Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    CHP Kurultay Davasında gergin duruşma: Özel’in görevden alınması talep edildi

    15 Eylül 2025

    Akbelen’de zeytinlik kesimine tepki: 4 köylü gözaltında

    15 Eylül 2025

    Omsa Metal Direnişçisi İşçiler Fabrikayı İşgal etti

    15 Eylül 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Dilin Gücü: “Engelli” mi, “özel gereksinimli” mi?

      15 Eylül 2025

      Erken seçim, hemen şimdi!

      14 Eylül 2025

      Tek yol birlikte mücadele

      13 Eylül 2025

      Çıkış Yolu: Emek, Özgürlük, Demokrasi Cephesi

      11 Eylül 2025

      Sessiz Çığlık: Engelli Sokak Hayvanları ve Hukukun Görülmeyen Noktası

      10 Eylül 2025
    • Seçtiklerimiz

      Güney Kore ‘mucizesi’nin karanlık yüzü: Otoriter kalkınma

      14 Eylül 2025

      Geç faşizmin hızı, yeni konjonktür ve sosyalist strateji

      9 Eylül 2025

      Kilitlenmiş düzen: Hindistan örneğiyle yol gösterici planlamanın sınırları

      7 Eylül 2025

      Ertuğrul Kürkçü: “Bu bir onur isyanıdır”

      7 Eylül 2025

      Sürekli darbe rejiminde yeni bir gün

      4 Eylül 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Özgürlükçü Gençlik: Gençliğin sürece dahil olması tercih değil zorunluluktur

      15 Eylül 2025

      Gençlik Devirecek: Gençler, barışın seyircisi değil, doğrudan öznesi olmalıdır

      14 Eylül 2025

      SGDF: Gençliğin ve Kürt Halkının Talepleri Buluşturulmalı

      14 Eylül 2025

      Yeni Demokrat Gençlik: Gençlik, örgütlü mücadelenin parçası olmadan sürece katkı sunamaz

      13 Eylül 2025

      Öğrenci İnisiyatifi: Gençlik yalnızca “barış isteyen” değil, “barışı inşa eden” bir konumda olmalıdır

      12 Eylül 2025
    • Dosyalar
      • “Süreç” ve Sol
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Başkancı Rejim’i padişahlıktan ayıran çizgi

    Başkancı Rejim’i padişahlıktan ayıran çizgi

    ALP ALTINÖRS Artı Gerçek için yazdı: Bugünkü Türkiye’de, Başkancı Rejim ile padişahlık rejimi arasındaki yegâne sınır cumhurbaşkanının dönem sınırlamasıdır. Bahçeli’nin önerisi, Türkiye’ye padişahlık rejimini getirmeye denktir.
    Alp Altınörs19 Kasım 2024
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Bir grup konuşmasında, haydi başkanlık sistemine geçiyoruz, diyerek Türkiye’yi ‘Başkancı Rejim’e götüren yolu açan, MHP lideri Devlet Bahçeli olmuştu. Yine bir başka grup konuşmasında o, Cumhurbaşkanının dönem sınırlandırmasının anayasa değişikliği ile kaldırılmasını önererek, bu sefer Erdoğan’a ömür boyu başkanlığının yolunu açmayı teklif ediyor.

    Mevcut Başkancı Rejim’i başkanlık sistemi olarak nitelemek mümkün değil. Zira Cumhurbaşkanının gücü sınırsız ve güçler ayrımı mevcut değil. Yasama, yürütme, yargı erkleri tek bir kişinin elinde birleşmiş durumda.

    Yerel yönetimlerin (belediyelerin) bu güce bir sınırlama getirdiği esasen söylenemez. Zira Türkiye’de yerel iktidar öteden beri vali ve kaymakamların elindedir. Başkancı Rejim bu durumu kendisine uyarlayarak partili vali ve kaymakamlarla, merkezden yerele bölünmez bir iktidar tesis etti zaten.

    Belediyeleri ise sosyal hizmet, ulaştırma ve sosyal yardımlar alanına itti. 2019’dan bu yana pek çok kararname ile belediyelerin yetkileri daha da kısıtlandı. Nihayet kayyum atamaları ise, kentlerde de sarayın otoritesini mutlak hale getiriyor. Seçilmiş belediye başkanı ve belediye meclisi darbeyle görevden alınıp, yerine vali ya da kaymakam geçiriliyor. Kısacası, valiler ve kaymakamlar seçimle işbaşına gelmediği sürece, yerellerden Başkancı Rejim’in mutlak otoritesine hiçbir sınırlama getirilmesi mümkün gözükmüyor.

    Mevcut anayasaya göre Başkancı Rejim’e getirilen yegâne demokratik sınırlama olarak, geriye, cumhurbaşkanının dönem sınırı kalıyor. Anayasaya göre “bir kişi en fazla iki dönem cumhurbaşkanı seçilebilir.” Bu sınır Erdoğan tarafından 2023 seçimlerinde zaten bir kere çiğnendi. O, 2014 ve 2018’in ardından, üçüncü kez cumhurbaşkanı seçildi. Ne var ki YSK skandal bir kararla buna rıza gösterdi. O skandal kararda, Erdoğan’ın “ikinci kez cumhurbaşkanı seçildiğini” kayda geçirerek ise, bir kez daha aday olmasının önünü kapattı. İşte şimdi Devlet Bahçeli, anayasayı değiştirip bu sınırı da kaldıralım, diyor. Oysa kendileri getirmişti o sınırı! Referandumda oylanmıştı.

    Muhalefet ise dönem sınırlamasının demokratik karakterini halka açıklamaktan uzak duruyor. Bugünkü Türkiye’de, Başkancı Rejim ile padişahlık rejimi arasındaki yegâne sınır cumhurbaşkanının dönem sınırlamasıdır. Bahçeli’nin önerisi, Türkiye’ye padişahlık rejimini getirmeye denktir. Dünyada “başkanlık sistemini” uygulayan hiçbir demokratik ülke yoktur ki, dönem sınırlaması olmasın. ABD’de bu, 4’er yıllık iki dönemdir, vb. Dönem sınırının kaldırılması halinde başkan, tüm devlete hâkim olup monark’a dönüşeceği için konulmuştur bu sınır. Deneyim, her ülkede bunu göstermiştir.

    Bahçeli’nin Erdoğan’ın “vazgeçilmezliğine” yaptığı vurgu, belki Cumhur İttifakı için geçerli olabilir. Ancak ülkeler hiçbir lider ya da siyasetçi vazgeçilmez değildir. Tersine iktidarlar ne denli mutlak, ne denli uzun süreli olurlarsa o denli çürürler, o denli çok kriz üretirler. Örneğin Bahçeli, “enflasyonu düşürürse” Erdoğan’ın bir daha seçilmesinin “doğal olacağını” söylüyor. Peki enflasyonu yükselten kimdi? Seçim ekonomisi uğruna ülkede hiper enflasyon yaratan ortaklar, şimdi emekçi halka kemer sıktırarak enflasyonu düşürseler (ki zor görünüyor!) bu bir başarı mı sayılacak?

    İlginç olan bir diğer nokta, bizzat AKP’nin tüzüğünde milletvekilleri için üç dönem sınırının bulunmasıdır. AKP bunu siyasi yenilenme ve tazelenme adına örnek bir demokratik uygulama olarak anlatmaktadır. Yani dönem sınırlamasının tazeleyici, çürümeyi önleyici karakterini AKP tüzüğü de kabul etmektedir! Madem öyle, Türkiye’yi neden bundan mahrum bırakıyorsunuz?! Milletvekiliyle kıyaslanmayacak derecede güç sahibi olan cumhurbaşkanı söz konusu olduğunda, neden anayasal dönem sınırlamasının etrafından dolanmaya çalışıyorsunuz? Yoksa Erdoğan dışında, aday mı bulamıyorsunuz?

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Güney Kore ‘mucizesi’nin karanlık yüzü: Otoriter kalkınma

    14 Eylül 2025

    Geç faşizmin hızı, yeni konjonktür ve sosyalist strateji

    9 Eylül 2025

    Kilitlenmiş düzen: Hindistan örneğiyle yol gösterici planlamanın sınırları

    7 Eylül 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Elif Gamze Bozo

    Dilin Gücü: “Engelli” mi, “özel gereksinimli” mi?

    Ekim Veyisoğlu

    Erken seçim, hemen şimdi!

    Tuncay Yılmaz

    Tek yol birlikte mücadele

    Mete Gönültaş

    Çıkış Yolu: Emek, Özgürlük, Demokrasi Cephesi

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Ümit Akçay

    Güney Kore ‘mucizesi’nin karanlık yüzü: Otoriter kalkınma

    Şebnem Oğuz

    Geç faşizmin hızı, yeni konjonktür ve sosyalist strateji

    Ümit Akçay

    Kilitlenmiş düzen: Hindistan örneğiyle yol gösterici planlamanın sınırları

    Siyasi Haber

    Ertuğrul Kürkçü: “Bu bir onur isyanıdır”

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Metal işçisi yoksullaşıyor

    14 Eylül 2025

    AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan TSE’deki grev 60 gün yasaklandı

    13 Eylül 2025

    İzmir’de DİSK/Genel-İş yöneticileri gözaltında: “Erdoğan’a hakaret” suçlaması

    12 Eylül 2025
    KADIN

    Kadın avukata komşu tacizi: “Evimde yalnız kalmaya korkuyorum”

    14 Eylül 2025

    Ağustos ayında 28 kadın katledildi, 25 kadın şüpheli şekilde hayatını kaybetti

    6 Eylül 2025

    Eline, beline sahip çıkmayanlar itibardan olacaklar

    3 Eylül 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.