Antalya’nın Kaş ilçesinde faşist bir grubun saldırısı sonucu Mahir Çetin adlı Kürt genci beyin kanaması geçirerek, yaşamını yitirdi. 3 Eylül günü yaşanan olaya tanıklık eden kuzeni Vedat Çetin, bir gurubun “Pis Kürtler” diyerek kendilerine saldırdığını ifade etti. Mahir Çetin’in babası Abdulsamet Çetin ise, sadece 1 kişinin tutuklandığı olayın takipçileri olacaklarını söyledi.
Mahir Çetin’in yanında bulunan Vedat Çetin ise kafasında biraz şişesi kırılması nedeniyle olay yerinde baygınlık geçirdi. Ağır yaralanması sonucu ilk olarak Muğla’nın Fethiye Özel Lokman Hekim Hastanesi’ne kaldıran Mahir Çetin, kurtarılamayarak hayatını kaybetmesi üzerine cenazesi buradan otopsi için Muğla Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Hazırlanan otopsi raporunda Çetin’in darp sonucu beyin kanaması geçirmesine bağlı olarak hayatını kaybettiği kaydedildi. Otopsi işlemlerinin ardından ailesine teslim edilen cenazesi 5 Eylül günü Batman merkeze bağlı Sinan köyüne getirilerek, köy mezarlığında toprağa verildi.
Bir kişinin hayatını kaybettiği bir kişinin ise yaralandığı olayla ilgili Kaş Emniyet Müdürlüğü’nce 7 kişi gözaltına alındı. Olayla ilgili ifadelerinin alınmasından sonra 6 kişi serbest bırakılırken sadece Mehmet Ali Çakmak isimli bir saldırgan tutuklandı. Olayın tanığı Vedat Çetin, saldırıyı gerçekleştirenlerin sayısının daha fazla olmasına rağmen olayla ilgili sadece 7 kişinin gözaltına alınması ve 1 kişinin tutuklanmasına da tepki gösterdi. Medyanın da saldırıyı gerçekleştiren gurubun sayısını az gösterdiğini belirten Çetin, saldırı yerini gösteren mobese ve işyeri kameralarına bakılacak olduğunda gurubun sayısının daha fazla olacağının anlaşılacağını söyledi. Olayın takipçisi olacaklarını ifade eden baba Abdulsamet Çetin de tüm faillerin cezalandırılması için bütün hukuk yollarına başvuracaklarını söyledi. Baba Çetin, oğlunun katledilmesiyle ilgili kimi basın kuruluşlarının servis ettiği haberlerle saldırgan gurubu haklı çıkarmaya çalıştığı için hepsi hakkında davacı olacağını da söyledi.
Kaş’tan görüştüğümüz bir kişi Kaş’ta herkesin huzur içerisinde yaşadığını, olayın mahiyetinin basına yansıyan haliyle gerçekleşmediğini, Kaş halkının Kaş’a gelen emekçilerle bir sorunu olmadığını, olaydan üzüntü duyduklarını belirtti.