Türkiye’de 2003 yılında 4857 sayılı İş Kanunun kabul edilmesine kadar, İşçi Sağlığı ve Güvenliği Kavramı kullanılırken 2003 yılından bu yana iş sağlığı ve güvenliği kavramı kullanılmaya başlandı. 6331 sayılı İş Sağlığı Güvenliği Kanununda da “İşveren, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlü” denilmekle birlikte yasada ve ikincil mevzuatta iş sağlığı ve güvenliği kavramının kullanılması sürdürülmektedir. Kullanılan kavramlar, sınıfsal konumlanışı da yansıtır. Çalışanların sağlık ve güvenliğinin sağlanması söz konusu ise kullanılacak kavram, işçi sağlığı ve güvenliği kavramıdır.
Bir başka kavram tartışması da, kaza mı, cinayet mi kavramları üzerinde yoğunlaşmaktadır. Yüksekten düşme, elektrik akımına kapılma, makinaya sıkışma gibi nedenlerle bir döngü olarak, her gün birçok işçi can vermektedir. Yıllardır ölümler bu şekilde tekrar etmektedir. Geleceği bilinen, buna karşın önlem alınmadığı için gerçekleşen ölümlere “kaza” sonucu ölüm denilemez.
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) 2003 yılından bu yana Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği günü olarak kabul ettiği 28 Nisan tarihinde, “iş ve meslek hastalıkları ile iş kazalarının önlenmesi konusundaki çalışmaları geliştirmek, önleme ve koruma gereksinimine dikkati çekmek” amacıyla her yıl belirlenen bir tema çerçevesinde 28 Nisan’da etkinlikler düzenlenmektedir.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı kararı ile 1987 yılından beri 4-10 Mayıs haftası İşçi Sağlığı ve Güvenliği Haftası (4857 sayılı İş Kanunundan sonra İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası) olarak kutlanmaktadır. Uzun yıllar hemen hemen tüm illerde çeşitli etkinlikler yapılan hafta, AKP iktidarı ile sönümlenmiş, zamanla sadece bir ilde etkinlik düzenlenmeye başlanmış, 2024 yılında hiçbir etkinlik düzenlenmemiş, 2025 yılında herhangi bir etkinlik düzenleneceğine dair bilgi bulunmamaktadır.
Her gün en az 2.000 iş kazası meydana geliyor, en az 6 işçi iş kazası/cinayeti sonucu can veriyor. Her gün 30 işçinin can verdiği meslek hastalıkları tespit bile edilmiyor. Bu nedenle işçi sağlığı ve güvenliği bir güne, bir haftaya sığdırılamaz. Duyarlık yaratılması amacıyla özel günler, haftalar ilan edilebilir. Nitekim Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği (TMMOB) de 3 Mart tarihini İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü olarak ilan etmiştir.
ILO İstatistiklerinde Türkiye, iş kazası! ve ölüm sayısında yıllardır azalmak yerine artan şekilde Avrupa ülkeleri arasında birinci sırada, Dünya’da da ilk sıralarda yer almaktadır.
İşçi sağlığı ve güveliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının gündeminde değildir. İşyerleri denetlenmemektedir. 3 ya da 4 müfettişin yer aldığı gruplar 2 ayda toplam 10 işyerini denetlemektedir. Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı faaliyet raporuna göre bir yılda toplam 5.013 denetim yapılmıştır. Denetimlerde programda yer alan her işyeri birinci ay denetlendikten sonra ikinci ay yeniden denetlenmektedir. Dolayısı ile 5.013 denetim, bu sayıdaki işyerinin denetlendiği anlamına gelmemektedir. Yüz binlerce kaza! 1.900 ölüm meydana gelmiş olmasına rağmen, bir yılda sadece 69 kaza bakanlık müfettişlerince incelenmiştir. Bakanlığın tek ilgisi toplu ölümlerden sonra “ müfettiş görevlendirdik” demeciyle sınırlıdır. Nitekim Kartalkaya Katliamı sonrası hazırlanan bilirkişi raporunda; “T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkililerinin gerekli denetimleri zamanında ve gereği gibi yapmadıklarından dolayı olayda birinci derecede etkili oldukları” tespiti yer almaktadır.
İşyerlerinde işçi sağlığı ve güvenliğinin sağlanması işverenin yükümlülüğüdür, Ancak, denetlenmeyen, işyerlerinde yaşanan ölüm sonucu ceza almayan, işverenlerden çok iş güvenliği uzmanlarının yargılandığı bir sistemde işverenler işçi sağlığı ve iş güvenliğinin sağlanması konusunda çaba göstermemektedir.
İşçi sağlığı ve güvenliğinin sağlanması çok az sayıdaki sendika ve konfederasyonun gündeminde yer almaktadır. Meslek örgütleri, sendikalar tarafından yapılan öneriler, bakanlık tarafından önemsenmemektedir. Toplanmaması İLO Sözleşmelerine İlişkin Uzmanlar Komitesi 2022 Yılı Raporunda da dile getirilen, eleştirilen, Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Konseyi 2017 yılından bu yana işlevsiz hale getirilmiş, toplanmamaktadır.
3 gün sonra 1 Mayıs İşçi Sınıfının Birlik, Mücadele Dayanışma Günü; işçilerin, örgütlerinin, siyasi partilerin, işyerlerinde işçilerin ölmemesi talebini daha yüksek sesle dile getireceği, yılın her günü, her anı bu talep için mücadele edeceği günler dileği ile 28 Nisan İşçi Sağlığı ve Güvenliği Günü kutlu olsun.