Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Dairesi, HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında hak ihlali kararı verdi. “Selahattin Demirtaş derhal tahliye edilmeli” dedi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında 2018'de verdiği hak ihlali kararını daha da sertleştirerek derhal tahliye çağrısında bulundu. AİHM ayrıca Türkiye’nin 3 bin 500 avro maddi, 25 bin avro manevi tazminat ve 31 bin 900 avro masraf ödemesi yapmasına karar verdi.
AİHM kararında "Demirtaş'ın tutukluluğu hukuki değil siyasi gerekçelere dayanıyor", "Serbest bırakılmaması, hakkındaki ihlal hükmünün devamı anlamına gelecek" ve "Demirtaş'ın ifade özgürlüğü de ihlal edildi" gibi ifadelere yer verildi.
Demirtaş'ın avukatı Ramazan Demir, "AİHM Büyük Dairesi, olması gerektiği gibi Selahattin Demirtaş ile ilgili ağır ve tarihi bir karar vermiştir. Bu kararla Demirtaş hakkındaki bütün suçlamalar boşa çıkmış, Demirtaş’ın 4 yıldır siyasi sebeplerle rehin tutulduğu tescil edilmiştir. AİHM derhal tahliye kararı da verdi" dedi.
Demir, "AİHM’in 2018 tarihli ilk kararından sonra ileri sürülen 'karar kesin değil' bahanesi ortadan kalkmıştır. Bu karar kesin ve bağlayıcıdır. Türkiye yargısının, 'karşı hamle yapar işi bitiririz' anlayışına kapılmadan Demirtaş’ı derhal serbest bırakması gerekmektedir" diye konuştu.
Öte yandan sosyal medyada Selahattin Demirtaş'ın derhal tahliye edilmesi için #DemitaşİçinÖzgürlüg hastagi ile sosyal medya kampanyası başlatıldı.
Halkların Demokratik Partisi HDP'de sosyal medyamedya hesabından açıklama yaparak, "AİHM Büyük Daire, Demirtaş’la ilgili geçen yıl yaptığı duruşmaya yönelik verdiği kararı açıkladı. Bu kararın gereği olarak Demirtaş ve tüm seçilmiş siyasetçiler derhal serbest bırakılmalıdır. Seçilmişleri rehin tutma suçu daha fazla sürdürülemez" dedi.
Başak Demirtaş da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Selahattin’in suçsuz olduğunu halk biliyordu ve şimdi AİHM Büyük Daire tarafından da kesin olarak tescillendi. Dört yıldır içeride tutulması ağır bir suçtu, şu dakikadan itibaren tahliyesinin engellenmesiyle manevi işkence suçu da oluşacaktır." dedi.