Close Menu
Siyasi HaberSiyasi Haber

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    19 Aralık’ın yıl dönümünde Bakırköy Kadın Cezaevi’nde robokoplu baskın

    21 Aralık 2025

    Iğdır’da su krizi derinleşiyor: İki ay sürecek kesinti yurttaşları mağdur etti

    21 Aralık 2025

    YÖK’ten lisans eğitiminin kısaltılmasına yönelik plan: Dört yıl üç yıla indirilebilir

    21 Aralık 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Güncel
      • Ekonomi
      • Politika
      • Dış Haberler
        • Dünya
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Ekoloji ve Kent
      • Haklar ve özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen
        • Çocuk
        • Engelli Hakları
      • Yaşam
        • Eğitim
        • Sağlık
        • Kültür Sanat
        • Bilim Teknoloji
    • Yazılar

      Bir kuşağın cebine kurulan tuzak: Uyuşturucu kullanımı ve sanal kumarın kesişiminde gençlik, yoksulluk ve sosyal politikalar

      20 Aralık 2025

      Suriye’de Aleviler için çember daralıyor: Çözüm halkın öz örgütlenmesinde

      19 Aralık 2025

      19 Aralık: Takvimin kapkara bir günü-1978-2000-2024

      19 Aralık 2025

      Müzakere-mücadele diyalektiği ve Süreç

      16 Aralık 2025

      Asgari ücret artışı en çok kime yarar?

      15 Aralık 2025
    • Seçtiklerimiz

      Neoliberal güvencesizlikten geç faşizmin belirsizlik rejimine: Emekçilerin askıda kalan hayatları

      19 Aralık 2025

      Misafir işçi programları işgücü sömürüsünün aracıdır

      17 Aralık 2025

      İmamoğlu davasındaki 4 bin 600 günlük (12 yıl 6 ay) sürenin mucidi kim?

      15 Aralık 2025

      Trump Doktrini: Küreselleşmenin krizi ve yeni Amerikan stratejisi

      14 Aralık 2025

      Stratejik illüzyon!

      8 Aralık 2025
    • Röportaj/Söyleşiler

      Özlem Tolu: 2026 bütçesi eğitimin daha fazla piyasalaşacağı bir dönemin habercisi.

      15 Aralık 2025

      Onur Hamzaoğlu: “Sağlık Bakanlığı’nın bütçedeki payı yüzde 15’in altında olmamalı”

      13 Aralık 2025

      AP Milletvekili Langensiepen: “Engellilik siyaseti için değil sosyal politika yapmak için başladım”

      11 Aralık 2025

      Feray Mertoğlu: Müzakere sürdürülürken faşizme karşı mücadele yükseltilmelidir

      2 Aralık 2025

      Amed Dicle: Suriye’de de Türkiye’de de Kürtler statüsüzlüğü kabul etmeyecek

      2 Aralık 2025
    • Dosyalar
      • “Süreç” ve Sol
      • 30 Mart Kızıldere Direnişi
      • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü 2022
      • AKP-MHP iktidar blokunun Kürt politikası
      • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri
      • Ekim Devrimi 103 yaşında!
      • Endüstri 4.0 üzerine yazılar
      • HDK-HDP Tartışmaları
      • Kaypakkaya’nın tarihsel mirası
      • Ölümünün 69. yılında Josef Stalin
      • Mustafa Kahya’nın anısına
    • Çeviriler
    • Arşiv
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Haftanın 10 günü: Fransız Cumhuriyetçi Takvimi ve ulus devlet inşası

    Haftanın 10 günü: Fransız Cumhuriyetçi Takvimi ve ulus devlet inşası

    BEYZA GÜNDÜZ Bianet için yazdı: Sadece 13 sene kullanımda kalabilen Cumhuriyetçi Takvimi, tamamen monarşi ve Katolik Kilisesiyle özdeşleştirilmiş olan Gregoryen takvimin sembolik bir reddi. Eski gelenekleri tamamen silmeye çalıştığı için halktan büyük bir direnç gördü. Gramsci’nin belirttiği gibi, hegemonya "rızayla" sağlanmalıydı. Ancak, takvimin uygulanabilir olmaması, onun devrimci bir vizyon taşıdığı gerçeğini ve mahiyetini değiştirmez.
    Beyza Gündüz2 Şubat 2025
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn WhatsApp Reddit Tumblr Email
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Fransız İhtilali’nden sonra, Jacobinler tarafından 1793’te kabul edilen Cumhuriyetçi Takvimi (Calendrier Républicain), ideolojik olarak Fransız ulus-devlet inşasını güçlendirmek ve eski rejimin (Ancien Régime) izlerini silmek gayesiyle icat edilmiş̧ epey sahsına münhasır denebilecek bir takvim. Fakat sadece 13 sene kullanımda kalabilmiş.

    Cumhuriyet Takvimi, yalnızca zamanı ölçme biçimini değil, kültürün her köşesine dokunarak devrimi simgeliyor. Aylar isimlerini, doğadan, mevsimlerden ve halkın yaşam ritminden alıyor; “Çiçek açma ayı”, “Hasat ayı” gibi isimlerle zikrediliyor.

    Devrim sonrası yeni kurumların, yeni yurttaşların ve hatta yeni yaşam stillerinin temelleri aydınlanma ve sekülerizme dayandırıldığından dolayı pazartesi ve salının yerini “haftanın birinci” günü, “ikinci günü” gibi “akılcı” isimler alıyor. Her gün 10 saatten, bir hafta 10 günden oluşuyor.

    Tamamen monarşi ve Katolik Kilisesiyle özdeşleştirilmiş olan Gregoryen takvimin sembolik bir reddiyesi diyebiliriz. Çünkü en basit örneğiyle bile, İsa’nın doğuşu yerine İhtilal milat olarak alınıyor.

    “Aydınlanmacı ve devrimci bir takvim bulmalıyız” fikrini öne atan ve yeni aylara ismini veren kişi ise Fabre d’Églantine’di.

    Fabre d’Églantine (asıl adı Philippe François Nazaire Fabre, 1750-1794), Fransız Devrimi sırasında önemli bir figür olan şair, oyun yazarı ve devrimci siyasetçiydi. En çok, Fransız Devrim Takvimi’nin isimlendirilmesini yapan kişi olarak tanınır.

    “Bizim görevimiz, zamanın ismini, kökenini ve anlamını halkın yaşamıyla birleştirmek; kralların ve azizlerin değil, doğanın ve emeğin yüceltilmesini sağlamaktır.”

    Bu sözü, Fabre’nin, takvimi sadece bir zaman göstergesi olarak değil, aynı zamanda devrimci değerlerin halkın zihnine kök salacağı bir araç olarak da gördüğünü anlatıyor.

    Peki, nedir bu “yeni” Fransız ayları ve anlamları?

    .

    Germinal

    ​​21 Mart – 19 Nisan: Tomurcukların filizlenmeye başladığı, doğanın uykusundan uyandığı ay.

    Senemiz tabii ki Fransız İhtilali ile Mart’ta başlıyor. 1 Ocak bu takvimde alelade bir gün! Zira, Benedict Anderson’un da söylediği gibi “Ulus, sürekli bir yeniden üretim süreci içinde; kültür, dil ve semboller, ulusu ayakta tutan bağlardır” değil mi?

    Bu isim, devrimci Fabre d’Églantine‘in yaratıcı zekâsının bir ürünü. Almanca “germen” (filiz, tomurcuk) kelimesinden türetilmiş ve çoğumuzun Émile Zola’nın aynı isimli ünlü romanıyla duyduğu bir kelime. Yani, bu ay sadece mevsimlerin değil, aynı zamanda fikirlerin, projelerin ve umutların da filizlenmeye başladığı o ilham verici başlangıcı simgeliyor. Kısacası, her şeyin canlandığı, uyandığı bir zaman.

    .

    Thermidor

    19 Temmuz – 17 Ağustos

    Thermidor, ismini Yunanca thermos kelimesinden alıyor. Ancak tarih sayfalarında bu ay, sıcak olmasıyla değil, politik bir dönüm noktası olmasıyla bilinir: 27 Temmuz 1794 tarihinde Maximilien Robespierre’in devrilmesi. Bu olay, şiddetli geçen Robbespierre döneminin sonunu ve daha ılımlı bir dönemin başlangıcını işaret eder.

    Maximilien Robespierre, Fransız Devrimi’nin Jakoben liderlerinden biri olup, Terör Dönemi’ni yöneten ve 1794’te giyotinle idam edilen radikal bir devrimciydi.

    Thermidor’un ardından gelen bu siyasi atmosfer, “Thermidorian” olarak anılacak ve radikal devrimci politikalardan uzaklaşıp düzeni yeniden sağlamayı hedefleyecekti.

    .

    Vendémiaire

    22 Eylül – 21 Ekim: Bağbozumu ayı

    Bu ay Napoleon‘a “General Vendémiaire” lakabını veren ay olarak biliniyor. Zira Vendémiaire yani Ekim ayında, Fransız Konvansiyonunda kralcıların sesinin yükseldiği, hatta silahlı ayaklanma başlatmaya yeltendiği dönemde, General Napoleon bu ayaklanmayı bastırır. Kralcılar Ekim Generali anlamına gelen “General Vendémiaire” lakabını kendisine layık görürler.

    Bu aylar gibi, yağış zamanı anlamındaki Pluviôse, kar ayı anlamındaki Nivôse gibi birçok doğa temelli kelime  ya yaratıldı ya da Latince’den uyarlandı.

    Ancak, Fransız Devrimi’nin büyüleyici ve bir o kadar trajik hikayesi, Fabre d’Églantine gibi isimlerin sonlarıyla gözler önüne serilir. Devrime coşkuyla kendini adayan bu şair ve oyun yazarı, idealleri uğruna mücadele eden bir figürdü. Fakat Robespierre ve Jakobenlerin radikalleşmesiyle başlayan Terör Dönemi, Fabre’nin de sonunu getirdi. Yolsuzluk suçlamaları ve Danton’a olan yakınlığı, 1794’te, onu giyotinin soğuk bıçağına götürdü. Fabre’nin idam sehpasına giderken düşündüğü şey, muhtemelen, hayatını adadığı devrimin kendi elleriyle onu yok etmesiydi.

    Peki Cumhuriyet Takvimi neden terk edildi?

    Uygulamadaki zorluklar, halkın bazı alışkanlıklarına uymaması ve laikleşme çabalarının gerilemesinden dolayı 1 Ocak 1806’da, Napolyon Bonapart tarafından, Fransız Cumhuriyet Takvimi resmen kaldırılarak Gregoryen Takvimi tekrar yürürlüğe koyuldu.

    Haftayı 10 güne bölen “dekad” sistemi, geleneksel dini tatil olan Pazar gününü anlaşılmaz hale getirdi ve şüphesiz ki halk arasında hoşnutsuzluk yarattı. Yeni aylar ve isimleri uluslararası ticaret ve günlük yaşam için kafa karışıklığına neden oldu. Napolyon Bonapart’ın iktidara gelmesiyle, Katolik Kilisesi ile uzlaşma politikası ön plana çıktı. 1801 Konkordatosu ile Katolik Kilisesi Fransa’da yeniden güç kazandı. Bu bağlamda laik bir takvimi sürdürmek siyasi olarak gereksiz hale geldi.

    Özellikle, eski dini bayramların yerine doğa olaylarını ve tarımsal döngüleri kutlamayı koyarak, halkı daha seküler bir yaşama teşvik etmeye çalıştı. Bu, yeni bir ortak anlam dünyası inşa etmek için önemli bir adımdı. Bu günün gözüyle baktığımda, hegemonya kurmak için bir kültürü tamamen yok etmek yerine onun unsurlarını dönüştürmek daha etkili olabilirdi diye düşünüyorum. Zira Cumhuriyet Takvimi, eski gelenekleri tamamen silmeye çalıştığı için halktan büyük bir direnç gördü. Gramsci’nin belirttiği gibi, hegemonya “rızayla” sağlanmalıydı. Cumhuriyet Takvimi, halkın gündelik ihtiyaçlarına yeterince uyum sağlamadığı için kendi rızasını üretemedi.

    Ancak, takvimin uygulanabilir olmaması, onun devrimci bir vizyon taşıdığı gerçeğini ve mahiyetini değiştirmez. Çünkü, kültürel hegemonya sadece pratikte değil, aynı zamanda bir ideoloji ve vizyon olarak sürekli meydan okuma ile inşa edilir. Takvim, mevcut düzenin sınırlarını zorlama ve toplumu daha ileriye taşımak için tasarlanmıştı. Dolayısıyla, Fransız Cumhuriyet Takvimi, kültürel hegemonya yaratma çabasının ve birleştirici bir anlatı ihtiyacının bir göstergesiydi. Belki başarıyla uygulanamamış olsa da, devrimci ideallerin kültürel alanda dönüşüm yaratması yolundaki cesur bir adımdı. Yalnızca döneminin değil, daha geniş tarihsel süreçlerin şekillenmesinde de şüphesiz etkili olmuş bir kilometretaşı olarak yerini koruyacaktır.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Telegram Email

    İlgili İçerikler

    Neoliberal güvencesizlikten geç faşizmin belirsizlik rejimine: Emekçilerin askıda kalan hayatları

    19 Aralık 2025

    Misafir işçi programları işgücü sömürüsünün aracıdır

    17 Aralık 2025

    İmamoğlu davasındaki 4 bin 600 günlük (12 yıl 6 ay) sürenin mucidi kim?

    15 Aralık 2025
    Destek Ol
    Yazılar
    Yıldırım Kaya

    Bir kuşağın cebine kurulan tuzak: Uyuşturucu kullanımı ve sanal kumarın kesişiminde gençlik, yoksulluk ve sosyal politikalar

    Siyasi Haber

    Suriye’de Aleviler için çember daralıyor: Çözüm halkın öz örgütlenmesinde

    Mehmet Murat Yıldırım

    19 Aralık: Takvimin kapkara bir günü-1978-2000-2024

    Muhsin Dalfidan

    Müzakere-mücadele diyalektiği ve Süreç

    Bağlantıda Kalın
    • Facebook
    • Twitter
    Seçtiklerimiz
    Şebnem Oğuz

    Neoliberal güvencesizlikten geç faşizmin belirsizlik rejimine: Emekçilerin askıda kalan hayatları

    Siyasi Haber

    Misafir işçi programları işgücü sömürüsünün aracıdır

    Kemal Vuraldoğan

    İmamoğlu davasındaki 4 bin 600 günlük (12 yıl 6 ay) sürenin mucidi kim?

    Ümit Akçay

    Trump Doktrini: Küreselleşmenin krizi ve yeni Amerikan stratejisi

    Güncel Kalın

    E Bültene üye olun gündemden ilk siz haberdar olun.

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook X (Twitter) YouTube
    EMEK

    SAG Hidrolik işçilerine İtalyan sendikacılardan destek

    21 Aralık 2025

    Şık Makas işçileri için “Dayanışma Eylem Haftası”: Birçok kentte mağaza önlerinde buluşma çağrısı

    20 Aralık 2025

    Birleşik Kamu-İş’in TBMM önündeki bütçe açıklamasına polis engeli

    20 Aralık 2025
    KADIN

    İran’da çeyiz yasası değişti: Boşanan kadınların tek mali güvencesi zayıflatıldı

    20 Aralık 2025

    Leyla Zana’ya tribünlerden cinsiyetçi saldırı: DEM Parti’den sert tepki

    19 Aralık 2025

    Kadınlardan 2026 bütçesine tepki: “Bu bütçe yaşamı değil savaşı finanse ediyor”

    19 Aralık 2025
    © 2025 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Home
    • Buy Now

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.