Reyhanlı Katliamı ile ilgili açığa çıkan belgelerde, Hatay Emniyet Müdürlüğü başta olmak üzere birçok sorumlunun katliamdan haberdar olmasına rağmen gerekli önlemleri almadığı gözler önüne serildi
AKP’nin Suriye Savaşı’nda sınırları cihatçı çetelerin üssüne dönüştürmesinin en kanlı sonucu olan Reyhanlı Katliamı’nın davasına Ankara’da devam ediliyor. Adana’da başlayan, özel yetkili mahkemelerin kapatılmasıyla Hatay’a, oradan da güvenlik gerekçesiyle Ankara’ya taşınan davanın 7. duruşması bugün (27 Nisan) saat 10.00’da Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
Patlayıcı yüklü araç teknik ve fiziki takip altındaydı
SendikaOrg'un haberine göre, katliamla ilgili açığa çıkan belgelerle, Reyhanlı Katliamı’nda kullanılacak olan patlayıcı yüklü iki aracın markası, rengi ve plakası bilinmesine ve yargılanan sanıkların bir kısmı hakkında teknik ve fiziki takip olmasına rağmen katliamın gerçekleştiği gözler önüne serildi.
Ankara’da 9’u tutuklu 33 sanığın yargılandığı dava dışında katliamın gerçekleşmesinde sorumlu olan Hayat eski İl Emniyet Müdürü ve diğer polisler hakkında “görevi kötüye kullanma” suçlamasıyla açılan iki dava var. Emniyet yetkilileri hakkında açılan ilk davada polislerin sorumluluğu MİT ihbarının iletilmesindeki ihmal ile sınırlı tutulurken ikinci davada istihbarat çalışmalarının ve önleyici tedbirlerin alınmasında gerekli çalışmaların yürütülmemesi olarak kayda geçti.
Reyhanlı Katliamı’nın ardından Diyarbakır, Suruç ve Ankara Katliamları yaşanmasına rağmen Emniyet teşkilatının ve MİT’in sorumluluğunun basit bir ihmal veya görevi kötüye kullanma ile sınırlı olmadığı Reyhanlı’da açığı çıkan belgelerle bir kez daha gözler önüne serildi.
Teknik arıza yok, ihmal var
Dava dosyası dosya kapsamında kamu görevlileri ile ilgili olarak yürütülen “görevi kötüye kullanma” suçlamasıyla dava açılmıştı. Savcılık tarafından polislerin yargılanması istemiyle hazırlanan iddianamede, polislerin gelen ihbarları işleme koymaması nedeniyle görevlerini ihmal ettiği söylendi.
Hatay İl Emniyet Müdürlüğü’ne yapılan istihbaratın Polnet’te yaşanan arıza nedeniyle ilçe emniyete ulaşmadığı iddia edilse de yapılan soruşturma kapsamında ilçe emniyetlerine birçok istihbarat bilgisinin aktarıldığı ancak bu istihbaratların yeterince değerlendirilmediği belirtildi.
8’inde ihbar, 10’unda bilgi paylaşımı, 11’inde katliam
8 Mayıs 2013 tarihinde ayrıntılı yazılı bir ihbar metni Hatay İl Emniyet Müdürlüğü’ne ulaştı. İhbar üzerine MİT bombalı saldırıyı yapacak araç hakkında ayrıntılı bir bilgiyi yazılı olarak tekrar Hatay İl Emniyet Müdürlüğü’ne iletti. Ancak Hatay İl Emniyet Müdürlüğü diğer birimleri arayarak herhangi bir bilgilendirme yapmadı.
Adım adım katliam
Yapılan ihbarlar doğrultusunda katliamın göz göre göre işlendiği bir kez daha ortaya çıktı. MİT dış makam notuyla bombanın patlayacağı aracın Hatay’da olma ihtimalini dile getirdi. Ancak Hatay İl Emniyet Müdürlüğü bütün birimleriyle arama yapmadı, sınırlı olarak yapılan uygulamalarla yetinildi ve şüpheli şahısların yakalanması için savcılıkla herhangi bir işbirliği yapılmadı. Ve bomba yüklü araçlar Reyhanlı’ya herhangi bir güvenlik kontrolüne takılmadan girdi.
Katliam önlenebilirdi
53 kişinin hayatını kaybettiği Reyhanlı Katliamı’nın önlenebilir olduğu bir kez daha gözler önüne serildi. Hatay Emniyet Müdürlüğü başta olmak üzere birçok sorumlu katliamdan haberdar olmasına rağmen gerekli önlemleri almadı. Emniyet yetkililerine defalarca istihbarat gitmesine rağmen yetkililer kentte güvenlik önlemi almaya gerek duymadı ve 11 Mayıs 2013’de Reyhanlı’da gerçekleşen katliamda 53 ki��i hayatını kaybetti.