Adana’da 5 ve 6 yaşındaki iki çocuğunu istismar etmek suçundan 35 yıl 7 ay 15 gün ceza alan M.A.K’nin cezası, istinaf mahkemesi incelemesinin ardından bozulmuştu. Yürütülen yargılamada sanık M.A.K’ye beraat kararı çıktı.
Adana’da 5 ve 6 yaşındaki iki çocuğunu istismar etmek suçundan 35 yıl 7 ay 15 gün ceza alan M.A.K’nin cezası, istinaf mahkemesi incelemesinin 35. gününde olayın tanıdığı olmadığı gerekçesiyle bozulmuştu. Cezanın bozulmasından sonra yürütülen yargılamada beraat kararı çıktı.
6 yıldır evli olan kadın sistematik şiddet gördüğü M.A.K.’den boşanmak için dava açtı. Boşanma davası sürerken Aile Mahkemesi çocukların velayetinin kime verileceği hususunda Sosyal İnceleme Raporu düzenlenmesini istedi. Sosyal hizmet uzmanının yaptığı görüşmede çocukların babaları tarafından istismar edildiği ortaya çıktı. İlk şikayette savcının “Boşanma aşamasındasınız, aranızda husumet var” diyerek takipsizlik vermesinin ardından itirazlar üzerine dava açıldı.
Çocuklar, ÇİM ve duruşmada maruz kaldıkları cinsel istismarı anlattı. M.A.K, 2020 Kasım ayında “çocuğun cinsel istismarı, çocuğun görebileceği yerlerde müstehcenlik, müstehcen içerik üretmekte çocuğun kullanılması” suçlarından toplam 35 yıl 7 ay 15 gün 35 yıl ceza aldı. İtiraz üzerine dosya Adana Bölge Adliye Mahkemesi 12’nci Ceza Dairesi’ne gitti. 16 Aralık’ta açılan dosya 20 Ocak tarihinde, yani 35 günlük incelemenin ardından karara bağlandı. Olayın tanığı olmadığı gerekçesi ile karar bozuldu. Bozma kararından sonra 2’nci duruşma Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Sanık M.A.K’ye delil yetersizliği gerekçesiyle beraat kararı verildi.
Masumiyet karinesini ‘bahane’ ediliyor
Adana Kadın Platformu duruşma öncesindeki açıklamada yargının en çok başvurduğu ilkenin masumiyet karinesi olduğunu belirtildi ve “Bu dosyalarda mağdur çocukların tutarlı ifadelerine, uzmanların verdikleri çocukların beyanlarına itibar edilebileceğine dair raporlara rağmen çocukların anlattıkları yok sayılarak verilen beraat kararlarından tiksindik. Soruyoruz, çocukların beyanlarının itibar edilebilir olduğuna dair raporlar gözetilmeyecekse neden çocuklara olaydan nice sonra aynı travmayı yaşatmak pahasına yeniden raporlar aldırılıyor? Başka hiçbir suç tipinde aklınıza gelmeyen masumiyet karinesi, kadına yönelik suçlarda neden hiç aklınızdan çıkmıyor? Mesela eşini öldürmek suçundan ceza verdiğiniz Fikriye Özbek dosyasında o kadar tanık anlatımına, tutarlı ifadelere, delillere rağmen neden masumiyet karinesini düşünmediniz?”
Adana Kadın Platformu olarak önünde sonunda gerçeğin ortaya çıkacağına ve adaletin tecelli edeceğinin altını çizdi. Açıklamada, “Adaletin sağlanması, istismarcının hak ettiği cezayı alması için sonuna kadar bu davanın takipçisi olacağız. Bu dosyanın kapatılıp zanlının cezasız bırakılmasına, istismar mağduru çocukların sesinin kısılmasına, istismarı ortaya çıkarmak için mücadeleye atılan kadınların umudunun, cesaretinin kırılmasına asla izin vermeyeceğiz” denildi.