Uluslararası AF Örgütü (Amnesty İnternational), Afganistan’da kadın haklarına yönelik ihlaller ve saldırılar nedeniyle Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Taliban liderleri hakkında tutuklama kararı çıkarmasının adaletin sağlanması açısından önemli bir adım olduğunu duyurdu.
AF Örgütü’nün ”Taliban liderleri hakkındaki tutuklama emri başvurusu, adalet için önemli bir adım” başlıklı açıklaması şöyle:
”Bugün, Uluslararası Eğitim Günü ancak Afganistan’da Taliban’ın üç yıllık yönetimi altında yaklaşık 1,4 milyon kız çocuğu eğitim hakkından mahrum bırakıldı. Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcılığı’nın dün, insanlığa karşı işlenen toplumsal cinsiyete dayalı zulüm suçlarıyla ilgili Taliban liderleri hakkında tutuklama emri çıkarılması için yaptığı başvuru tam da bu nedenle önemli. Uluslararası Af Örgütü, bunun adalet için atılmış bir adım olduğunu belirtirken, soruşturmaların genişletilmesi çağrısında bulunuyor.
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Savcılığı, dün (23 Ocak), Afganistan’da insanlığa karşı işlenen toplumsal cinsiyete dayalı zulüm suçlarında suç şüphesi taşıdıkları gerekçesiyle Taliban Dini Lideri Hibetullah Ahundzade ve Başyargıç Abdülhakim Hakkani hakkında tutuklama emri çıkarılması için başvuruda bulundu. Bunun adalet için atılmış önemli bir adım olduğunu belirten Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard, “UCM Savcısı’nın açıklaması, ülke içindeki ve dışındaki Afgan kadınlara, kız çocuklara ve LGBTİ+ toplumunun üyeleri gibi, cinsiyet kimliği veya ifadesi nedeniyle zulme uğrayan herkese umut veren önemli bir gelişme. Bu, insanların eğitim, dolaşım ve ifade özgürlüğü, özel hayat ve aile hayatı, toplanma özgürlüğü, fiziksel bütünlük ve özerklik gibi temel haklarından toplumsal cinsiyete dayalı olarak yoksun bırakılmasında sorumluluk taşıdığı öne sürülen kişilerden hesap sorulması yönünde kritik bir adım” diye konuştu.
Soruşturmalar genişletilmeli
UCM Savcısı’nın, suçlamaların, Afganistan genelinde iki yılı aşkın süredir yaşanan ve nüfusun büyük bölümünü etkileyen mağduriyetlerin yalnızca bir kısmına karşılık geldiğini kabul ettiğini hatırlatan Callamard, şunları söyledi:
“Afganistan’da adalete erişim büyük oranda gecikmiş olduğundan, ülkede işlenen toplumsal cinsiyete dayalı zulüm ve diğer uluslararası hukuk suçlarını ortadan kaldırmaya yönelik çabaların acilen ve önemli ölçüde artırılması UCM’nin ve tüm uluslararası toplumun görevidir. UCM Savcısı’nı güçlü bir biçimde, Afganistan’daki soruşturmalarını, Mayıs 2023’ten sonra işlenen ve uluslararası hukuk suçları kapsamına giren tüm ciddi ihlalleri içerecek şekilde genişletmeye de çağırıyoruz. Yargısız infazlar, işkence ve diğer türde kötü muamele, keyfi gözaltı ve tutuklama, zorla kaybetme, sivillerin katledilmesi ve İslam Devleti Horasan Vilayeti’nin Hazara etnik grubuna ve dini azınlıklara karşı süregelen sistematik ve yaygın saldırıları buna dahildir.”
Savaş suçlarıyla ilgili karar yeniden değerlendirilmeli
“Uluslararası Af Örgütü aynı zamanda uluslararası toplumu, toplumsal cinsiyet temelinde uygulanan sistematik baskı ve tahakküm esaslı kurumsallaşmış rejimlerle mücadele çabalarının güçlendirilmesi için toplumsal cinsiyete dayalı apartheid’ı uluslararası hukuk kapsamında bir suç olarak tanımaya çağırıyor” diyen Callamard, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Ayrıca Uluslararası Af Örgütü, UCM Savcısı’nı 2021’de açıklanan; ABD ordusu, CIA personeli ve ülkede varlık gösteren diğer uluslararası güçler ile eski hükümetin güvenlik aygıtı tarafından işlendiği öne sürülen savaş suçlarına yönelik soruşturmaların önceliğini azaltma kararını da yeniden değerlendirmeye çağırıyor. Bu karar, uluslararası hukuk suçlarına maruz bırakılanların adalet hakkı yerine, güçlü devletlerin ve müttefiklerinin çıkarlarına öncelik veren seçici bir uluslararası adalet yaklaşımı olduğu yönündeki algıları güçlendirme riski taşıyor.”
Arka Plan
23 Ocak’ta UCM Savcılığı bir açıklama yayımlayarak, Afganistan’daki durumla ilgili tutuklama emri başvurularını duyurdu. Savcının tutuklama emri başvuruları, UCM Ön Yargılama Dairesi hakimleri tarafından, başvurularda adı geçen kişilerin öne sürülen suçları işlediğine inanmak için makul gerekçelerin olup olmadığını belirlemek üzere değerlendirilecek. UCM Savcılığı aynı zamanda soruşturmaların devam ettiğini de açıkladı. Buna göre, diğer kişiler ve olası diğer suçlar için de başka başvurular yapılabilecek.
2023’te Uluslararası Af Örgütü, Afganistan’da kadınlara ve kız çocuklara yönelik insanlığa karşı işlenen toplumsal cinsiyete dayalı zulüm suçu hakkında Taliban’ın Kadınlara Karşı Savaşı başlıklı raporunu yayımladı. 2022 yılında yayımlanan Ağır Çekimde Ölüm: Taliban Yönetimi Altında Kadınlar ve Kız Çocuklar başlıklı rapor da Taliban’ın kadın haklarına yönelik yaygın, sistematik ve kasıtlı saldırılarının yanı sıra işkence ve diğer türde kötü muamele ile zorla kaybetme uygulamalarını belgelemişti. Ayrımcı kısıtlamalar, kadınların ve kız çocukların hayatlarını tüm yönleriyle etkiliyor ve Taliban’ın politikaları, kararları ve yasaları ile kurumsallaştırılıyor.
2007 ile 2017 yılları arasında UCM Savcılığı, Afganistan hakkında ön inceleme yürüttü. 2022’de Savcı, mahkemenin yerel düzeyde başka bir anlamlı soruşturma olmadığına hükmetmesinin ardından, Afganistan’daki durumla ilgili soruşturmasına devam etme kararı aldı. Gerçekte Taliban, iktidara dönüşünden bu yana adil yargılamaya erişim yollarını ortadan kaldırdı ve iktidarı öncesinde yürürlükte olan anayasaya ve yasalara son verdi…”