Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Erol Eğrek soruları

    13 Mayıs 2025

    PKK’nin kendisini feshi üzerine

    13 Mayıs 2025

    Teslimiyete hayır; barışa davet var!

    13 Mayıs 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Makine Bilinci ve Pozitivist Aklın Eleştirisi

      13 Mayıs 2025

      PKK’nin Dönüşümü ve Stratejik İttifakın Yeni Eşiği

      12 Mayıs 2025

      Köy diye başladı, özgürlük diye büyüdü: Erdoğan Öven Engelliler Köyü

      10 Mayıs 2025

      Hrant, Sırrı ve Selo

      8 Mayıs 2025

      Üç fidan, bir ülke: Direniş hiç bitmedi

      6 Mayıs 2025
    • Seçtiklerimiz

      Erol Eğrek soruları

      13 Mayıs 2025

      PKK’nin kendisini feshi üzerine

      13 Mayıs 2025

      Teslimiyete hayır; barışa davet var!

      13 Mayıs 2025

      Soma faciası: Sizce kömür madeninde çalışan bir işçi ne kadar kazanıyordur?

      12 Mayıs 2025

      Engellilere vergi engeli

      12 Mayıs 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Gençler geleceksizliğe mahkum edilişilerine baş kaldırıyor – Ertuğrul Kürkçü

      23 Mart 2025

      İzmir’in kadın itfaiyecileri ve muhtarları

      16 Mart 2025

      “Çelişkilerden imkân üretmek…” – Ertuğrul Kürkçü

      1 Mart 2025

      Kuzey Kore efsaneleri: Bir akıl dışı çılgınlıklar ülkesi mi? – Kavel Alpaslan

      26 Şubat 2025

      Suriye’de Aleviler hedef tahtasında: Tehcir, işkence, katliam* – Hamide Rencüs

      25 Şubat 2025
    • Dosyalar
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Savaş ve kriz diyalektiği: Ekonomide risk kombinasyonu

    Savaş ve kriz diyalektiği: Ekonomide risk kombinasyonu

    Siyasi Haber20 Mart 2016
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    2016 yılı Nisan ayından sonra savaşın şiddetlenme ve metropollere yayılma ihtimali, iç politik faktörü öne çıkardığı gibi siyasal istikrarsızlığı hızla ve yıkıcı bir tarzda artırabilir. Bu gelişmenin diğer faktörlerle birleşmesi yıkıcı bir ekonomik krizin patlaması demektir.

    Türkiye ekonomisi risklerle dolu bir sürecin içine girdi. Özellikle sermaye hareketlerinde yaşanan değişimler, küresel piyasalarda artan likidite sıkıntısı, jeo-politik riskler ve savaş konsepti ekonomide ciddi sarsıntıları beraberinde getirebilir.


    Rusya krizinin ilk yansımaları somut olarak görülmeye başlandı. Yüksek cari açık sorununa karşı, en önemli kalemi oluşturan turizm sektörü, ciddi daralma içine giriyor. Yılın ilk verileri negatif. Sektörün yaz aylarında tam anlamıyla bloke olma ihtimali var (ayrıca son patlamaların kitlelerde yarattığı ruh hali ve uluslararası düzeyde Türkiye’nin imajı sektördeki krizi derinleştirici içerikte).


    Bu gelişmenin yanı sıra AB ile (AB’deki durgunluğun etkisiyle) ihracat giderek zayıflıyor. Dış ticaret verileri, başta Rusya olmak üzere önemli düşüşleri gösteriyor. İthalatta ve ihracatta ciddi düşüşler yaşanıyor. Ekonominin genel olarak aktüel verileri son derece olumsuz ve gidişatın giderek kötüleşeceğini ortaya koyuyor.


    Dış şoklara yüksek zafiyet


    Ekonomi ayrıca dış şoklara karşı yüksek zafiyet gösteriyor. FED’in Haziran ayına ertelenen faiz artırma kararı, Türkiye ekonomisinde büyük gelgitlerin önünü açabilir.


    FED, küresel finans sisteminin en önemli kurumu olarak hareket ediyor. FED, 2006 yılından beri ilk defa, (2015 yılının sonunda) faiz artırımı yaptı. Faizi 0-0,25 aralığından 0,25-0,50 aralığına yükseltti. FED, 2016 yılında 0,25 oranında 4 kez daha faiz artırımının yapılacağını açıklamasına rağmen, küresel piyasalardaki dalgalanmalardan dolayı, faiz artırımını erteleme yönünde karar aldı. Anlaşılan yıl içinde iki kez faiz artırımı yapacak. 2017’de faizin yüzde 1,5 olması hesaplanıyordu, şimdi bu oran doğal olarak daha düşük seyredecek.


    FED, bir dünya merkez bankası niteliğinde hareket ediyor ve küresel finans mimarisinin en önemli aktörü olarak işlev görüyor. Yaptığı her hamle dün olduğu gibi bugün de sarsıcı sonuçlar yaratıyor.


    Her ne kadar aktüel bir faiz artırımı gündemde olmasa da, FED’in yeni kararlarının özellikle gelişmekte olan piyasalarda sarsıcı sonuçlar doğurması kaçınılmaz gözüküyor. Sermaye kaçışlarının, sermayenin güvenli pazarlara yönelmesinin yanında, genelleşmiş/küresel likidite sıkıntısının artacağı bir konjonktüre girdik.


    2008 yılından sonra FED, küresel piyasalara 3,9 trilyon dolar enjekte etmişti.


    Ekonomide çoklu ve yüksek kırılganlık


    Türkiye ekonomisi yapısal sorunları yanında, küresel düzeyde finansal kırılganlığın artması, iç politik gelişmeler (savaş konsepti, siyasi belirsizlik) ve jeo-politik risklerden dolayı her an şiddetli bir sarsıntı içine girebilir.


    Türkiye ekonomisi çoklu ve yüksek bir kırılganlık yaşıyor. Cari işlemler dengesinin GSYH oranı (yüzde 5 önemli kırılganlık kabul edilirken, Türkiye’de bu oran yüzde 5,7) kritik eşikte. Dış borç 405 milyar dolara ulaştı. Bunun yanı sıra kısa vadeli dış borç stoku tehlikeli bir noktaya geldi. Kısa vadeli dış borç stokunun toplam rezerve oranının yüzde yüze yaklaşması nedeniyle uluslararası finans kuruluşları Türkiye’yi en kırılgan ülke ilan etti. Ayrıca Türkiye’nin net dış yükümlülüklerinin GSYH oranı da kritik eşiği oldukça geçti (yüzde 40 kritik eşik kabul ediliyor, 2014 rakamına göre bu oran yüzde 58’e yaklaştı), Türkiye’nin cari işlemler dengesinin toplam rezervleri içindeki oranı başka bir kırılganlık olarak dikkat çekiyor.


    Polis devleti yönünde düzenlemeler, iç savaş dinamiklerinin açığa çıkması, kaotik sürecin derinleşmesi ve Irak ve Suriye’deki iç savaş süreci, Rusya krizi gibi jeo-politik faktörler Türkiye’nin zaten kırılgan olan ekonomisini hızla alt üst edebilir.


    2016 yılında son derece kritik gelişmeler yaşanabilir. FED’in Haziran ayına ertelediği faiz artırımının gerçekleşmesi ve turizm sektöründe çöküş olasılığı krizi tetikleyici faktörlere dönüşebilir.


    Döviz şokları, emlak balonlu krize doğru


    Önümüzdeki dönem sermaye kaçışlarını ve yeni döviz şoklarını beraberinde getirebilir.


    TCMB’nin tam anlamıyla eli kolu bağlanmış durumda. Döviz rezervlerinde ciddi erimeler yaşandı. Haziran ayında döviz kurlarında gerçekleşmesi muhtemel oynaklık, sorunları daha da artıracaktır.


    2016 yılının özellikle yaz aylarında (savaşın sertleşme ve metropollere yayılma olasılığı, Rusya ile yaşanan krizin ve giderek artan kaotik ortamın başta turizm, tarım, tekstil-deri sektöründe şiddetli daralmalara yol açması ve yüksek sermaye çıkışları/kaçışları gibi) önemli gelişmeler yaşanabilir.


    TCMB, FED’in 6. aya ertelediği kararına bağlı olarak faizleri artırma kararı alırsa, faizlere duyarlılığı yüksek olan sektörlerde, başta inşaat ve konut sektöründe önemli problemler yaşanabilir. Emlak balonunu tetikleyecek bu süreç başka bir bağlamda ekonomideki büyümeyi yavaşlatacaktır. Eğer faizleri sabit tutmada ısrar ederse yeni döviz şoklarının yaşanması yüksek bir olasılıktır. Bu kararın bir başka yansıması ise özel sektörün ödemeler dengesinde ciddi problemler yaşanmasıdır (özel sektörün döviz cinsi borcu 180 milyar dolar civarında; bunun 70 milyar dolarını kısa vadeli borçlar oluşturuyor). Enflasyonu tetikleyecek bu adım beraberinde cari açığın artmasına ve yine ekonomik büyümede yavaşlamaya yol açacaktır.


    Savaş ve kriz


    Kısaca 2016 yılı son derece önemli gelişmelere gebe. Türkiye hızla savaş ve kriz diyalektiği içine giriyor.


    Türkiye ekonomisi tam anlamıyla bir risk kombinasyonuyla karşı karşıya.


    2016 yılı Nisan ayından sonra savaşın şiddetlenme ve metropollere yayılma ihtimali, iç politik faktörü öne çıkardığı gibi siyasal istikrarsızlığı hızla ve yıkıcı bir tarzda artırabilir. Bu gelişmenin diğer faktörlerle birleşmesi yıkıcı bir ekonomik krizin patlaması demektir.


    Artık krizi öteleyici hamlelerin hızla aşındığı yüksek bir konjonktüre girdik. Savaş ve kriz diyalektiği giderek güncelleşiyor.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Makine Bilinci ve Pozitivist Aklın Eleştirisi

    13 Mayıs 2025

    PKK’nin Dönüşümü ve Stratejik İttifakın Yeni Eşiği

    12 Mayıs 2025

    Köy diye başladı, özgürlük diye büyüdü: Erdoğan Öven Engelliler Köyü

    10 Mayıs 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Azad İzci

    Makine Bilinci ve Pozitivist Aklın Eleştirisi

    Tuncay Yılmaz

    PKK’nin Dönüşümü ve Stratejik İttifakın Yeni Eşiği

    Mehmet Murat Yıldırım

    Köy diye başladı, özgürlük diye büyüdü: Erdoğan Öven Engelliler Köyü

    Mustafa Şener

    Hrant, Sırrı ve Selo

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Ercüment Akdeniz

    Erol Eğrek soruları

    Ertuğrul Kürkçü

    PKK’nin kendisini feshi üzerine

    Mehmet Murat Yıldırım

    Teslimiyete hayır; barışa davet var!

    Aslı Atasoy

    Soma faciası: Sizce kömür madeninde çalışan bir işçi ne kadar kazanıyordur?

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Emeğin Son Çaresi: Boykot Stratejisini Anlamak – Eric Dirnbach

    7 Nisan 2025

    Ankara Tabip Odası, TTB, KESK, TMMOB: Barışçıl protesto haklarına müdahaleye son verin

    28 Mart 2025

    DİSK ve KESK’ten adliye önünde açıklama

    26 Mart 2025
    KADIN

    Kadının İnsan Hakları Derneği, İstanbul Sözleşmesi’ni AİHM’e taşıdı

    3 Mayıs 2025

    DEM Parti Kadın Meclisi’nden Saadet Partisi’ne ziyaret

    14 Mart 2025

    Kadınlar Taksim’de yasağa rağmen yürüdü: Susmuyor, isyan ediyoruz

    8 Mart 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.