Ölüm orucunda olan iki avukattan Ebru Timtik’in durumunun kritik olduğunu açıklayan ÇHD, 33 kiloya kadar düşen Timtik için acil tahliye talep ederek, “Yarın geç olabilir” dedi. HDP konuyu meclis gündemine taşıdı.
Adil yargılanma talebiyle ölüm orucu kararı alan avukat Ebru Timtik ile avukat Aytaç Ünsal'ın sağlık durumunda kritik aşamaya gelinirken HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu,konuyu TBMM gündemine taşıdı.
Gergerlioğlu, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e iki avukatla ilgili "Sessizliğinizin sebebi; Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal da ölsün mü istiyorsunuz" sorusunu sordu.
Twitter hesabından yazılı açıklama yayınlayan Çağdaş Hukukçular Derneği, özellikle Timtik’in sağlık durumunun çok kötüleştiğini belirterek, sağlık raporlarına rağmen tahliye edilmediğini kaydetti.
Tutuklu avukatlardan Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal “adil yargılanma” talebiyle ölüm orucunda. Timtik’in eylemi 235, Ünsal’ın ise 202’nci gününde.
Adli Tıp Kurumu (ATK) raporuna rağmen tahliye edilmeyen avukatlardan Timtik, Bakırköy Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, Ünsal ise Halkalı Kanuni Sultan Süleyman Hastanesi’nde tutulmaya devam ediyor.
80 kilodan 33 kiloya düştüğü belirtilen Timtik’in sağlık durumunun çok kötüleştiğini duyuran ÇHD, “Sağlık raporlarına rağmen tahliye edilmeyen Ebru’yu kaybediyoruz. Saatlerimiz değil, dakikalarımız kaldı” dedi.
Timtik’in sıvı ve vitamin tüketiminin durduğunu, karnında şişlik belirdiği belirtilen açıklamada, “Ebru’yu yaşatabilmek için acilen tahliyesi ve bağımsız hekimlerce sağlığının kontrolü gerekiyor” diye vurgulandı.
ÇHD ayrıca, avukatlara zorla müdahale gibi bir adımın cinayet olacağını belirterek, “Sadi Konuk Hastanesi hekimlerini uyarıyoruz. Zorla müdahale cinayete ortak olmaktır. Ufacık kalan bedenlerine, iradeleri olmadan saldırmak meslek etiğine uymayıp ölümle sonuçlanır” ifadelerini kullandı.
“#EbruÖlüyorAcilTahliye” etiketiyle de Twitter’da ölüm orucundaki avukatların durumuna dikkat çekildi, yetkililere talepleri karşılayın çağrısında bulunuldu.
Ne oluyor?
İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi, ölüm orucundaki tutuklu avukatların başvurusunu kabul ederek sağlık durumlarının cezaevinde kalmaya uygun olup olmadığının tespiti için Adli Tıp Kurumu’nda muayene olmalarına karar vermişti.
ATK, Timtik ve Ünsal ile ilgili ilk raporunu açıklamış ve her ikisi için de “Hapishanede kalmaları uygun değildir” değerlendirmesinde bulunmuştu.
Timtik ve Ünsal’ın avukatları, 30 Temmuz günü İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’ne raporla birlikte tahliye dilekçelerini sunmuştu.
Ancak mahkeme, aynı gün tahliye talebini reddederek iki avukatın da tutukluluğunun devamına hükmetmişti.
Mahkeme ayrıca, “Hastane koşullarında tıbbi takip ve tedavilerinin ivedi olarak sağlanması hususunda gereğinin ifası için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına” karar vermişti.
Hukuk örgütleri, verilen bu kararın ‘zorla müdahaleye zemin hazırlamaya’ yönelik olduğunu vurgulamıştı.
ATK raporuna rağmen tahliye edilmeyen ölüm orucundaki avukatlar Timtik ve Ünsal, kendi istekleri dışında hastaneye kaldırılmıştı.
Dava süreci
2017 yılında aralarında Selçuk Kozağaçlı’nın da bulunduğu ÇHD ve HHB üyesi avukatlar bürolarına yapılan polis baskını sonucu gözaltına alınarak tutuklanmıştı.
Yargılama sonucunda mahkeme, 18 avukata “örgüt üyeliği” ve “örgüt yöneticiliği” iddialarıyla toplam 159 yıl 1 ay 30 gün hapis cezası vermişti.
Avukatlardan Ebru Timtik’e “örgüt üyeliği” suçlamasıyla 13 yıl 6 ay, avukat Aytaç Ünsal’a ise 10 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti.
İstinaf Mahkemesi’nce onanan dosya şu an Yargıtay’da.
Ölüm orucundaki her iki avukatın talebi de Yargıtay’ın kararı bozması ve ‘adil bir şekilde yargılanmak.’