ÇEVİRİ – Birleşik Devletler, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son derece iddialı projesi ikinci bir Boğaz kanalı inşasının gerçekleşmesine güveniyor olabilir. Proje ilk olarak 2011’de duyurulmuştu. Adı Kanal İstanbul olacak ve yaklaşık 10 milyar dolara mal olacak.
Çeviri: Betül Taylan
ABD Donanması, Karadeniz'deki devriye operasyonları süresini dört aya çıkarabilir. Ayrıca ABD Amirali James Foggo, Amerikalılar bölgede ciddi meydan okumalar görürse savaş gemilerinin sayılarını arttırabileceklerini söyledi.
Güncel olarak, Montrö Sözleşmesine göre, Karadeniz'de BD Donanma gemileri 21 günden fazla kalamaz. 1936'da kabul edilen Sözleşme, Karadeniz'de olmayan ülkelerin bölgedeki varlığını kesin olarak düzenler: Örneğin, BD uçak gemilerinin Karadeniz'e girme izni yok.
Görünen o ki Pentagon, milletlerarası kurallara uymayacağını kamuya deklare etti. Hiç bir ülkenin milletlerarası yasalarda tekil olarak değişiklik sunma hakkı yok. ABD Karadeniz'e oldukça uzak konumda. Ayrıca ülke, Montrö Sözleşmesinin tarafı değil. BD yetkilileri sürekli olarak ABD'nin bu düzenlemeyle bağlı olmak durumunda olmadığını bildirdi.
Ekim sonu Brüksel'deki toplantıda, NATO ülkelerinin savunma bakanlarının bölgedeki askeri varlıklarını tartışmaları kaydadeğer. NATO temsilcisi Dylan White, antlaşmanın öncelikleri değiştirdiğini söyledi. Yetkiliye göre antlaşma, Akdeniz'deki illegal taşıyıcılara karşı operasyonlara yoğunlaşacaktı. Ayrıca Baltık ve Karadeniz'de "Rusya'nın çevre koruma"sına NATO'nun daha çok dikkat edeceğini ekledi.
Hem NATO hem de Pentagon, savaş gemilerini Akdeniz ve Baltık Denizi'nde istedikleri kadar tutma hakkına sahip. Denizlerde istedikleri kadar. Yine de Karadeniz için, imkanları sınırlı.
Kendilerini çok-güçlü bireyler sanan bazı insanların, antlaşmayı değiştirme hevesinde olduğu ortaya çıkıyor. Bununla birlikte uzmanlara göre, bunu yapmak olanaksız olacak çünkü bu durumda, Montrö Sözleşmesinin tüm taraflarından onay almaları gerekiyor ki, bu da dünya sahnesinde güncel politik cepheleşmenin perde arkasına karşı mümkün değil.
Sovyetler Birliği döneminde, Karadeniz'e kendi donanması hakimdi, ve BD gemileri SSCB kıyılarına fazla yakınlaşma riskine girmiyordu. Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla, Karadeniz rejyonundaki güç dengeleri de değişti. BD Altıncı Filosu kendini orada, neredeyse evinde gibi hissetti. 2000-2015 arası, NATO savaş gemileri, 324 kez, yılda 20 girişe denk geliyor, Karadeniz'e girdi. Bu da kısacası, NATO savaş gemilerinin sürekli bölgede olduğu anlamına geliyor.
Bugün Birleşik Devletler'in, Gürcistan Batum'da kendi üssü, Romanya Köstence'de Tomahawk kruz füzeleri yüklü BD Fırkateyn ve destroyerlerinin en başta olduğu bir deniz üssü var. Yine de, öyle görünüyor ki Amerikalıların mutlak hakimiyete ihtiyacı var.
Kırım tarafında Rusya-Ukrayna krizinin başlangıcından beri çok şey değişti. Amerikalıların daha önce Odessa yakınında geniş-çapta çıkartma harekatı simulasyonu yapabileceği düşünülebilir miydi?
Birleşik Devletler, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son derece iddialı projesi ikinci bir Boğaz kanalı inşasının gerçekleşmesine güveniyor olabilir. Proje ilk olarak 2011'de duyurulmuştu. Adı Kanal İstanbul olacak ve yaklaşık 10 milyar dolara mal olacak.
Projenin teknik ve ekonomik fizibilitesi 2015 Aralığında tamamlandı. Yeni kanal, 43km. uzunluğunda, 500 metre genişliğinde ve 30 metre kadar derinlikte olacak. Bu da büyük yük gemilerinin ve uçak gemilerinin geçmesi için yeterli olacak. Üstüne üstlük, Montrö Sözleşmesinde kanal İstanbul hakkında tek kelime yok.
Ankara, projenin 2023'te gerçekleşeceğini umuyor.
Bu arada, Rusya Karadeniz Donanması ve Bal-Bastion sistemleri (Rusya'nın cep kıyı savunma füze sistemi) Karadeniz'e giren tüm Amerikan gemilerini anında takibe alıyor.
Haberin orijinali için tıklayınız.