Her geçen gün Aydın’da sayıları artan jeotermal enerji santrallerine (JES) karşı Aydınlılar miting gerçekleştirdi.
Efeler ilçesinde çevreciler tarafından JES’lere karşı miting yapıldı. JES’lerin çevreye ve doğaya verdikleri zararlara dikkat çekmek amacıyla gerçekleştirilen etkinliğe yüzlerce vatandaş katıldı.
Aydın Büyükşehir Belediyesi önünden başlayan yürüyüşün ardından çevreci kalabalık, İstiklal Caddesi üzerinden devam edip Atatürk Kent Meydanı’ndaki miting alanına ulaştı. Yürüyüş boyunca JES karşıtı sloganlar atan katılımcılar, JES’lerin doğaya, tarıma ve insan sağlığına vermiş olduğu zararları belirten dövizlerle de dikkat çekmeye çalıştı. Efeler ve yöresel kıyafetli vatandaşların yanı sıra Aydın’ın önemli tarım ürünlerini yanlarında getirerek yürüyüş ve mitinge katılan bazı vatandaşlar ise renkli görüntülere sahne oldu.
"JES incir ve zeytinde verimi düşürdü"
Mitingde konuşan Gülten Şimşek, "Jeotermal santral sahiplerinin temiz ve yenilenebilir bir enerji kaynağını sırf daha fazla para kazanma uğruna hoyratça kullanmaları sonucunda sokakları portakal çiçeği kokan Efeler ilçemizi ve dağları kekik kokan köylerimizi, jeotermal akışkanın doğaya bırakılması ve zararlı gazların da atmosfere salınması nedeniyle çürük yumurta kokusu kaplamıştır. Göğe salınan buhar karbondioksit, hidrojensülfür ve diğer gazlar ile derelere salınan akışkan incir ve zeytinde verim ve kaliteyi düşürmüştür. Berrak akan derelerimizde yüzen balıklar, ağaçlarda tüneyen kuşlar ölmeye, zeytin, incir ve diğer meyve ağaçları kurumaya başlamıştır. Buna dur diyecek, önlem alacak, zararı önleyecek bir yetkili görünmemektedir" dedi.
"Yeni JES'lere izin verilmesin"
Jeotermal akışkanın hoyratça kullanılmasından kaynaklanan sağlık sorunları yaşamak istemediklerini dile getiren Şimşek, “Efeler ve Aydın halkı olarak yetkililerden talebimiz, yerli ve yenilenebilir enerji kaynağımızın para hırsına kurban edilmemesidir. Kaynağımızın hoyratça kullanılması nedeniyle çevre kirliliği yaratmasının önüne geçilmesi, insan sağlığının, doğanın, toprağın, incir ve zeytin ağaçlarının korunmasıdır. Haklı ve yasal taleplerimizin yerine getirilmesini, geri dönülmeyecek zararlara ve doğal yıkıma sebep verilmemesi için, yeni sondaj kuyularının açılmasına, yeni jeotermal elektrik santrali kurulmasına izin verilmemesini talep ediyoruz” diye konuştu.
Avukat Yakan: Bu zehir kuyuları Aydın'ı zehirliyor
Kızılcaköylü Avukat Akın Yakan, “Çiftlik Alanı içinde yapılması planlanan jeotermal tesis Aydın’ın Mimar Sinan Mahallesi’ne kuş uçumu bin 500 metre civarında yakınlıkta. Yerleşim yerlerine bu kadar yakın noktalarda jeotermal tesis kurulması açıkça yasalara ve tüm ulusal, uluslararası normlara aykırıdır. Birinci sınıf tarım alanı olan zeytin ve incir bahçelerinin içine hiçbir şekilde jeotermal santral yapılamaz. Zeytinciliğin korunması hakkındaki kanun buna bağlı yönetmenliklerin ve maddelerin de zeytinlik alanda merkezden 3 kilometre bir yarıçaplı daire içerisinde herhangi bir sanayi kuruluşunun herhangi bir fabrikanın, herhangi bir tesisin kurulması kesinlikle yasaya aykırı. Bugüne kadar iptal edilen ÇED dosyalarının hepsinin altında bunlar yatıyor. Sulama alanlarının içerisinde santral yapamazsınız. Şu anda santral yapılması planlanan alan, İkizdere Barajı'nın hemen altında. Tüm yer altı sularını, İkizdere Barajı'nı doğrudan doğruya kirletme riski var. Bu zehir kuyularıyla Aydın’ın tarımı, toprağı, havası ve iklimi insanı zehirlenmek isteniyor. Jeotermal santraller şirketler tarafından vahşice işletiliyor. Reenjeksiyon yapılmaması nedeniyle doğanın hızla kirlenmesinden dolayı itirazımız var” ifadelerini kullandı.
Ses Gazetesi