AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin, kamu görevlileri hakkında verilen kararın Yargıtayca, 15 sanık yönünden bozulmasının ardından yeniden başlayan davanın görülmesine devam ediliyor.
Çağlayan’daki İstannbul Adalet Sarayı’nda görülen davanın duruşma 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayacak.
11 Ekim 2024’te görülen duruşmada, alınan beyanlar ve savunmaların ardından ara kararını açıklayan mahkeme, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına, tutuksuz sanıkların ise adli kontrol tedbirlerinin devam etmesine hükmederek duruşmayı 10 Ocak 2025 tarihine ertelemişti.
Mütalaada 8 sanık hakkında 2’şer kez ağırlaştırılmış müebbet istemişti
Davada esas hakkındaki mütalaasını açıklayana savcı, sanıklar Veysal Şahin, Osman Gülbel, Onur Karakaya, Okan Şimşek, Mehmet Ayhan, Hasan Durmuşoğlu, Gazi Günay, Ali Öz hakkında ”tasarlayarak kasten öldürme” ve ”Anayasa’yı ihlal” suçlarından 2’şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis, sanık Bekir Yokuş hakkında, ”tasarlayarak kasten öldürmeye yardım” ve ”Anayasa’yı ihlal” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 22,5 yıldan 30 yıla kadar hapis istemişti.
Yavuz Karakaya hakkında ”tasarlayarak kasten öldürmeye yardım” suçundan 22,5 yıldan 30 yıla kadar hapis, diğer sanıklar Volkan Şahin, Şükrü Yıldız, Mehmet Ali Özkılınç hakkında, mahkumiyetine yeterli kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden beraat istenmişti. Sanık Muharrem Demirkale hakkında ise, ”tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet talep edilmişti.
Davanın geçmişi
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 26 Mart 2021’de Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler, jandarma ve eski emniyet görevlilerinin de aralarında bulunduğu 6’sı tutuklu, 13’ü firari 78 sanığın yargılandığı davayı karara bağlamıştı.
Mahkeme, aralarında eski kamu görevlileri tutuklu sanıklar Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer’in de bulunduğu 26 sanığı 3 yıl 4 ay ila ağırlaştırılmış müebbet arasında değişen hapis cezalarına çarptırırken, aralarında eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun ve dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah’ın da bulunduğu 39 sanık hakkında düşme ve beraat ile ret kararı vermişti.
Mahkeme heyeti ayrıca, haklarında yakalama kararı bulunan, Fetullah Gülen, Ekrem Dumanlı ve Zekeriya Öz’ün de aralarında bulunduğu 13 firari sanığın dosyasını ayırmıştı.
Haklarında ceza verilen sanıklar ile cezaların yetersiz olduğunu belirten Dink ailesi avukatları karara itiraz etmiş, dosya İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince incelenmişti.
Ceza Dairesi, 5 Mayıs 2022’de yerel mahkemenin kararını usul ve yasaya uygun bulmuştu.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 62 sanık yönünden temyiz incelemesi yaptığı dosyaya ilişkin kararını 21 Haziran’da açıklamıştı.
Eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek’e ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet hapisleri onayan Daire, diğer sanıklar hakkındaki ‘tasarlayarak kasten öldürme’, ‘tasarlayarak kasten öldürmeye yardım’, ‘silahlı terör örgütüne üye olma’, ‘silahlı terör örgütüne yardım’ suçlarından verilen mahkumiyetlerin bazılarını onarken, bazı sanıklar hakkında verilen cezaları ise az bularak bozmuştu.
Daire, bu kapsamda bozma hükmü kurduğu sanıklar eski subay Muharrem Demirkale, eski Trabzon İl Jandarma Komutanı Ali Öz, Osman Gülbel, Yavuz Karakaya, Bekir Yokuş, Hasan Durmuşoğlu, Faruk Sarı, Mehmet Ayhan, Onur Karakaya, Okan Şimşek, Gazi Günay, Veysal Şahin, Volkan Şahin, Şükrü Yıldız ve Mehmet Ali Özkılınç yönünden dosyayı yerel mahkemeye göndermişti.
Öte yandan, Dink’in öldürülmesine ilişkin dönemin Trabzon İl Emniyet İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevli eski polis memurlarının aralarında bulunduğu sanıklar Hasan Durmuşoğlu, Mehmet Ayhan, Onur Karakaya ve Osman Gülbel’in yargılanmasına ilişkin açılan yeni dava bu dosya ile birleştirilmişti.
Bu iddianamede sanıkların, ihmali hareketleri nedeniyle Dink’in ölümüne neden oldukları, ‘kasten öldürme’ suçundan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandıkları ve aldıkları cezanın Yargıtay kararıyla da kesinleştiği ifade edilerek, ‘Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin anayasal düzenini ortadan kaldırmaya teşebbüs’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları isteniyor.