştir. Açıklanan sonuç, hükümsüzdür, gayrimeşrudur.
AHMET SAYMADİ
Bugün gerçekleşen anayasa değişikliği referandumunun gayri resmi sonuçları an itibariyle açıklandı. Gayri resmi rakamlara göre yüzde 51 Evet, yüzde 49 Hayır çıkmış durumda. Bu oran referanduma gidilen koşullar göz önünde bulundurulduğunda, ‘Evet’ açısından hezimettir. Türkiye halkları eşitliğe, özgürlüğe, demokrasiye ve cumhuriyete büyük bir kredi açmış, AKP’ye ve saraya ‘Dur’ demiştir. Ancak seçim sonuçları manipüle edilmiş, hülleyle ‘Evet’ galip gösterilmiştir.
‘Hayır’ diyenler çok zor koşullarda girilen bu seçimde yılgınlığa düşmeden mücadele etmiş, Erdoğan’a bir sınır çizmiştir. Ancak AKP, devlet gücüyle, polis zoruyla, baskıyla daha YSK resmi açıklama yapmadan, seçim sonucunu oldu bittiye getirerek, ‘Evet’i galip göstermiştir.
Bu sonuç 7 Haziran sonuçlarını hatırlatsa da anlamı 7 Haziran’dan daha büyüktür. 7 Haziran’da AKP oyları 40.9’a düşse de MHP oyları yükselmiş yüzde 16.3 olmuştur, bu toplam yüzde 57.3’e tekabül etmektedir. Buna ‘Evet’ diyeceğini açıklayan Büyük Birlik Partisi’ni de ekleyince oran, yüzde 58’e tekabül etmektedir. Bugün ise, ülkede çok önemli bir değişiklik anlamına gelen Başkanlık rejimini desteklemek halk tarafından mahkum edilmiştir. ‘Evet’çilerin 7 Haziran’da yüzde 58 olan oranı, yüzde 51’e gerilemiştir. Bu sonuç AKP, MHP ve BBP partisi içerisinde büyük sonuçlar yaratacaktır. Üç parti de toplumdan güven oyu alamamıştır. AKP tarafından ilan edilen ‘evet’ sonucu, gerçekliği yansıtmamaktır.
Diğer taraftan pozitif kampanyası ve aktif çalışmasıyla CHP’nin toplumdaki itibarı artmıştır. HDP’nin eş başkanları, milletvekilleri, belediye başkanları ve binlerce üyesi tutuklu olmasına rağmen iyi bir performans göstermiştir. Ortaya çıkan ‘Evet’ sonucu her iki partiye olan güveni perçinlemiştir. Saadet Partisi ise AKP’nin bütün hegemonyasına rağmen mütedeyyin kesimlerde siyaset yapma kanallarını yeniden açmıştır.
Hayır kampanyasıyla birlikte, Demokrasi İçin Birlik (DİB), Demokratik İtiraz Hareketi (DİH), Hak ve Adalet Platformu siyaset sahnesindeki yerini almış rüştünü ispatlamıştır. Bu yarı bağımlı ve bağımsız girişimlerin Hayır kampanyasında payı büyüktür. Gezi Direnişi’nin ardından başlayan park forumlarının devamı niteliğinde olan sosyalist örgütlerin de desteklediği ‘Hayır Meclisleri’ bir örgütlenme ve mücadele zemini olarak kalıcılaştığını ispatlamıştır.
Her ne kadar ‘Evet’ sonucu ilan edilse de seçimin kazananı ‘Hayır’dır. YSK’nın son dakika ilan ettiği mühürsüz pusulaların geçerli sayılacağına dair karar, açık bir şekilde seçimi hükümsüz kılmıştır. Birçok yerde CHP ve HDP müşahitleri sandıklardan uzaklaştırılmıştır. YSK’nın önünü polis kapatmıştır. YSK siyasi partilere bir süre seçim sonuçlarını aktarmayı durdurmuştur. HDP’nin sandık başkanlıkları iptal edilmiştir. Bütün basınca, OHAL koşullarına rağmen AKP’nin aldığı sonuç hezimettir. AKP’nin ilan ettiği sonuç bir pirus zaferinden başka bir şey değildir. 2,5 milyon oy şaibelidir. Türkiye nüfusunun ağırlıklı bir bölümüne ev sahipliği yapan; İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Mersin, Eskişehir, Denizli, Hatay, Manisa, Diyarbakır, Mardin, Muğla, Batman, Van, Edirne, Tekirdağ gibi şehirlerde Hayır öndedir. Bu bile açıklanan sonucun gerçekliğine şüpheli kılmaktadır. Oy pusulaları, bir yönlendirme pusulası gibidir. ‘Evet’ beyaz, ‘Hayır’ kahverengidir. Anadolu Ajansı, daha Tv kanalları yayına başladığında ‘Evet’i yüzde 68’lerden başlatmış, kontrollü bir şekilde gerileterek 51’e sabitlemiştir.
Yılgınlığa düşmeden, ‘Hayır’ın hakkını vermek gerekir. ‘Hayır’ı ortaya çıkaran dinamikler ve sebepler ilk elden şöyle sıralanabilir:
1.AKP, kendi yarattığı korku iklimi tarafından vurulmuştur. Her kampanyasını kamuoyu anketlerine göre belirleyen AKP, bu sefer bu kamuoyu yoklamalarından gerçek sonuçları alamamıştır. AKP’yle birlikte anket şirketleri de kaybetmiştir.
2. AKP seçimlerde sıkça kullandığı toplumu kutuplaştırma meselesini bu seçimde çok abartmıştır. ‘Hayır diyenler vatan hainidir, teröristtir’ söylemi, olumsuz bir etki yaratmıştır.
3. ‘Hayır’ söylemine hiç alan bırakılmaması, eşitsizliğin bu denli yüksek olması geri tepmiştir. ‘Evet’ kampanyasının bütçesinin yüksekliği, kampanyanın büyüklüğü halkta soru işaretleri yaratmıştır.
4. Kamu kaynaklarının ‘Evet’ için kullanılması, devlet dairelerinin, belediyelerin, hatta toplu taşıma araçlarının bile ‘Evet’ için kullanılması, halkın ödediği verginin bu denli çarçur edilmesi rahatsızlık yaratmıştır.
5. Cumhurbaşkanı danışmanlarının, AKP milletvekillerinin, yandaş yazarların, ‘Yeni bir devlet kuracağız’ söylemi, Atatürk karşıtı söylemi, Atatürk’ün kurduğu cumhuriyetin yıkılacağı, Erdoğan’ın başkanlık rejiminin kurulacağı söylemi tepki toplamıştır.
6. AKP’nin söylem itibariyle farklı dönemlerde farklı şeyleri söylemesi hafızalarda yer etmese de iki ay gibi kısa bir kampanya sürecinde birbirine zıt açıklamalar yapılması, ‘Evet’ kampanyasının inandırıcılığı zedelemiştir.
7. AKP’nin yapılacak olan anayasa değişikliğini ellerindeki sınırsız imkanlara rağmen anlatmaması, muhaliflere karşı saldırgan tutumu olumsuz bir etki yaratmıştır. AKP’nin rakiplerinin hataları üzerinden yapmayı planladığı kampanya da, ‘Hayır’ cephesinin sorumlu tavrı sayesinde boşa düşmüştür.
8. MHP’nin ‘Evet’ dese de sokakta faaliyet yürütmemesi, Akşener ve diğer ihraç edilen MHP’lilerin iyi çalışması, Devlet Bahçeli’nin referanduma iki gün kala ‘eyalet’ çıkışı, Kerkük’e Kürdistan bayrağı çekilmesi, Barzani hükümetiyle AKP’nin iyi ilişkileri milliyetçi tabanı ‘Evet’ tercihinden uzaklaştırmıştır. MHP’nin kararı sokakta boşa düşmüştür.
9. ‘Hayır diyenlerin karıları, kızları bize helaldir, ganimettir’ gibi söylemler ve bu söylemlerin AKtrol hesaplar tarafından savunulması büyük tepki yaratmıştır.
10. ‘Hayır’ diyenlerin bütün sükûnetine rağmen, ‘Evet’ diyenlerin saldırgan tutumu, devlet şiddetinin ‘Hayır’ kampanyasını bastırmaya çalışması, tehditler ve baskılar geri tepmiştir.
11. Hayır kampanyasının kısıtlı imkanlara rağmen yaratıcılığı, dinamikliği, büyük bir emekle yürütülmesi, şarkıları, direngenliği, sıcaklığı olumlu bir etki yaratmıştır. Hayır’ın sosyal medyayı iyi kullanması, sadece anayasa değişikliği paketini anlatmaya çalışması kampanyanın inandırıcılığını olumlu etkilemiştir.
Ancak, AKP’nin hem referandum sürecinde savurduğu tehditler hem de 7 Haziran’dan 1 Kasım’a giderken yarattığı şiddet ortamı, ‘Hayır’ı sonucu çıksa bile kabul etmeyeceğinin işaretlerini vermiştir. Nihayetinde de, ‘Hayır’ sonucunu kabul etmemiştir. Dayatılan bu şaibeli ‘Evet’i kabul etmemeliyiz. İlan edilen sonuç, itirazlarla, değiştirilebilir. Seçim iptal bile edilebilir. ‘Hayır’a can veren dinamiklerin, verdikleri mücadeleye sahip çıkması, yılgınlığa düşmemesi gerekir. AKP hangi sonucu ilan ederse etsin, ‘Hayır’ diyenlerin ortaya koyduğu iradeye sahip çıkması, mücadeleyi büyütmesi şarttır.
.