“FETÖ’nün Solcuları” isimli kitapta, “Abant Müdavimleri” olarak adı geçirilen 48 kişi yaptıkları ortak açıklamada, “Kitabın yazarı Hikmet Çiçek ve Kırmızı Kedi Yayınevi özür dilemeli, ilgili bölümleri kaldırmalıdır” ifadelerini kullandı.
“FETÖ’nün Solcuları” isimli kitapta, “Abant Müdavimleri” olarak adı geçirilen 48 kişi, ortak bir açıklama yaptı. Açıklamada 48 kişi, Abant Toplantıları’yla hiçbir ilgileri olmadığını, hedef gösterildiklerini belirtti.
Yazar Hikmet Çiçek ile kitabı basan Kırmızı Kedi Yayınevi’ne özür dilemesi çağrısı yapan 48 isim, ilgili bölümlerin yayından kaldırılmasını istedi.
Açıklama ve imzacılar şu şekilde:
Kısa bir süre önce Hikmet Çiçek adlı bir kişinin yazdığı ve Kırmızı Kedi Yayınevi tarafından, hangi karanlık odakların hangi amaçlarına hizmet ettiği belirsiz, “Fetö’nün Solcuları” adlı bir kitap yayınlanmıştır. Kitabın 41-45. sayfalarında, isimlerimizin yer aldığı uzun listenin başlığı “İşte Abant Müdavimleri”dir. Başlıktan hemen sonraki cümlede ise “Abant toplantılarının çeşitli yıllardaki katılımcılarının listesi alfabetik olarak şöyleydi” denmektedir.
FETÖ kısaltması Fethullahçı Terör Örgütü anlamına gelir ve bu başlıklı bir kitapta isimlerimizin yer alması tümüyle yalan olmak bir yana, hedef gösterme ve ihbar niteliğindedir.
Öncelikle; açık ve yasal bir toplantıya katılmanın suç olmadığını, söz konusu toplantılara demokrasiye ve hukukun üstünlüğüne bağlılığından kuşku duymadığımız birçok kişinin de katıldığını belirtmek isteriz. Ancak, kitapta “Abant Müdavimleri” olarak adı geçirilenlerden çoğunun Abant toplantıları ile hiçbir ilgisinin bulunmaması, yazarın amacının kişi yıpratmak ve hedef göstermek olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Bunun kanıtı, biz aşağıda imzası bulunan kişilerin Abant toplantılarına bir kez dahi katılmamış olmamızdır.
Kimlerin hangi amacına hizmet ettiği bilinmeyen yazar sıfatlı kişinin, konuya ilişkin olarak bir haber sitesinde yayınladığı ve aynı listeyi tekrarladığı yazısında gerçek dışı ve karalayıcı yeni yalanlarla iftiralarını sürdürmesi, hedef göstermek amaçlı bilinçli bir saldırının parçası olduğunun açık kanıtıdır.
Yasal haklarımız saklı kalmak kaydıyla; yazarı ve kitabı basan yayınevi yönetimini tarafımızdan özür dilemeye, kamuoyu önünde yalanlarını düzeltmeye, kitabın ilgili bölümlerini yayımdan kaldırmaya davet ediyoruz.
İmzalar:
Adalet Dinamit, Ahmet Aykaç, Ahmet Çakmak, Ahmet Dindar, Ali Uçansu, Ayşe Erzan, Ayşegül Devecioğlu, Betül Tanbay, Burhan Şenatalar, Celal Korkut Yıldırım, Çiğdem Yalçın Pamukçu, Emel Ataktürk, Ergin Cinmen, Esra Koç, Esra Mungan, Ferdan Ergut, Fikret Adaman, Filiz Kutlar, Gençay Gürsoy, Gülay Günlük Şenesen, Hacer Ansal, Hasan Yazıcı, Huri Özdoğan, Jale Parla, Kuvvet Lordoğlu, Lale Mansur, Lale Tayla, Melek Ulagay, Murat Çelikkan, Necmiye Alpay, Nesrin Sungur Çakmak, Neşe Erdilek, Nuray Uzunören, Nurhan Yentürk, Oya Baydar, Ozan Erözden, Öget Öktem Tanör, Reşit Canbeyli, Rezzan Tunçay, Semra Somersan, Şahika Yüksel, Tahsin Yeşildere, Tatyos Bebek, Teoman Pamukçu, Tuğrul Eryılmaz, Ümit Şenesen, Vecdi Sayar, Viki Çiprut.
'Abant Müdavimi sembolik bir simge'
Kitabın editörü Mehmet Ali Güller daha önce konuyla ilgili Diken'de yer alan açıklamasında "Abant müdavimliği" ifadesinin sembolik bir simge olduğunu belirterek şöyle konuşmuştu:
"Bize ulaşan resmi bir tekzip metni yok. Yalnızca sosyal medyada birkaç kişinin tekzip edilmesini istediğine ilişkin mesajlar paylaştığını duyduk. Resmi bir tekzip metnini de kimse gönderemez. Çünkü bu ismi geçen şahıslar şöyle bir uyanlıklık yapıyorlar: “Biz Abant’a gitmedik” diyorlar. Abant müdavimliği sembolik bir simge. Burada ismi ‘Ergenekon derinleştirilsin’ imza metninde yer almış, yargıyı FETÖ’nün ele geçirdiği 2010 referandumuna ‘Yetmez ama evet’ diyerek FETÖ’nün imza listelerinde yer almış, Abant Platformu’nun çeşitli yıllardaki etkinliklerine katılmış ya da tebliğ sunmuş, FETÖ’nün Taraf gibi elçiliğini yapmış gazetelerde yöneticilik yapıp FETÖ haberlerine imza atmış, Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın çeşitli etkinliklerine katılmış, Fethullahçı cemaatin bazı derneklerinin etkinliklerine katılmış, yani toplamda cemaate ait bir sürü vakıf, dernek, platform, gazete, televizyonlardaki etkinliklerine katılmış insanların toplamının isim listesidir Abant müdavimliği. Bu listede geçmiş yıllarda özellikle ‘Yetmez ama evet’ listesinde yer alan aydınlardan 4-5 tanesi “Biz yanlış yaptık, imza attık” diyerek özür diledi. Çok güzel, takdir ettik. Bu aydınların hatalarından dönmesi, yanlış yaptıklarını söylemesi çok iyidir. Fakat bu bir tarihi vesika olduğu için yanlış yaptılar, özür dilediler diye isimlerini oradan çıkarabilmemiz de mümkün değil. Kitabın başında da sonunda da ısrarla altını çizdik.
Burada ismi geçenlere ‘FETÖ’cü demiyoruz, diyemeyiz de. Bizim böyle bir durumumuz yok. Savcı değiliz, iddianame hazırlamıyoruz. Biz bir tarihi vesika hazırlıyoruz. Bu vesika içerisinde de kimi imza atarak, kimi yazı yazarak, kimi tebliğ sunarak, kimi açıklama yaparak, kimi etkinliğe katılarak bu cemaatin yanında, kenarında biraz az, biraz çok rol almıştır. Bugün haklılar bu listede isimlerinin olmasından utanıyorlar. O gün o liste yayınlanırken, kamuoyunun gündeminde yer alırken utandıkları bir durum yoktu. O gün utanmıyorlarsa bugün de utanmayacaklar."