Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    İşçi Filmleri Festivali 20 yaşında: Antalya’da 27 Eylül’de perdelerini açıyor

    17 Ağustos 2025

    Filistin Dayanışması: “İktidarın ikiyüzlülüğünü ifşa etmeye devam edeceğiz”

    17 Ağustos 2025

    Kamu emekçileri 18 Ağustos’ta alanlarda: PTT’den iş bırakma eylemi öncesi gözdağı

    17 Ağustos 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Ortadoğu
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Sahip olduğunuz servet bizden çaldıklarınızdır

      17 Ağustos 2025

      Kamuda 8. dönem TİS: Masanın siyaseti, emekçinin gerçeği ve çıkış yolu

      16 Ağustos 2025

      Yangını büyütelim!

      15 Ağustos 2025

      Kadınlara “lütuf” gibi sunulan hak: Yarım zamanlı çalışma tuzağı

      15 Ağustos 2025

      Kürt sorunu, Lozan’ın mirası ve TKP’nin şovenizmi

      14 Ağustos 2025
    • Seçtiklerimiz

      Paris Komünü’nden Aydın’a uzanan bir ders

      15 Ağustos 2025

      ‘Gizli’ toplantının açık mesajı

      14 Ağustos 2025

      6,5 milyonu bekleyen tehlike! Kamu emekçileri toplu pazarlığı

      12 Ağustos 2025

      İsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor

      11 Ağustos 2025

      Başka bir yol yok mu?

      11 Ağustos 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      İsrail’in ‘iç’ mücadelesi gerçekten çıkmazda mı?

      21 Temmuz 2025

      SYKP Eş Genel Başkanı Mertcan Titiz: Kalıcı barış için sürecin seyircisi değil, öznesi olmalıyız

      8 Temmuz 2025

      Yangınların ortasında dayanışmanın motor gücü: Kuryelerin afetle mücadelesi – Mesut Çeki

      2 Temmuz 2025

      Kadir Akın: “Türk sosyalistleri Ermeni sosyalistlerinin varlığını görmezden geldiler, çünkü onlar Ermeniydi.”

      27 Haziran 2025

      SYKP’li Turgan: Solun örgütsel bir yenilenmeye ihtiyacı var

      11 Haziran 2025
    • Dosyalar
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » 62.Hükümet Programı açıklandı: PKK’ye ‘siyaset yolu’ mesajı, AB ve cemaatle mücadele

    62.Hükümet Programı açıklandı: PKK’ye ‘siyaset yolu’ mesajı, AB ve cemaatle mücadele

    Siyasi Haber15 Eylül 2015
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Başbakan Ahmet Davutoğlu‘nun  TBMM Genel Kurulu’nda okuduğu 62. Hükümet Programı’nda, ‘paralel yapı’yla mücadele, çözüm süreci, yeni anayasa, Avrupa Birliği (AB) süreci ve demokratikleşme gibi pek çok konu yer aldı. Programda, Türkiye’nin “Cumhuriyetimizin ilanından sonraki en önemli çağdaşlaşma projesi” olarak tanımlanan AB’ye 9 yıl sonra üye olması öngörülürken “yerel yönetimlerin başta öz gelirleri olmak üzere finansman ve hizmet imkânlarını kuvvetlendirmek” ibaresinin altı çizildi. “Çözüm sürecinde toplumsal hayata kazandırma ve demokratik siyasete katılımın önünü aç­acaklarını” belirten Davutoğlu, “yeni, profesyonel bir sınır kolluğu teşkilatının kurulacağını” söyledi. Fethullah Gülen cemaatine yönelik kullanılan  ve “paralel yapı” adıyla anılan yapılanmayla gerginliklerin miladı olarak programda 7 Şubat MİT krizi gösterildi. “7 Şubat, 17-25 Aralık hadiseleri ve takip eden gelişmeleri devlete kast eden teşebbüsler” olarak tanımlayan Davutoğlu, “Bu tür te­şebbüsleri, geçmişteki vesayet odaklarının oluşturdukları kadar tehdit olarak görüyoruz” dedi.

     

    Ahmet Davutoğlu’nun TBMM Genel Kurulu’nda 62. Hükümetin programına ilişkin yaptığı konuşmada öne çıkan çoğu siyasi ifade şöyle: Bugün Eski Türkiye’nin tüm vesayet kurumları ve vesayetçi zihniyeti kaybetmiş, Yeni Türkiye kazanmıştır. (…)Eski Tür­kiye’nin vesayetçi anlayışını ve uygulamalarını değişik kılıklar altında yeniden canlandırmaya çalışanlar karşılarında milleti ve temsilcilerini bulacaklardır. AK Parti hükümetlerinin dirayeti devlet­te karar alma yeteneğini geliştirdi. Fakat, şimdi o geçmiş vesa­yetler bittikten sonra yeni vesayet türleri çıkmaya başladı. (…) Devlet otoritesinin parçalanmasına yönelik hiçbir faaliyete asla izin vermeyeceğiz. Demokrasimize ve ulusal güvenliğimize kas­teden yapılanmalara karşı, hukuk içinde kararlılıkla mücadele etme görevi halkımızın bizlere yüklediği bir sorumluluktur.

    Etnik, dini ve mezhepsel aidiyetlerden önce tarihdaşlık ve vatandaşlık an­layışını benimsiyoruz. Daha önce gerçekleştirdiğimiz, iç hukukumuz ile temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalar arasında ihtilaf çıkması halinde, uluslararası antlaşmaları esas alan po­litikamızla uyumlu olarak, temel hak ve özgürlükler alanında uluslararası normlar, bundan sonra da tüm politikalarımıza te­mel teşkil edecektir.

    AB sürecine yeni bir ivme kazandırmak ve her alanda reform çalışmalarını hızlandırmak amacıyla 2014-2017 dönemini kapsayan “AB’ye Katılım İçin Ulusal Eylem Planı” hayata geçirilecektir. Hedefimiz Cumhuriyetimizin 100. yıldönümünü AB üyeliği ile taçlandırmaktır.

    Milli iradeye rağmen üreti­len “kırmızı çizgiler” anlayışının, Yeni Anayasa için engelleyici bir faktör olarak gösterilmesini kabul etmediğimizi belirtmek istiyoruz. Yeni Anayasa’nın şekil açısından kısa, açık ve her vatan­daş tarafından anlaşılabilir olması da hedeflerimiz arasındadır.

    62. Hükümet olarak çözüm süreci kapsamında yeni yol harita­sının hedeflerini; terörün bitmesi, silahsızlandırma, toplumsal hayata kazandırma ve demokratik siyasete katılımın önünü aç­mak şeklinde koyacağız. Çözüm Süreci, bölünmenin değil birleşmenin, küçülmenin de­ğil büyümenin, parçalanmanın değil bütünleşmenin ve kalıcı bir bölgesel güç olabilmenin yegâne anahtarı konumundadır. Bu süreç, toplumda psikolojik restorasyon yaparak, yeni bir aidiyet bilincini ortaya çıkaracak ve tahkim edecektir.

    İnsan hakları alanında var olan sorunlu alanların tümü tek tek tespit edilerek çözüm için atılacak adımları içeren bir eylem planı hazırlanmış ve uygulanmaya konulmuştur. Türkiye bu alanda aldığı önlemler yönünden Avrupa Konseyi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından diğer ülkelere örnek gösterilir hale gelmiştir. Yargı alanındaki temel sorunumuz, bazı yargı mensupla­rının siyasi-ideolojik bir misyon üstlenmesi ve hakem olma vasfını yitirerek taraf haline gelmesidir.

    Geleneksel vesayetçi aktör ve kurumlarla yürüttüğü mücadele neticesinde hükümetlerimiz, milli iradeye dayalı demokratik bir siyasal sistemi inşa etme hedefine odaklanmışken, 7 Şubat, 17-25 Aralık hadiseleri ve takip eden gelişmelerle yeni bir vesayet odağının saldırılarına maruz kalmıştır. Uluslararası bağlantıları da değerlendirildiğinde, bu yapılan­malar sadece hükümetimize yönelmiş bir tehdit olarak değil, devletin varlığına kast eden, onun yapısını çökertmeyi hedef­leyen bir ulusal güvenlik sorununa dönüşmüştür. Bu tür te­şebbüsleri, geçmişteki vesayet odaklarının oluşturdukları kadar tehdit olarak görüyor ve her türlü vesayete karşı mücadelemiz çerçevesinde ele alıyoruz. Bu konuda kararlı ve dirayetli dura­cağımız konusunda hiç kimsenin şüphesi olmasın.

    Sınırlarımızın korunmasından sorumlu olacak yeni, profesyonel bir sınır kolluğu teşkilatının kurulması için çalışmaları sürdürüyoruz. Bütün polis merkezleri ve jandarma karakolları gerçek anlam­da modernize edilmiş, şeffaf hale getirilmiştir. Kolluk teşkilatlarının fonksiyonları gözden geçirilecek, kamu ya­rarı ve kolluğun asıl misyonu gözetilerek yeniden düzenlenecektir.

    İlk defa kamu yöneticileri için etik kurallar getirdik ve denetim mekanizmaları kurduk. Hükümetimiz, Türkiye’nin 2023 yılında amaçladığı ekonomik ve siyasal açıdan öngörülebilir, şeffaf, demokratik ma­nada tahkim edilmiş ve yolsuzluklara karşı sıfır toleranslı Türkiye hedefine yönelik mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir.

    Kamuda “kâğıtsız ofis” dönemini başlatacak ve yazışmaların elektronik ortamda gerçekleştirilmesini yaygınlaştıracağız.

    Yerel yönetimleri daha da güçlendirmeye yönelik yasal ve kurumsal düzenlemelerimiz devam edecektir. Yerel yönetimlerin başta öz gelirleri olmak üzere finansman ve hizmet imkânlarını kuvvetlendireceğiz.

    Hükümetlerimiz döneminde gerçekleştirilen önemli yenilikler­den bir diğeri de özel dershanelerin özel okula dönüştürülme­sidir. Büyük önem atfettiğimiz ve üzerinde yoğun bir şekilde çalıştı­ğımız diğer bir konu da YÖK reformudur. Demokratik, özgür­lükçü ve evrensel değerlere uygun bir üniversite tasavvuru ana önceliklerimizden bir tanesidir.

    Hükümetimiz ve Merkez Bankası tarafından enflasyon hedefle­ri üç yıllık vadede belirlenecek ve kamuoyuna duyurulacaktır. Merkez Bankası fiyat istikrarını sağlamak için uygulayacağı para politikasını ve kullanacağı para politikası araçlarını bağımsız bir şekilde belirlemeye devam edecektir. Faizsiz bankacılığın geliştirilmesi için kamu sahipliğinde katılım bankalarının kurulmasına yönelik çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Cari açığı daha düşük seviyelere indirmek ve enerjide dışa ba­ğımlılığı azaltmak amacıyla yerli ve yenilenebilir enerji kay­naklarının enerji arzı içindeki payının artırılmasına ve nükleer santrallerin kullanılmasına yönelik başlatılan çalışmalara karar­lılıkla devam edilecektir. 12 yıllık kazanımlarımızdan hareketle, 2023 yılında dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmeyi hedefliyoruz.

    12 yıllık iktidarımızın en büyük başarılarından birisi dış po­litikayı milletimize mal etmemizdir. (…)Türkiye’nin bu insani ve vicdani duruşundan geri adım atması mümkün değildir. Artık olaylara seyirci kalan değil, yön veren bir ülke olarak Türkiye’nin dış politika tercihleri tüm dünya tarafından yakın­dan takip edilmektedir. Kendi tarihi ve coğrafyası ile barışık ve bunları stratejik bir değer olarak gören dış politikamızı sürdür­meye kararlıyız. Kıbrıs sorununun, Ada’daki her iki halkın asli kurucu iradelerini, siyasi eşitliklerini ve Ada’nın ortak sahibi olmalarını temel alan müzakere edilmiş adil ve kalıcı bir çözüme kavuşturulması için garantör ülke ola­rak yapıcı katkımızı sürdüreceğiz ve Birleşmiş Milletlerin bu yöndeki çabalarını destekleyeceğiz. Irak’taki siyasi istikrarsızlık ve kutuplaştırıcı politikalar, Su­riye’de devam eden çatışmanın da olumsuz etkileriyle ülkede mezhep ayrımlarını keskinleştirmiştir. Her iki ülkedeki siya­si otoritenin halkın meşru siyasi taleplerini dikkate almaması nedeniyle, oluşan boşluğu doldurma ve toplumsal beklentileri karşılama iddiasındaki terör örgütleri ve şiddet yanlısı gruplar bu ülkelerde zemin kazanmıştır. Irak’ın toprak bütünlüğünün korunması, ülkede güvenlik ve istikrarın tesisi, demokrasinin güçlendirilmesi, iç barışının sağ­lanması, komşularıyla ve uluslararası toplumla bütünleşerek bölge açısından güvenlik ve refah yaratan bir devlet haline dö­nüştürülmesi Irak’a yönelik dış politikamızın temel ilkeleridir. Türkiye, meşru talepleri bastırıl­maya çalışılan Suriye halkının yanında ve rejim mezaliminin karşısında olmaya devam edecek,Suriye halkının demokrasi, hukukun üstünlüğü ve evrensel değerlere dayalı yeni bir Suriye kurulmasına yönelik talepleri karşılanıncaya kadar Suriye hal­kıyla mevcut dayanışmasını kararlılıkla sürdürecektir. Ülkemizin ev sahipliğini yaptığı ve İslam ülkeleri arasında kal­kınma alanında bilgi ve tecrübelerin paylaşılmasına, anlayış birli­ğinin oluşturulmasına ve politikaların yakınlaştırılmasına hizmet eden İSEDAK’ı önümüzdeki dönem daha da güçlendireceğiz.

    http://t24.com.tr/’den alınmıştır.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    KHK’lilerden TBMM’deki çözüm komisyonuna katılım çağrısı: “Barış, mağduriyetler giderilmeden tamamlanmaz”

    12 Ağustos 2025

    Van’da kayyımın işten çıkardığı 223 işçi için yürüyüş: “Kayyım gidecek, işçiler dönecek”

    4 Ağustos 2025

    DEM Parti’den şeffaflık vurgusu: “Komisyonun açık ya da kapalı olmasından çok sürecin anlatılması önemli”

    4 Ağustos 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Furkan Ege

    Sahip olduğunuz servet bizden çaldıklarınızdır

    Özlem Tolu

    Kamuda 8. dönem TİS: Masanın siyaseti, emekçinin gerçeği ve çıkış yolu

    Tuncay Yılmaz

    Yangını büyütelim!

    Siyasi Haber

    Kadınlara “lütuf” gibi sunulan hak: Yarım zamanlı çalışma tuzağı

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Sevda Çetinkaya

    Paris Komünü’nden Aydın’a uzanan bir ders

    Ertuğrul Kürkçü

    ‘Gizli’ toplantının açık mesajı

    Aziz Çelik

    6,5 milyonu bekleyen tehlike! Kamu emekçileri toplu pazarlığı

    Akdoğan Özkan

    İsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    Kamu emekçileri 18 Ağustos’ta alanlarda: PTT’den iş bırakma eylemi öncesi gözdağı

    17 Ağustos 2025

    Kuşadası Belediyesi’nde emek hırsızlığı ve mobbing iddiaları: Gazeteci Güzelcan görevinden istifa etti

    16 Ağustos 2025

    Türkiye’de genç işçilerin direnişi

    15 Ağustos 2025
    KADIN

    Temmuz ayında en az 28 kadın katledildi: Şiddet yayılıyor, sessizlik büyüyor

    6 Ağustos 2025

    Patriarkayı yık

    22 Haziran 2025

    Kadının İnsan Hakları Derneği, İstanbul Sözleşmesi’ni AİHM’e taşıdı

    3 Mayıs 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.