Tiktok internette eğlencenin adresi olarak bilinir. Ama ekranın mavi ışığının ardında başka bir dünya var. TikTok aynı zamanda bir fabrika. Üretim bantları sınır tanımayan, asla paydos etmeyen bir fabrika…
İçerik moderatörü, topluluk yöneticisi, veri analisti, çözüm yöneticisi, arayüz tasarımcısı, uzman, koordinatör… Unvanlar havalı ama ofisler havasız. Düşük ücretler, uzun mesai saatleri, ulaşılmaz performans hedefleri… Siz izlerken eğleniyor olabilirsiniz ama o TikTok işçileri gülümsemiyor bile.
TikTok’taki en zorlu görev içerik moderatörlüğü. Çinli patron ByteDance bu işi Avrupa ve ABD’deki taşeron şirketlere devretmiş. Bu şirketler de işleri Kolombiya, Türkiye, Kenya ve Fas gibi ülkelerdeki işçilere yaptırıyor. Bu zincir, iyi eğitimli, yabancı dil bilen ve teknolojiye hâkim iş gücünü düşük ücretlerle çalıştırmayı kolaylaştırıyor. Dijital ekonominin işleyişi, patronlara sorumluluktan kaçma fırsatı sunuyor.
Türkiye’de de faaliyet gösteren Teleperformance, Kolombiya’da TikTok adına yüzlerce eğitimli beyaz yakalıyı işe almış. 2023 yılında 1 milyar avro kâr açıklayan Fransız teknoloji devi Teleperformance, dünya genelinde 500 bin çalışanıyla farklı şirketlere “müşteri hizmetleri”, “teknik destek” ve “içerik moderasyonu” alanlarında hizmet sunuyor.
Kolombiya’daki TikTok işçileri, günlerini ve gecelerini, şiddet, intihar ve çocuk istismarı videolarını izleyerek geçiriyor. Bu içeriklerdeki vahşetin rüyaları kâbusa çevirdiğini söylemeye bile gerek yok.
Ses, ışık, içerik yoğunluğu ve ergonomi kaynaklı sağlık sorunlarına karşı neredeyse hiçbir önlem alınmıyor. Önlerinde doldurulması gereken kotalar var: İzlenecek videolar, yapılacak çeviriler, doldurulacak formlar… Yetişemeyen işçi disiplin cezası ya da prim kesintisiyle karşılaşıyor. Aldıkları ücretler ise Avrupa’daki meslektaşlarına kıyasla gülünç seviyede kalıyor.
İşçiler başvurmalarına rağmen psikolojik destek alamıyor. Kadın çalışanlar, regl dönemlerinde bile, mola vermeden şiddet içeriklerini izlemek zorunda bırakılıyor. Evden çalışanlar ise kamera sistemleriyle sürekli gözetim altında tutuluyor.
Kolombiya’daki TikTok işçileri, haklarını aramak için sendikaya üye oldu; ancak özel güvenlik ve polis, sendikal faaliyetleri engellemeye çalışıyor.
Fas’ta TikTok videolarını denetleyen içerik moderatörleri, Majorel adlı taşeron firmaya bağlı olarak çalışıyor. İşkence, intihar ve çocuk istismarı gibi videoları defalarca izlemelerine rağmen, günlük yalnızca 3 dolar ücret alıyorlar. Tüm baskılara rağmen Fas’taki işçiler de sendikalaşma mücadelesi veriyor.
Kenya ise içerik moderasyonunun Afrika’daki merkezi konumunda. TikTok, Facebook ve ChatGPT gibi platformların içerikleri, burada Majorel ve Sama gibi taşeron firmalara emanet ediliyor. Aynı zamanda Kenya, bu alandaki sendikal mücadelenin de merkez üssü. 2023 yılında kurulan Afrika İçerik Moderatörleri Sendikası (ACMU), uluslararası ölçekte örgütlenmeyi hedefliyor. Fas’taki işçiler de bu merkezle bağlantı halinde.
Çalışma koşulları Kolombiya’ya benziyor. Uykusuzluk, depresyon, kaygı bozukluğu, bel ağrısı, kulak çınlaması… Yüksek performans hedefleri altında ezilen çalışanlar, psikolojik destekten yoksun.
TikTok’un Türkiye’deki faaliyetleri büyük ölçüde Kanadalı teknoloji firması Telus Digital tarafından yürütülüyor. İzmir başta olmak üzere yaklaşık 1500 işçi TikTok’taki Türkçe, Kürtçe ve Arapça içerikleri inceliyor. Görevleri suç, şiddet, tecavüz, işkence videolarını sınıflandırmak… Bunun karşılığında asgari ücretin bir tık üzerinde maaş alıyorlar.
Türkiye’de de durum aynı. İzmir’deki işçiler de kötü çalışma koşullarına karşı haklarını arıyor. Ama şirket, sendikayla diyalog kurmak yerine soluğu mahkemede aldı. İtirazlar, oyalamalar, tehditler ve işten çıkarmalar birbirini izledi. Ankara’dan “tek tuşla” yapılan iş kolu düzenlemesiyle yüzlerce işçinin sendika üyeliği düşürüldü.
Buna rağmen Telus işçilerinin direnişi sürüyor. Hem iş yeri önünde kurdukları çadırda hem de uluslararası platformlarda dayanışma büyüyor. Şirketin ana vatanı Kanada’daki USW Sendikası, İzmir’deki mücadeleyi kendi mücadelesi olarak sahiplenmiş durumda. UNI Global, bilgi, iletişim ve teknoloji işçilerinin uluslararası sesi olarak İzmirli işçilerin yanında durmaya devam ediyor.
TikTok’taki işlerin yakında yapay zekâya devredileceği konuşuluyor. O zaman “Yapay Zekâ Eğitmenleri Sendikası”nı tartışacağız. Ama bugün, Nairobi, Kazablanka, Medellín ve İzmir’de, masa başında gözleri kan çanağına dönmüş, yorgun ve yalnız işçiler var.
Videoları kaydırıp geçmeyin. TikTok işçilerine destek verin.